Linkages türkçesi Linkages nedir

Linkages ingilizcede ne demek, Linkages nerede nasıl kullanılır?

Linkage approach : Bağlantı yaklaşımı.

Linkage editor : Bağlantı editörü. Bağlayıcı. Bağlantı düzenleyicisi. Bağ düzenleyicisi. Bağ düzenleyici. Bir izlencenin ayrı ayrı yazılıp derlenmiş kesimlerini birleştiren izlence. Bağlantı düzenleyici. Bağlantı biçimleyicisi. Bağlama yordamı.

Linkage group : Bağlantı grubu. Çeşitli karakterlerin dölden döle taşınarak yeni dölde bir arada görülmesini sağlayan ve aynı kromozom üzerinde bulunan gen grubu.

Adjudication of interest and linkage : Faiz ve bağlama kararı. Sermaye faizi ödenmesiyle ve onu endekse veya döviz kuruna bağlanmasıyla ilgili mahkeme kararı.

Backward linkage : Geriye doğru bağlılık. Bir firma ya da sanayinin başka bir firma ya da sanayi tarafından üretilen girdileri kullanması. krş. ileriye doğru bağlantı. Geriye doğru bağlantı. Geriye bağlantı.

Side linkage : Yana doğru bağlantı. Bir kesimin etkinliğinin yeni girişimlere ve tasarrufların oluşumuna yol açması.

Basic linkage : Temel bağlaç. Temel bağlantı.

Phosphodiester linkage : Fosfodiester bağlantısı. Fosforik asidin bir molekülünün diğer bir molekülün içindeki iki hidroksil grubuyla veya iki molekülün hidroksil gruplarıyla esterleşmesi ve bu yapılar arasında bir köprü oluşturması.

 

Complete linkage : Aynı kromozom üzerindeki iki genin rekombinasyona girmediği ve bu nedenle daima aynı gamete birlikte aktarılmaları durumu. Tam bağlantı.

Incomplete linkage : Aynı kromozom üzerinde bulunan ve krosingover ile rekombinasyona giren genler. Kısmi bağlantı.

İngilizce Linkages Türkçe anlamı, Linkages eş anlamlısı

Sözcükler, direkt olarak Linkages ile ilgili eş anlamlı kelimeler olmayabilir. Kelime anlamı benzer olan sözcükler olabilirler.

Blood line : Doğrudan atalar sırası. Kan hattı. Jenerasyon. Nesil.

Family tree : Hayatağacı. Kodak kütüğü. Aile ağacı. Aile tarihçesi. Şecere. Dil akrabalığı ağacı. Aile şeceresi. Aile kütüğü. Soyağacı. Soy ağacı.

Diarthrosis : Diartrozis. Oynak. Diartroz. Birleşme yeri (anatomi terimi). Diyatroz.

Side : Desteklemek. Bilgisayar, jeoloji alanlarında kullanılır. Kemer ve teknelerin, menteşede birbirine bağlanan yanları. Yanındaki. Cephe. Yandaki. Taraf. Kıvrım kanatları. Takım. Kenar.

Bracing : Kasalı gitarda ses tahtasının kirişlerle desteklenmesi işlemi. Dayanak. Kiriş. Destekleyiş. Canlandırıcı. Kasalı gitarlarda kasanın sağlam ve dengeli durabilmesi, sesin doğru ve gür çıkabilmesi için ses tahtası içerisine yapıştırılan tahta çubuklar. Zindeleştiren. Zinde yapan. Temiz ve sağlıklı.

Connection : Uyuşturucu satıcısı. Dostluk. Alışveriş. Bir kelimenin son ses ünsüzü ile ondan sonra gelen kelimenin önses ünlüsünü veya ünlü ile başlayan ilk hecesini birleştirerek tek bir hece halinde söyleme veya okuma: deniz_anası, yıkım_emri, gök_ova, sözlük_anlamı vb. Bağıntı. Aktarmalı taşıt. İrtibat. Alaka. Birleştirme.

 

Affixion : Ek. İlave. Bağlaç. Bağlama.

Family : Biyoloji, sosyoloji, veterinerlik alanlarında kullanılır. Sülale. Erkeğin ve kadının çocuklarıyla oluşturdukları, iş bölümüne dayalı, küçük (çekirdek) ve büyük ya da dar ve geniş aile gibi tipleri olan toplumsal ve ekonomik temel birlik, a. bk. büyük aile, küçük aile. Canlı organizmaların sistematik sınıflandırılmasında benzer cinslerin bir araya gelmesiyle oluşan kategori, familya. Küme. Canlıların sınıflandırılmasında benzer cinslerin meydana getirdiği grup anlamında kullanılan terim. Soy. Aile. Fasile. Evlilik ve kan bağına, başka deyişle karı-koca, ana-baba-çocuklar, kardeşler vb. arasındaki ilişkilere dayalı olan bir toplum çekirdeği.

Origin : Bir şeyin dayandığı temel. Kök. Doğuş. Bir malın üretildiği ya da yapıldığı, alındığı, getirildiği yer. Menşe. Başlangıç. Herhangi bir malın üretildiği ya da dışsatımının yapıldığı yer. Bir cismin ya da varlığın doğduğu ya da çıktığı yer. güneş dizgesinin kökeni büyük bir gaz bulutuydu. Başlangıç noktası. Bilgisayar, hukuk, fizik, kimya, uzay, iktisat, ekonomi alanlarında kullanılır.

Bandage : Koruyucu çember. Sargı bezi. Yarayı sarmak. Sargı sarmak. Bandaj. Sarmak. Sargı. Dolamak. Bağlamak.

Linkages synonyms : mechanical system, line of descent, blood, accouplement, ammunition clip, attaching, junction, channel, joints, folk, coilers, knuckle, articulatio, bindles, coiler, articulation, bond, sept, communication, joint, bundle, bindle, beginnings, lap joint, arthrosis, articulations, binder, ancestry, bloodline, bk, kinfolk, phratry, coxa.

Linkages zıt anlamlı kelimeler, Linkages kelime anlamı

Purebred : Arıkan. Aynı genetik ırk veya gruba ait erkek ve dişi hayvanların birleştirilmesiyle elde edilen hayvan. Safkan hayvan. Soylu. Saf ırk. Safkan. Cins.

Crossbred : Bir tür içindeki değişik ırklardan bireyler arasındaki birleştirmeler veya aynı ırkın farklı genetik yapıdaki varyete veya hatları arasındaki birleştirmelerle elde edilen ırk. Melez. Kırma. Melez ırk.

Linkages antonyms : unconnectedness.