Turkish: O bir kızarmış hamur tatlısı yiyor.
Crumpets : Fıstık (argo terim). Seksi kadın. Kızarmış hamur tatlısı.
Crumped : Crump. Pat sesi çıkartmak. Şiddetlice vurmak. Çıtırdama sesi yapmak.
Crump : Çıtırdama sesi yapmak. Tennessee eyaletinde yerleşim yeri. Pat sesi çıkartmak. Şiddetlice vurmak.
Crumping : Pat sesi çıkartmak. Şiddetlice vurmak. Crump. Çıtırdama sesi yapmak. Tennessee eyaletinde yerleşim yeri.
Crumple : Düşmek. Buruşmak. Devirmek. Buruşturmak. Çökertmek. Örselenmek. Çökmek. Örselemek. Kırıştırmak. Kırışmak.
Crumple zone : Burkulma bölgesi.
Scrumptious : Çok güzel. Enfes. Şahane. Mükemmel. Leziz. Harikulade. Nefis. Harika.
Scrumptiously : Harikulade bir şekilde. Mükemmelce. Mükemmel bir şekilde. Leziz bir biçimde. Zevkle. Hoşça. (argo) harika bir şekilde.
Crumples : Kırışmak. Çökertmek. Buruşmak. Buruşturmak. Örselenmek. Çökmek. Düşmek. Kırıştırmak. Örselemek. Devirmek.
Crumple up : Kırıştırmak. Darmadağın olmak. Yıkılmak. Çökmek. Buruşturmak. Düşmek.
Sözcükler, direkt olarak Crumpet ile ilgili eş anlamlı kelimeler olmayabilir. Kelime anlamı benzer olan sözcükler olabilirler.
Peach : Çok tatlı veya hoş biri. Şeftali. Çok güzel kız. Gammazlamak. Gülgiller (rosaceae) familyasından, çanak ve taç yaprakları beşer tane olan, ana vatanı çin olup, ülkemizde de kültürü yapılan, ağaç formundaki, yapraklarını döken bir tür. Şeftali kompostosu. Fıstık gibi şey.
Cake : Kaplamak. Kabuklaşmak. Kalıp. Çörek. Kabuklaşmış kir. Kalıplaşmış. Kalıplaşmak. Tane veya tohumların, etin veya balığın yağını veya diğer sıvılarını çıkarmak için mekanik sıkılmalarıyla elde edilen ve hayvan beslemede protein kaynağı olarak kullanılan yan ürün. Katılaşmak.
Conk : Burun. Bozulmak. Başa vurulan darbe. Tahtalıköyü boylamak. Ölmek. Kıvırcık saçı kimyasal işlemlerle düzleştirmek. Bayılmak. Çalışmamak. Dalmak.
Caput : Kafatası (latince). Bölüm. Segment. Kaput. Kısım. Dal. Baş. Filiz.
Hottest : Çalıntı. Yeni. Sıcak. Radyoaktif. Acı. Şehvetli. Heyecanlı. Acılı. Sert. Baharatlı.
Peanuts : Çerez parası. Önemsiz kimse. Küçük adam. Yer fıstığı.
Fluff : Hata. İşveli kadın. Berbat etmek. Tökezlemek. Tökezleme. Kabartmak. Kuş tüyü. Kötü atılım.
Goober : Yer fıstığı. Yerfıstığı. Amerikan fıstığı.
Chump : Alık. Kuzu filetosu. Saksı. Mankafa. Kütük. Akıl. Aptal. Kelle. Kaşkaval.
Beaning : Önemsiz şey. Ufak olan. Çekirdek (kahve vb). Dost. Şekerfasulyesi. Fasulye. Tane. Tohum.
Crumpet synonyms : voluptuous, foxier, cracker, chumps, dishy, conks, brains, peached, peanut, pistachios, sexy, foxiest, chick, nutshell, bonce, hotter, cast of mind, coconut, dishier, coconuts, sexiest, foxy, pistachio, crumpets, goobers, capita, bimbo, peaching, costard, come hither, bean, sexier, babe.
Crumpet kelimesinin İngilizce - İngilizce çevirisi (English to English) : A kind of large, thin muffin or cake, light and spongy, and cooked on a griddle or spider.
Sayfa düzgün görüntülenmiyorsa, lütfen sayfayı yenileyin. (F5)
Bu kısımda Crumpet kelimesinin türkçesi nedir? ingilizcede Crumpet ne demek? gibi ya da benzeri soruları üye olmadan pratik olarak hemen sorabilir, daha sonra kısaca ingilizce Crumpet anlamı, açılımı ya da türkçe kelime anlamı hakkında bilgiler verebilir veya dilerseniz Crumpet ile ilgili cümleler sözler yazılar ile ingilizce türkçe çeviri sözlük anlamları paylaşabilir, diğer web sitelerinden de birçok kaynaklar sunabilirsiniz. Spam veya çok kısa yazılan mesajlar yayınlanmayacaktır.