Look out for türkçesi Look out for nedir

Look out for ile ilgili cümleler

English: You should look out for potholes when driving.
Turkish: Araba sürerken çukurlara dikkat etmelisin.

English: Drivers must look out for children crossing the road.
Turkish: Şoförler, yolda karşıdan karşıya geçen çocuklara çok dikkat etmeliler.

English: We all look out for each other.
Turkish: Hepimiz birbirimize dikkat ederiz.

English: We look out for each other.
Turkish: Biz birbirimize dikkat ederiz.

English: You'll have to look out for Tom.
Turkish: Tom'a dikkat etmek zorunda kalacaksın.

Look out for ingilizcede ne demek, Look out for nerede nasıl kullanılır?

Look : Görünmek. İyileşmek. Görünüş. Görmek. Bakmak. Göstermek. Ümit etmek. Görünmek (güzel veya hasta vb). Bakış. Ummak.

Out : Bayılmak. Nakavt etmek. Dışarı atmak. Ortaya çıkmak. Çıkarmak. Yanmak. Dışarı çıkarmak. Dışarıda. Dışarı. Çıkış.

For : Yönünden. Şerefine. -e. Karşılığında. Zarfında. Uğruna. Süresince. İçin. Nedeniyle.

Be on the look out for : Aramak.

Look out : Bakmak. Dikkat etmek. Sakınmak. Şuraya bak. Dışarı bakmak. -den dışarı bakmak. Gözetmek. Dikkat. Gözcü. Seçmek.

Be cut out for : Biçilmiş kaftan olmak. Uygun olmak. (bir iş için) uygun olmak. Uygun konumda olmak.

 

Cry out for : Aşırı derecede gereksinim duymak. Bağırmak. Şiddetle gereksinim duymak.

Stand out for : Şaşmamak. Vazgeçmemek. Israrlı olmak. Israr etmek.

Be out for : Amaçlamak. Sahip olmayı amaçlamak.

Keep an eye out for : Gözünü açmak veya açık tutmak. Gözden kaçırmamak. Uyanık veya tetikte olmak. Bir şey için göz kulak olmak. Anımsamaya çalışmak. Göz kulak olmak. Dikkat etmek.

İngilizce Look out for Türkçe anlamı, Look out for eş anlamlısı

Sözcükler, direkt olarak Look out for ile ilgili eş anlamlı kelimeler olmayabilir. Kelime anlamı benzer olan sözcükler olabilirler.

Overseen : Denetlenen. Denetlemek. Denetlenmiş. Yönetmek.

Regard : Olarak ele almak. Saygı. Hesaba katmak. Saymak. Takdir. Aldırmak. Dikkatle bakmak. Gibi görmek. Nazar.

Behold : Gözlemlemek. Farkına varmak. Dikkatle bakmak. Seyretmek. Bakmak. Görmek.

Pay regard to : Göz önünde bulundurmak. Dikkate almak.

Adopts : Seçmek (pol.). Benimsemek. Çalmak. Kabul etmek. Evlat edinmek. Nüfusuna geçirmek.

Be careful : Dikkatli ol. Gözlerini dört aç. Dikkatli olmak. Dikkatli olun.

Beware : Sakınmak. Çok dikkat etmek. Kaçınmak. Korunmak. Çekinmek. Gözünü açmak.

Claim : Herhangi bir işlem sonucu doğan akçalı hak. Talep etmek. Talep. Hak talebinde bulunmak. Hak iddia etmek. Talepte bulunmak. Gerektirmek. Alacak hakkı. İktisat, ekonomi alanlarında kullanılır. Hak.

Look out : Seçmek. Şuraya bak. Dışarı bakmak. Sakınmak. -den dışarı bakmak. Gözcü. Bakmak. Dikkat.

Beware of : Korunmak. Aman dikkat. Sakınmak. Kaçınmak. Çekinmek. Dikkat.

Look out for synonyms : protect, made a claim to, be cautious, beholding, look after, bewaring, adopt, give heed to, overseeing, protects, study, make a claim to, bewares, oversaw, be wary of, studying, oversee, beholds, claims, stake out a claim, be mindful of, beheld, claimed, focus attention on, favour, attend to, oversees, bewared, make eyes.