Elektroforez nedir, Elektroforez ne demek

Elektroforez; Biyoloji, Kimya, Veteriner alanlarında kullanılan bir kelimedir.

Biyoloji'deki anlamı:

Moleküllerin elektrik yüklerine göre ayrılması tekniği.

Kimya'da terim anlamı:

Kolloid boyutunda asılı taneciklerin (proteinlerin) bir elektrik alanda göçe zorlanması esasına dayalı ayırma tekniği.

Veterinerlikte sözlük anlamı:

Bir çözelti içinde dağılmış iyonların elektrik akımı etkisiyle elektriksel yüklerine ve molekül ağırlıklarına göre negatif veya pozitif kutuba doğru hareketi.

Teknik terim anlamı:

Elektrik akımı etkisiyle, eriyik içinde dağılmış moleküllerin pozitif veya negatif kutba doğru ayrılması tekniği.

Elektroforez hakkında bilgiler

Elektroforez, dış bir elektrik alanın etkisi ile yüklü bir parçacığın çözelti içerisinde yönlendirilmesidir. Bu yöntemde uygulanan potansiyel farktan dolayı oluşan elektrik alan etkisi ile kılcal kanalda bir iyon akışı meydana gelir. Etki eden elektriksel kuvvetlerden oluşan birbirinden farklı yüklü parçacıklara ait hareket farkı ile parçacıklar ayırt edilebilir. Yüklü bir parçacık veya iyona ait elektroforetik hız, UP , aşağıdaki şekilde yazılır. UP=μ*E burada E elektrik alan büyüklüğü, μ ise mobilitedir. Mobilite, iyonların çözelti içerisindeki hareketlilik özelliği olarak tanımlanır. Mikro-akışkan sistemlerde çözelti içerisindeki parçacıkların ayrıştırılmasında mobilite değerinin büyüklüğü önemlidir. Farklı parçacıkların mobiliteleri farklıdır. Mobilite aşağıdaki gibi tanımlanır: μ=D*(F/R*T); burada D difüzyon faktörü, T sıcaklık, R gaz sabiti ve F Faraday sabitidir.

 

Elektroforez tanımı, anlamı

Elektro : Elektrokardiyografi. Elektrikle ilgili

Elek : Taneli veya un gibi toz durumunda olan şeyleri yabancı maddelerden ayıklamak veya incesini kabasından ayırmak için kullanılan, tahta bir kasnak ve tek tarafa gerilmiş, gözenekli tel, kıl, bez vb.nden oluşan araç.

İki boyutlu jel elektroforezi : Özellikle yüksek molekül ağırlığına sahip proteinlerin jelde belirlenmesinde kullanılan iki aşamalı elektroforez işlemi.

Jel elektroforez : Farklı elektrik yüklü maddelerin jel matriks içinde büyüklüklerine göre ayrılması tekniği.

Jel elektroforez tekniği : Aynı elektrik yüklü moleküllerin jel matriks içinde büyüklüklerine göre ayrılması tekniği. Aynı elektrik yüklü moleküllerin jel matriks içerisinde büyüklüklerine göre ayrılması tekniği.

Kademeli jel elektroforezi : Kromozomları büyüklüklerine göre sıralamak için geliştirilmiş bir elektroforez tekniği.

Poliakrilamid jel elektroforez : Proteinlerin ve nükleik asitlerin, poliakrilamid destek tabakası üzerinde elektriksel bir akım etkisiyle moleküler ağırlıklarına göre göç ettirilmeleri ve görüntülenmeleri temeline dayalı biyokimyasal bir yöntem.

Elektriksel yük : Bir nesne üzerindeki ya da bir yerdeki aksicik sayısı ile artı yük dengesizliği tutan.

 

Faraday sabiti : Elektrolizde 1 eşdeğer gram metalin katotta açığa çıkmasını sağlayan elektrik yükü miktarı. 1 faraday=96487 coulomb/eşd.

Elektrik alanı : Bir elektrik yükü çevresinde elektriksel kuvvetlerin etki gösterdiği bölge. Alan artı birim yüke etkiyen kuvvetle ölçülür. Elektrik yükleri nedeniyle oluşan ve içindeki herhangi bir noktada bulunan yükün etki altında kaldığı uzay parçası. Durgun haldeki elektrik yüklü cisimlere çekme veya itme kuvveti uygulayan uzay bölgelerinin özelliklerini tanımlamada kullanılan ve E ile gösterilen fiziksel büyüklük. Q yüklü bir cisim, bulunduğu noktada F kuvvetinin etkisine giriyorsa elektrik alanı E=F/Q bağıntısı ile verilir. SI sisteminde elektrik alan birimi "Newton/Coulomb"’dur.

Elektrik akımı : Katı, sıvı ya da uçun durumlanndaki iletkenlerden artı ya da eksi yüklü parçacıklar akışı olarak gözlenen olay. [Bakınız: akım].

Yönlendirilme : Yönlendirilmek işi.

Ağırlıklarına : Bir ölçme aracını oluşturan sınar ya da ayrıçlara taşıdıkları ağırlığa göre değişik katsayı ya da sayılar verme.

Hareketlilik : Hareketli olma durumu, devingenlik.

Potansiyel : Gizli kalmış, henüz varlığı ortaya çıkmamış olan, gizil. Gizil güç. Gelecekte oluşması, gelişmesi mümkün olan. Kullanılmaya hazır (güç, yetenek).

Proteinler : Yaklaşık %50 karbon, %25 oksijen, %15 azot, %7 hidrojen ve bazen kükürt de içeren ve amino asitlerden oluşan biyopolimer madde.

Ağırlıklar : Bir sirkte zorlu kişilerin kaldırdıkları çeşitli büyüklükte ve biçimde ağırlıklar.

Hareketli : Hareketi olan, yer değiştirebilen, devingen, müteharrik, mobilize. Canlı, kıpırdak.

Bir parça : Biraz, azıcık, çok az. Kısa bir süre.

Kuvvetle : Güçlü ve sağlam bir biçimde. Üzerinde durarak, direnerek.

Diğer dillerde Elektroforez anlamı nedir?

İngilizce'de Elektroforez ne demek ? : electrophoresis