Gelinlik nedir, Gelinlik ne demek

  • Gelin olma durumu.
  • Gelinin giysisi.
  • Gelin için hazırlanmış
  • Gelin giysisi yapmaya uygun (kumaş).
  • Gelin olma çağına gelmiş (kız).

"Gelinlik" ile ilgili cümle örnekleri

  • "Düğünümde bulunmazsan gelinliğim içime sinmeyecek, diyor." - R. N. Güntekin
  • "Çalgısı, köçeği, rakısı, yemeği, gelinliği ile otomobil paralarını hep oğlanevi ödeyecekti." - N. Cumalı

Gelinlik hakkında bilgiler

Gelinlik, gelin tarafından düğün ya da nikah esnasında giyilen özel giysi. Gelinliğin rengi, biçimi ve önemi davetlilerin dinine ya da kültürüne göre değişiklik gösterir.

Orta çağda yapılmış olan düğünler iki insan arasında yapılmış olan birlikten daha fazlasını ifade ediyordu. Bu düğünler daha çok iki aile arasındaki bağı, bir iş ortaklığını ya da iki ülke arasındaki anlaşmayı temsi ediyordu. Birçok düğün, özellikle soylular ve yüksek sosyal sınıflar arasında, sevgi temelli olmaktan çok politik sebeplerle yapılıyordu. Gelinlerden, sadece kendi güzelliklerini sergilemeleri için değil, ailelerini en iyi temsil edecek şekilde giyinmeleri beklenirdi. Üst sınıflardan olan gelinler, gelinliklerinde pahalı kumaşlar ve iddialı renkler kullanırdı. Böyle gelinlerin çarpıcı renkler, kat kat kürkler, kadife ve saten giymesine çok sık rastlanırdı. Daha düşük sosyal sınıflara mensup gelinler, ellerinden geldiği kadar bu şıklıkları taklit etmeye çalışırlardı.

 

Yüzyıllardır, gelinler kendi sosyal statülerine uygun olarak, daima modaya uygun olan, pahalı malzemelerin kullanıldığı gelinlikler giymişlerdir. Sosyal sınıfı daha düşük gelinler de, kiliseye giydikleri en güzel elbiselerini giyerlerdi. Gelinliğin üzerinde kullanılan pahalı süslemeler, gelinin ailesinin zenginliğini davetlilere gösteren bir araçtı. Artık, bugün her bütçeye uygun gelinlik bulmak mümkün.Batı gelenekler., her çeşit renkte ve biçimde gelinliğin giyilmesini kabullenecek kadar gevşedi. Bugün gelinlikçilerde kadınların kendi zevklerine göre seçebileceği birçok gelinlik modeli mevcut.

Gelinlikler, genel olarak çağın modasına göre şekil değiştirir. Örneğin, 1920'lerde gelinlikler günün modasına uygun olarak , ön etekleri kısa, arkasında uzun kuyruğu bulunan ve kloş duvakla kullanılan modeldeydi.Gelinliğin çağın modasına uydurmak 1940'lara kadar devam etti. Daha sonra viktorya dönemini andıran, uzun kabarık etekli gelinlikler popüler hale geldi. Her zaman gelinlik sektörüne hakim modalar değişse de, modern gelinlerin önemli bir çoğunluğu bu trendleri takip etmiyorlar. Bu trendler daha çok ikinci evliliklerde ya da geleneksel olmayan evlilik törenlerinde tercih ediliyor.

Gelinlik ile ilgili Cümleler

  • Ben seni bir gelinlik içinde görmek için sabırsızlanıyorum.
  • Seni gelinlik içinde görmeye sabırsızlanıyorum.
  • Gelin, beyaz bir gelinlik giyiyordu.

Gelinlik kısaca anlamı, tanımı:

Giysi : Her türlü giyim eşyası, giyecek, elbise, kıyafet, esvap, libas, urba.

 

Uygun : Elverişli, yarar, müsait, muvafık. Orantılı, oranlı. Yakışır, yaraşır, mutabık, mütenasip.

Gelinlik etmek : Aile büyüklerinin yanında susmak. gelin, kendisinden beklenilen hizmeti yapmak.

Gelinliği tutmak : Gelinlik etmek.

Gelinlik çağı : Genç kızların evlenme dönemi.

Gelinlik kız : Evlenme çağına gelmiş kız çocuğu.

Durum : Bireyin toplum içindeki ilişkileriyle belirlenen yeri. Bir şeyin içinde bulunduğu koşulların hepsi, vaziyet, hâl, keyfiyet, mevki, pozisyon. Duruş biçimi, konum, tavır. Ad soyundan kelimelerin birbirleriyle edatlarla ve fiillerle ilişkilerini belirleyen biçim, hâl.

Yapma : Yapmacık, sahici karşıtı. Yapay. Yapmak işi.

Taraf : Ön, arka, sağ, sol, üst, alt vb. yanların her biri. Yöre, yer. Bir şeyin belli bölümü, kısmı. Bir kişinin soyundan gelenlerin hepsi. İstekleri, düşünceleri karşıt olan iki kişiden veya iki topluluktan her biri. Yön, yan, doğrultu.

Düğün : Bir olayı kutlamak için yapılmış olan büyük eğlence veya tören. Evlenme veya sünnet dolayısıyla yapılmış olan tören, eğlence, cemiyet.

Esna : Bir işin yapıldığı an, sıra.

Biçim : Herhangi bir şeyin benzeri. Sanat ve edebiyat eserlerinde dış görünüş, form. Tarz. Yakışık alan şekil, uygun şekil. Disket vb.nin bilgisayarda kullanılabilir durumu. Biçme işi. Yazı ve simgelerin bilgisayarda kullanılmaya elverişli çerçevesi, düzeni, format. Bir nesnenin dış çizgileri bakımından niteliği, dıştan görünüşü, şekil, eşkâl. Şiirlerin kuruluş ve uyak düzenlerine göre olan dış görünüşü, şekil.

Davetli : Çağrılı.

Gelin : Evlenmek için hazırlanmış, süslenmiş kız veya yeni evlenmiş kadın. Aileye evlenme yoluyla girmiş olan kadın.

Olma : Olmak işi.

İçin : Karşılığında, karşılık olarak. Süre belirten bir söz. Hakkında. -den dolayı, -den ötürü. Amacıyla, maksadıyla. Oranla, göz önünde tutulursa. Ant deyimleri yapan bir söz. Neden ve sonuç belirten bir söz. Düşüncesince, kendince, göre. Özgü, ayrılmış. Uğruna, yoluna.

Gelinlik göre : Oğlan tarafının nişanlı kıza götürdükleri hediye.

Gelinlik tutmak : Gelin bir zaman kocasının akrabalarının yanında başını örtmek, konuşmamak.

Gelinlikçi : Gelinlik diken veya satan kimse.

Gelinlikçilik : Gelinlikçinin yaptığı iş.

Diğer dillerde Gelinlik anlamı nedir?

İngilizce'de Gelinlik ne demek? : adj. marriageable, nubile

n. wedding gown, bridal dress, wedding dress

Fransızca'da Gelinlik : nubile

Almanca'da Gelinlik : Brautkleid