Brisk türkçesi Brisk nedir

Brisk ile ilgili cümleler

English: He briskly rejects my suggestion.
Turkish: O, hararetli bir şekilde önerimi reddediyor.

Brisk ingilizcede ne demek, Brisk nerede nasıl kullanılır?

Brisk up : Canlandırmak.

Brisked : Çevik. Canlandırmak. Faal. Hareketlilik. Canlanmak. Sertçe esen (rüzgar). Enerjik. Hareketli. Hareketlendirmek. İstenilen hızda hareket eden.

Brisker : Hareketlendirmek. Enerjik. İstenilen hızda hareket eden. Hareketli. Sert (hava). Canlanmak. Hareketlilik. Çevik. Sertçe esen (rüzgar). Faal.

Briskest : Canlı. Sertçe esen (rüzgar). Hareketlendirmek. Faal. İstenilen hızda hareket eden. Sert (hava). Enerjik. Hareketli. Hareketlilik. Çevik.

Brisket : Göğüs eti. Döş. Göğüs. Karkasta göğüsün yukarı ve ön kısmındaki kemikli et parçası.

Brisance : Brizan. Parçalama gücü. Kırıcılık. Tahrip gücü.

Briskets : Döş. Göğüs eti. Göğüs.

Briskly : Canlı olarak.

Brisket disease : Brisket hastalığı. Yüksek rakım hastalığı. Göğüs duvarı şişkinliği. Göğüs hastalığı. Yüksek dağ hastalığı.

Brisks : İstenilen hızda hareket eden. Çevik. Enerjik. Hareketlendirmek. Hareketlilik. Hareketli. Faal. Sertçe esen (rüzgar). Canlandırmak. Canlanmak.

 

İngilizce Brisk Türkçe anlamı, Brisk eş anlamlısı

Sözcükler, direkt olarak Brisk ile ilgili eş anlamlı kelimeler olmayabilir. Kelime anlamı benzer olan sözcükler olabilirler.

Brightens : Parlamak. Aydınlık olmak. Neşelendirmek. Mutlu olmak. Parlatmak. Aydınlanmak. Yüzünde mutlu bir ifade belirmek. Aydınlatmak.

Dynamical : Güçlü. Kuvvetli. Dinamik.

Heats : Kızışmak. Daralmak. Isıtmak. Hararet. Isınmak. Sıcaklık. Kızmak. Kızdırmak. Isı.

Brightening up : Neşelenmek. Parlatmak. Aydınlanmak.

Jinks : Şamata. Eğlenceler. Cümbüş. Şenlik. Gürültülü eğlence.

Dapper : Açıkgöz. Şık ve hareketli. Düzgün giyimli. Şık. Zarif. Tetik. İki dirhem bir çekirdek. Atak.

Buoyant : Yüksek (piyasa). Batmaz. Neşeli. Batmayan. Kaygısız. Yüksek. Su yüzeyinde kalan. Yüzen.

Airiest : Boş. Havalı. Kendine bir hava veren. Havai. Neşeli. Havadar. Hayali. Hafif. Hava gibi hafif.

Alive and well : Cıvıl cıvıl. Sağ ve sağlıklı. Hayat dolu. İyi durumda. Sağ salim. Sağ selamet. İyi ve hayat dolu.

Brisk synonyms : refreshful, brisk up, boost, awake, enliven, brisks, beany, fleet, bring to life, bounciest, awaken, colour, blossom, fleeted, active, alive, breeziest, bestir oneself, tonic, heat up, braced, refreshing, busier, brighten, brace, bracing, bobbish, arouse, merry, activate, jazz, arouses, dashing.

Brisk zıt anlamlı kelimeler, Brisk kelime anlamı

Lethargic : Letarjik. Aşırı halsiz. Uyku halinde. Uyuşuk. Uyuşuklukla ilgili olan. uyuşukluk gösteren.

Debilitating : Yapamaz hale getiren. Elden ayaktan düşüren. Halsiz bırakan. Zayıflatan. Güçsüzleştiren. Zayıflatma.

Brisk ingilizce tanımı, definition of Brisk

Brisk kelimesinin İngilizce - İngilizce çevirisi (English to English) : Spirited. To enliven. Quick. Usually with up. Lively. To take, or cause to take, an erect or bold attitude. To make or become lively. To animate. Full of liveliness and activity. Characterized by quickness of motion or action.