Fasten on türkçesi Fasten on nedir
- Yapışmak.
- Dikmek (gözü).
- Tutunmak.
- Saplanmak.
- Kavramak.
- Üstünde durmak.
- Kapmak.
- -i kafasına takmak.
- -e saplanmak.
- Kullanmak.
- Hedef almak.
- Üzerine atmak.
Fasten on ingilizcede ne demek, Fasten on nerede nasıl kullanılır?
Fasten : Kopçalamak. Tutturmak. Tespit etmek. Bağlamak. İliklemek. Gözünü dikmek. Takmak. İliştirmek. Tutturulmak. Bağlanmak.
On : İle. De. Giyilmiş. Olmakta olan. Üzerinde. Devrede. Yönünde. Civarında. Açık.
Fasten onto : Tutunmak.
Fasten down : Sağlamlaştırmak.
Fasten seat belts : Kemerlerinizi bağlayın. Emniyet kemeri takmak.
Fasten the blame on someone : Suçu birinin üstüne atmak. Suçu birine yüklemek.
İngilizce Fasten on Türkçe anlamı, Fasten on eş anlamlısı
Sözcükler, direkt olarak Fasten on ile ilgili eş anlamlı kelimeler olmayabilir. Kelime anlamı benzer olan sözcükler olabilirler.
Aim : Erek. Nişan almak. Gaye. Nişan alma. Amaçlamak. Bir edim, işlem ya da sürecin yöneldiği ve gerçekleştirmek istediği sonuç. Bir iş yapılırken, bir eyleme geçilirken varılmak istenilen son. eğitim etkinliklerine yön veren, öğrencilere kazandırılması istenilen davranımların oluşumunda hep göz önünde tutulan ve önceden düşünülen sonuç. Hedef alma.
Cleave : -den ayrılmamak. Yarmak. Bağlı olmak. Delmek. Çatlamak. Bölünmek. Bölmek. Açmak. Yarılmak.
Apperceiving : İdrak etmek.
Stalled : Hızı kesilmek. Stop etmek. Hızı kesilerek düşmek. Durmak (motor). Zaman kazanmak. Oyalamak. Geciktirmek.
Bind : Ciltlemek. Tutmak. Sarmak. Savut bağlantısını kesmeden, karşı namluyu dışarda bırakacak ölçüde yana açarak uygulanan çapraz. Birleştirmek. Yapıştırmak. Biraraya getirmek. Yasa gücü ile zorunlu kılmak. Sargılamak. Fazla sıkmak.
Slide into : Batmak. Bir şeyi belli etmeden (bir yere) koymak. Kapılmak. Sürüklenmek. Girmek.
Came home : Anlaşılır olmak. Dönmek.
Stick in : Sokuvermek. -e dikmek. Sokmak. -e dikine saplamak. Saplamak. Batırmak.
Dispose : Alt etmek. Dizmek. Kurtulmak. İkna etmek. Atmak. Kontrolünde tutmak. Anıklamak. Dağıtmak. Başından atmak.
Clutch at : Yakalamaya çalışmak. Yakalamak. - yakalamak. - kapmaya çalışmak.
Fasten on synonyms : take aim at, accreted, drive, arrogated, surmounted, cleaved, surmount, cling, cleaves, draw on, arrogates, dispose of, apperceive, adheres, clings, employ, aim at, caught, appreciate, emphasizes, bites, levels, absorbs, clams, disposing, glommed, applies, repose on, adsorb, be stuck, accretes, apprehend, disposes.
Bu kısımda Fasten on kelimesinin türkçesi nedir? ingilizcede Fasten on ne demek? gibi ya da benzeri soruları üye olmadan pratik olarak hemen sorabilir, daha sonra kısaca ingilizce Fasten on anlamı, açılımı ya da türkçe kelime anlamı hakkında bilgiler verebilir veya dilerseniz Fasten on ile ilgili cümleler sözler yazılar ile ingilizce türkçe çeviri sözlük anlamları paylaşabilir, diğer web sitelerinden de birçok kaynaklar sunabilirsiniz. Spam veya çok kısa yazılan mesajlar yayınlanmayacaktır.