Fumbles türkçesi Fumbles nedir

  • Yoklamak.
  • El yordamıyla yürümek.
  • Tutamayış.
  • Becerememe.
  • Beceriksizce yapmak.
  • Topu düşürmek (oyunda).
  • Beceriksizce atak.
  • Bozmak.
  • El yordamıyle aramak.
  • El yordamıyla aramak.

Fumbles ingilizcede ne demek, Fumbles nerede nasıl kullanılır?

Fumble for : Elleriyle aramak. El yordamıyla bakınmak. Yoklamak.

Fumble out : Acemice bulmak.

Fumble : El yordamıyla aramak. El yordamıyle aramak. Becerememe. Yoklamak. Topu düşürmek (oyunda). El yordamıyla yürümek. Beceriksizce atak. Beceriksizce yapmak. Tutamayış. Bozmak.

Fumbled : El yordamıyla yürümek. Becerememe. Tutamayış. El yordamıyla aramak. Bozmak. Yoklamak. Topu düşürmek (oyunda). Beceriksizce atak. Beceriksizce yapmak. El yordamıyle aramak.

Fumbler : Kötü iş gören kimse. Beceriksiz kimse. Beceriksiz kişi. Beceriksiz.

Fee faw fum : Eğlence amacıyla çocukları korkutmak için söylenen ünlem veya nida. Devlere ve canavarlara ait absürt ve anlamsız ünlem veya bağırış.

Fumaric acid : Fümerik asit. Fumarik asit. Fumeric asit. Metabolizma sırasında vücutta oluşan, rasyonlara uygun miktarda katıldığında yemin enerji değerini artıran zararsız, meyve tadında, renksiz, kristal yapıda bir organik asit.

Fumblers : Kötü iş gören kimse. Beceriksiz kimse. Beceriksiz.

Fumade : Tuzlanmış tütsülenmiş balık (sardalya gibi).

 

Fum cleanser : Temizlemeyi sağlayan kimyasal eriyik çeşitleri. Temizleme ilacı. Sinema, televizyon alanlarında kullanılır.

İngilizce Fumbles Türkçe anlamı, Fumbles eş anlamlısı

Sözcükler, direkt olarak Fumbles ile ilgili eş anlamlı kelimeler olmayabilir. Kelime anlamı benzer olan sözcükler olabilirler.

Gropes : El ile taciz. El yordamıyla aramak veya ilerlemek. Ellemek. Elle taciz. Elle aramak. Okşamak. Sarkıntılık etmek (elle).

Grumbling : Homurdanma. Homurdanan. Mızırdanma. Dırdır. Mırıldanma. Huysuz. Hoşnutsuz. Mızmız. Şikayet etme. Tedirgin.

Fathomed : İçyüzünü araştırmak. İdrak etmek. 83 m. Anlamak. Doğru anlamını anlamak. Derinine inmek. Derinliğini ölçmek. 1 kulaç = 1. Kavramak.

Affect : Değiştirmek. Sarsmak. Dokunmak. Üzmek. Tesir etmek. Yaşamak ( de). Gibi davranmak. Sevmek. Numarası yapmak. Hoşlanmak.

Foozle : Beceriksizlik. Berbat etmek. Yüzüne gözüne bulaştırmak.

Groped : Ellemek. El yordamıyla aramak veya ilerlemek. El ile taciz. Sarkıntılık etmek (elle). Okşamak. Elle taciz. Elle aramak.

Assayed : Ayarını belirlemek. Analiz etmek. Çözümlemek. Ayarlamak. Değerli maden içermek. Ayar etmek. Denemek. Kalkışmak. Tahlil etmek.

Assay : Tahlil. Kalkışmak. Analiz. Tecrübe etmek. Çözümleme örneği. Tahlil etmek. Değerli maden içermek. Çözümlemek. Tecrübe.

Adulterating : Seyreltmek. Hile katmak. Karıştırmak. Hileli. Karışık. Yabancı madde karıştırarak. Değerini düşürmek. Saflığını bozmak. İçine yabancı madde katmak.

Fumbles synonyms : grumble, grabble, feels, alloyed, look for, noise, fumble, search, feel, addles, fathom, seek, abolish, fumble for, abolishes, adulterate, rumbling, poke about, abash, addling, foozling, adulterates, grope, fumbled, abashes, alloy, addlings, examines, abashing, affects, addle, examine.

 

Fumbles zıt anlamlı kelimeler, Fumbles kelime anlamı

Rise : Görünmek. Açılmak. Doğmak. Kabarmak. Yükseltmek. İyileşmek. Ayağa kalkmak. Havalanmak. Yukarı kalkmak. Şiddetlenmek.

Ascend : Pesten tize geçmek (müzik terimi). Ziyadeleşmek. Artmak. Yukarı çıkmak. Tırmanmak. Çıkmak (tahta). Çıkmak. Tahta çıkmak. Ağmak. Yükselmek.

Orderliness : Düzen. Çekidüzen. Dakiklik. İntizam. Düzenlilik.

Fumbles antonyms : order.