Mila nedir, Mila ne demek

Yerel Türkçe'deki anlamı:

Çocukların oynadığı çelik-çomak oyunu.

Mila ile ilgili Cümleler

  • 10 yıldır Milan'da yaşıyorum.
  • Milattan önce 384 ve 322 yılları arasında yaşamış olan Aristo, Dünya'nın yuvarlak olduğuna inanıyordu. Dünya'nın evrenin merkezi olduğu; Güneş'in, Ay'ın ve bütün sabit yıldızların da onun çevresinde döndüğü görüşündeydi.
  • Milano'da çalışıyorum.
  • Milan'ın belediye başkanı Letiza Moratti.
  • On yıldır Milano'da oturuyorum.
  • Milan'da akrabalarım var.
  • Ne zaman Milan'dan geri döneceksin?
  • Milano Belediye Başkanı Letizia Moratti'dir.
  • Milano'da çalışıyorsunuz.
  • Milattan önce 508 yılında , Atina hükümdarı Kleistenes bir tiran görünümünü önlemek için sürgün kurdu.
  • En eski Çin yemek çubuklarından bazıları Milattan Önce 1200 yılına kadar uzanmaktadır.
  • Milattan sonra 475 Roma İmparatorluğunun düşüşünü gösteren yıl olmasına rağmen o onun çöküş yılı değildir.
  • Milano'da akrabalarım var.

Mila hakkında bilgiler

Mila Vilayeti, Cezayir'in kuzeydoğusunda yer alan küçük bir vilayet. 3.436 km² yüzölçümündeki vilayetin nufusu 784.000'dir. Vilayetin merkezi Mila şehridir.

Mila anlamı, kısaca tanımı

Milak : Bir ipe geçirilmiş ya da bağlanmış yemiş bağı, hevenk

Milas : Muğla iline bağlı ilçelerden biri.

 

Miladi : Milada dayanan, milatla ilgili olan.

Miladi takvim : Hz. İsa'nın doğumunu başlangıç olarak alan takvim.

Miladi tarih : Miladi takvimin belirttiği tarih.

Milat : Hz. İsa'nın doğduğu gün. Herhangi bir olayın başlangıcı.

Milattan önce : Miladi zaman başlangıcından geriye doğru sayılan yıllara göre belirtilen tarih.

Milattan sonra : Miladi zaman başlangıcından bu yana sayılan yıllara göre belirtilen tarih.

Kuzeydoğu : Kuzeyle doğu arasındaki yön.

Yüzölçümü : Bir cismin, uzunluk birimi üstikisi ila ölçülen yüzeyi.

Cezayir : Adalar.

Vilayet : İl. Valilik.

Merkezi : Merkezde olan, merkezi oluşturan.

Yüzölçü : Düzlemsel bir bölgenin ya da uzayda bir oyutun yüzeyini ölçme Bu ölçme sonucunda ortaya çıkan nicelik, Anlamdaş. alan II, yüzölçüsü.

Merkez : Bir bölgenin veya kuruluşun yönetim yeri. Biçim, tarz. Bir işin öğretildiği yer. Bir kapalı eğrinin veya bazı çokgenlerde köşegenlerin kesişme noktası. Bir dairenin veya bir küre yüzeyinin her noktasından aynı uzaklıkta bulunan iç nokta, özek. Belirli bir yerin ortası. Polis karakolu. Bir işin yoğun olarak yapıldığı yer.

Çelik : Su verilerek çok sert ve esnek bir duruma getirilebilen, birleşiminde az miktarda karbon bulunan demir ve karbon alaşımı, polat. Bir ağacı aşılamak amacıyla hazırlanmış dal. Bu alaşımdan yapılmış. Gemilerde, üzerine halat veya ip geçirip tutturmaya yarayan, ağaç veya metalden yapılmış kısa değnek. Çocukların çelik çomak oyununda ucuna çomakla vurarak havaya kaldırdıkları iki tarafı sivri, kısa değnek. Kısa kesilmiş dal. Kök salması için yere dikilen dal. Zayıf fakat güçlü (vücut).

 

Küçük : Boyutları, benzerlerininkinden daha ufak olan, mikro, büyük karşıtı. Geri aşamada. Değersiz, önemsiz. Niceliği az olan. Makam, rütbe, derece bakımından daha aşağı olan kimse. Yaşı daha az olan. Niteliği aşağı olan, bayağı. Kısık, parlak olmayan (ses). Küçük abdest.

Çocuk : Küçük yaştaki erkek ya da kız. Genç erkek. Soy bakımından oğul veya kız, evlat. Büyükler arasında daha az yaşlı olan kişi. Belli bir işte yeteri kadar deneyimi ve yeteneği olmayan kimse. Büyüklere yakışmayacak, daha çok küçüklerin yapabileceği gibi davranan kimse. Bebeklik ile erginlik arasındaki gelişme döneminde bulunan oğlan veya kız, uşak.

Kuzey : Sağını doğuya, solunu batıya veren kimsenin tam karşısına düşen yön, dört ana yönden biri, şimal, güney karşıtı. Yıldız. Bulunduğu noktaya göre kuzeyde kalan yer.

Küçü : Dokuma tezgâhlarında arış ipliklerini açıp kapayan tarak. Gücü (dokuma aygıtında). Dokumacılıkta arış ipliklerini aralayan iplik tarak.

Diğer dillerde Mikzotrofik beslenme anlamı nedir?

İngilizce'de Mikzotrofik beslenme ne demek ? : mixotrophic nutrition