Flooding türkçesi Flooding nedir
- Rahim kanaması.
- Su baskını.
- Taşkın.
- Coğrafya alanında kullanılır.
- Akarsuyun kabarma sırasında yatağından taşarak geniş alanları su altında bırakması, bk. kabarık su.
Flooding ile ilgili cümleler
English: Two weeks of heavy rain resulted in flooding.
Turkish: İki haftalık şiddetli yağmur sel ile sonuçlandı.
English: Memories of the good old days came flooding back one after another.
Turkish: Eski güzel günlerin hatıraları sel gibi peş peşe geldi.
English: In the city, the information is flooding.
Turkish: Haberler şehirde yayıldı.
English: Global warming will cause coastal flooding.
Turkish: Küresel ısınma kıyı sellerine neden olacak.
Flooding ingilizcede ne demek, Flooding nerede nasıl kullanılır?
Carburettor flooding : Karbüratör boğulması. Karbüratör bozulması.
Flood and ebb : Büyük denizlerde suların yükselmesi ve altı saat sonra olağan düzeyden aşağı inmesi olayı. Kabarma-alçama.
Flood control : Sel kontrolu. Taşkın kontrolü. Sel kontrolü. Feyezan kontrolü. Taşkın denetimi.
Flood dam : Taşkın seddi.
Flood damage : Sel hasarı. Sel zararı. Taşkın zararı. Sel tahribatı.
Flood discharge : Taşkın akımı. Feyezan deşarjı.
Flood lighting : Pilot kabini aydınlatma lambası. Projektör.
Flood of tears : Sel gibi akan göz yaşı. Gözyaşı seli. Gözyaşlarının aniden çok miktarda akması.
Flood in : Yığılmak. Sel basmak. Sel gibi akmak. Sel gibi gelmek. Güruh halinde gelmek. Akın akın gelmek.
Flood lamp : Pröjektör. Işıldak. Projektör.
İngilizce Flooding Türkçe anlamı, Flooding eş anlamlısı
Sözcükler, direkt olarak Flooding ile ilgili eş anlamlı kelimeler olmayabilir. Kelime anlamı benzer olan sözcükler olabilirler.
Metrorrhagia : Döl yatağı damarlarından köken alan kanama. Metroraji. Uterus kanaması. Dölyatağı kanaması.
Submersion : Batırma. Suya batma. Daldırma. Submersiyon. Boylama. Batma. Su altında kalma. Dalma.
Afforestation : Ağaçlandırma. Türlü nedenlerle yok olmuş eski ormanların eksikliğini gidermek için, elverişli yörelerde, insan eliyle yeni orman alanları yaratma. Orman yetiştirme. Ormanlaştırma. Bir bölgenin ağaçlandırılması.
Ebullient : Neşeli. Kaynayan. Şevkli. Taşan (sıvı). İçi içine sığmayan. Kabaran. Coşkun. Fıkır fıkır. Sevinçli.
Cataracts : Şelale. Çavlan. Aksu. Yüksekliği az olan. Çağlayan. Perde. Sel. Katarakt. Cavlan.
Abandoned meander : Taşkın sırasında sapından koparak bütünüyle akış dışında kalan büklüm. Akmaz.
Flowage : Akan veya taşan sıvı. Taşma. Su basma. Akım. Sel. Akış.
Flood : Kabarma. Basmak. Yağdırmak. Genel ışıklamada kullanılan, yüksek ışık gücü olan, merceksiz, aynalı ışıtaç. Su basmak. İçine veya üstüne fazla su koymak. Tufan. Taşmak.
Flash flood : Birden kargın. Ani sel. Ani feyezan. Birden taşkın. Ani su taşması. Aniden gelen sel.
Effusive : Azgın. Dökülen. Coşkulu. Bol. Coşkun. Akan. Taşan. Taşıntı. Heyecanlı.
Flooding synonyms : behavior modification, implosion therapy, agricultural production, deluged, aluvial terrace, submersions, adventife cone, exuberant, inundation, expansive, agricultural co operative, deluges, disorderly, abrasion platform, altimetric profile, boisterous, alluvial deposit, air route, aboriginal population, behavior therapy, cataract, frenzied, blustering, age pyramid, delirious, aluvial coast, deluge, inundations, freshets, agrarian geography, ageing of the population, landflood, flood of rain.
Flooding ingilizce tanımı, definition of Flooding
Flooding kelimesinin İngilizce - İngilizce çevirisi (English to English) : The filling anything to excess. Overflow. Inundation. The filling or covering with water or other fluid.
Bu kısımda Flooding kelimesinin türkçesi nedir? ingilizcede Flooding ne demek? gibi ya da benzeri soruları üye olmadan pratik olarak hemen sorabilir, daha sonra kısaca ingilizce Flooding anlamı, açılımı ya da türkçe kelime anlamı hakkında bilgiler verebilir veya dilerseniz Flooding ile ilgili cümleler sözler yazılar ile ingilizce türkçe çeviri sözlük anlamları paylaşabilir, diğer web sitelerinden de birçok kaynaklar sunabilirsiniz. Spam veya çok kısa yazılan mesajlar yayınlanmayacaktır.