Go bankrupt türkçesi Go bankrupt nedir

  • Topu atmak.
  • Sıfırı tüketmek.
  • Konkordato ilan etmek.
  • Sermayeyi kediye yüklemek.
  • İflas borusunu çalmak.
  • İflas etmek.
  • İflas bayrağını çekmek.
  • Batmak.

Go bankrupt ile ilgili cümleler

English: He sent me a letter to the effect that his poultry farm would go bankrupt sooner or later.
Turkish: Bana tavuk çiftliğinin er yada geç iflas edeceğini bildiren bir mektup gönderdi.

Go bankrupt ingilizcede ne demek, Go bankrupt nerede nasıl kullanılır?

Go : Yapılmak. Devrolunmak. Haline gelmek. Yayılmak. Canlılık. Gayret. Uymak. Götürmek. Söylenmek. Başlamak.

Bankrupt : İflas ettirmek. Çökertmek. Müflis. Yükümlülüklerini yapmaya, borçlarını ödemeğe gücü olmayan ve bu nedenle batkınlıklarına karar verilen gerçek ya da tüzel kişiler. Batkın. Borcunu ödeyememiş. Batmış. Mahvolmuş. Batırmak.

Go a long way : Çok iş görmek. Çok dayanmak. Bir yere kadar yeterli veya yararlı olmak. Etkisi uzun sürmek.

Go a long way towards : Bir şey çok katkıda bulunmak. Çok yararlı olmak.

Go aboard : Binmek. Tekneye çıkmak. Güvertede gitmek. Tekneye binmek. Gemiye binmek veya çıkmak.

Go about a task : Bir işe başlamak. Bir işi ele almak.

Go about : Yaygın olmak. Tiramola etmek. İşe koyulmak. Dolaşmak. Kolları sıvayıp işe başlamak. Başlamak. Salgın olmak. Gezmek. Yön değiştirmek. Ele almak.

 

İngilizce Go bankrupt Türkçe anlamı, Go bankrupt eş anlamlısı

Sözcükler, direkt olarak Go bankrupt ile ilgili eş anlamlı kelimeler olmayabilir. Kelime anlamı benzer olan sözcükler olabilirler.

Crashed : Gürültü etmek. Gürültüyle düşmek. Davetsiz olarak gitmek. Çarpmak. Sabahlamak. Düşmek. Kırılmak. Parçalanmak.

Busting : Patlatmak. Kırmak. Tartışmak. Sona ermek. İflas ettirmek. Tutuklamak. Bozulmak. Bozmak. Becerememek.

Belly up : Nalları dikmek. Ölmüş. Batmış. Ölmek. İflas etmiş.

Be ruined : Darma dağın olmak. Altüst olmak. Mahvolmak. Berbat olmak. Yanmak. Harap olmak. Haram olmak. Yıkılmak.

Bust : Patlatmak. İflas ettirmek. Becerememek. Sona ermek. Kırmak. Parçalamak. Tutuklamak. Bozmak.

Be swamped with : Başından aşmak. Gömülmek. İçinde boğulmak. Aşırı miktarda olmak.

Breaks : Ağarmak. Molalar. Koparmak. Batırmak. Yakın dövüşü bırakmak. Kaçmak. Kesmek. Çözmek. Dalmak.

Be stuck : Mahsur kalmak. Tutulmak. Çıkamamak. Sıkışıp kalmak. Çakılıp kalmak. Sıkışmak. Saplanmak.

Break : Sınmak. Daha iyi yapmak. Koparmak. Şans. Batırmak. Yenmek. Kaçmak. Kopmak. Bitmek. (ses) gitmek veya kısılmak.

Go bankrupt synonyms : be in carey street, scrape the bottom of the barrel, crashes, caved, burst up, be on the wane, founder, go under, run out of steam, foundered, crash, cave, sink the shop, go bust, busted, busts, be broke, go to the wall.