Durgunluk savı nedir, Durgunluk savı ne demek

Durgunluk savı; İktisat alanında kullanılan bir sözcüktür.

İktisat terim anlamı:

Mutlak gelir önsavına göre gelir artışına bağlı olarak ortalama tüketim eğiliminin düşeceği öngörüsünden hareketle, büyüyen bir ekonomide yatırımların reel gayrisafi yurtiçi hasılaya oranı sabit varsayıldığında, kamu harcamalarının reel gayrisafi yurtiçi hasılaya oranı artmadığı durumda ekonomilerin durgunluğa gireceğini ileri süren sav.

Durgunluk savı anlamı, kısaca tanımı

Savı : Benzer, gibi

Durgu : Sekte. Bir müzik eserinde, bitiş etkisi yapan armonik zincirlemeler bütünü.

Durgun : Sakin. Canlı olmayan, sönük, hareketsiz. Neşesiz, keyifsiz, sessiz.

Durgunluk : Durgun olma durumu. Alışverişin azlığı vb. nedenlerle piyasanın durgun olması, resesyon.

Reel gayrisafi yurtiçi hasıla : Gayrisafi yurtiçi hasılanın yıllar itibariyle gerçek değerinde ortaya çıkan değişmeleri saptayabilmek amacıyla, cari yılda üretilen sonul mal ve hizmetlerin temel alınan yıl fiyatlarıyla hesaplanan değeri.

Ortalama tüketim eğilimi : Belli bir dönemde yapılan tüketim harcamalarının harcanabilir gelir içindeki payı, diğer bir deyişle belli bir dönemde yapılan tüketim harcamalarının harcanabilir gelire oranı.

Gayrisafi yurtiçi hasıla : Genellikle bir yıl olmak üzere belli bir dönemde, bir ülkenin coğrafi sınırları içerisinde üretilen tüm sonul mal ve hizmetlerin piyasa değeri. karşılığı gayrisafi milli hasıla, safi yurtiçi hasıla, yurtiçi gelir, gayrisafi yurtiçi gelir.

 

Mutlak gelir önsavı : Cari tüketimin harcanabilir gelirin aynı yönlü fonksiyonu olduğunu, harcanabilir gelir arttıkça ortalama tüketim eğiliminin azalacağını ileri süren ve J. M. Keynes tarafından geliştirilen önsav.

Kamu harcamaları : Kamu kesimini oluşturan kuruluşlar tarafından yapılan harcamalar. [Bakınız: devlet giderleri].

Yurtiçi hasıla : Net yurtiçi hasıladan dolaylı vergilerin düşülmesi ve sübvansiyonların eklenmesiyle bulunan, yurtiçi gelirle özdeş olan milli gelir büyüklüğü. karşılığı safi yurtiçi hasıla, yurtiçi gelir, milli hasıla.

Gayrisafi : Karışık, katışık.

Ortalama : Ortalamak işi. Yaklaşık olarak. İki veya ikiden fazla sayının toplamının toplanan sayıların adedine bölünmesiyle elde edilen (sayı), vasati, averaj. (o'rtalama) Orta yerinden.

Harcama : Harcamak işi, sarf. Bir şey almak için elden çıkarılan para, gider.

Hareket : Bir cismin durumunun ve yerinin değişmesi, devinim, aksiyon. Vücudu oynatma, kıpırdatma ya da kımıldanma. Deprem. Kas ve eklemlerin, belli doğal şartlar içerisinde işlemeleri sonucu vücut bölümlerinde düzenli ve olumlu etkilerle oluşturdukları yer değişimi. Yola çıkma. Belirli bir amaca varmak için birbiri ardınca yapılmış olan ilerlemeler, akım. Davranış, tutum. Demir yollarında katarların düzenlenmesi ve hangi saatlerde yola çıkıp hangi duraklarda karşılaşacaklarını düzenleme işleri. Devinim. Bir parçanın yavaşlık, çabukluk derecesi.

 

Ekonomi : İnsanların yaşayabilmek için üretme, ürettiklerini bölüşme biçimlerinin ve bu faaliyetlerden doğan ilişkilerin bütünü, iktisat. Bu ilişkileri inceleyen bilim dalı, iktisat. Tutum.

Yatırım : Yatırma işi. Bir çıkar veya kazanç sağlamak için yapılmış olan davranış. Millî ekonominin veya bir ticaret kuruluşunun üretim ve hizmet gücünü artırıcı nitelikte olan aktif değerlerine yapılmış olan yeni eklemeler, envestisman. Parayı, gelir getirici, taşınır veya taşınmaz bir mala yatırma, mevduat, plasman.

Tüketim : Tüketme işi. Üretilen veya yapılmış olan şeylerin kullanılıp harcanması, yoğaltım, istihlak, üretim karşıtı.

Ortalam : X kümesi verildiğinde, X üzerinde sınırlı ve gerçek değerli işlevlerden oluşan bir doğrusal dönüşümü.

Hasıla : Bir işten elde edilen sonuç.

Ortala : Alıcı yönetmenine, konuyu çerçevenin ortasına getirmesi için verilen komut.

Diğer dillerde Durgunluk savı anlamı nedir?

İngilizce'de Durgunluk savı ne demek ? : stagnation thesis