Obligate türkçesi Obligate nedir

  • Zorlamak.
  • Borçlu kılmak.
  • Bağlı.
  • Mecbur.
  • İsteğe bağlı olmayan.
  • Zorunlu hale getirmek.
  • Bağlamak.
  • Zorunda bırakmak.
  • Zorunlu.
  • Borç altına sokmak.
  • Mecbur etmek.
  • Obligat.

Obligate ile ilgili cümleler

English: Ali and Mary were invited, so they felt obligated to go.
Turkish: Ali ve Mary davet edildiler, bu yüzden kendilerini gitmek zorunda hissettiler.

English: You're not obligated to answer that question.
Turkish: O soruya cevap vermek zorunda değilsin.

English: Ali felt obligated to help.
Turkish: Ali yardım etmek zorunda hissetti.

Obligate ingilizcede ne demek, Obligate nerede nasıl kullanılır?

Obligate symbiont : Zorunlu simbiyont. Diğer bir canlıyla simbiyotik ilişki kurmaya fizyolojik açıdan zorunlu olan organizma. Diğer bir canlıyla simbiyotik ilişki kurmaya fizyolojik açıdan bağımlı olan organizma.

Obligated : Bağlı. Kendini adamış. Mükellef olan. Mükellef. Zorunlu. Yükümlü olan. Yükümlü.

Unobligated : Rehin bırakılmamış. Söz verilmemiş. Zorunda bırakılmamış. Mecbur edilmemiş.

Obligating : Mecburi. Zorlayıcı. Bağlayıcı.

Obligation : Ödev. Devletin, belediyelerin ve ortaklıkların para sağlamak ve benzeri ekonomik amaçlarla belirli bir sürenin bitiminde ödenmek ve her yıl ödenecek belirli üremi alacaklılarına verilmek koşulu ile çıkardığı borç belgiti. Mecburiyet. Devlet ve ortaklıklar borç belgiti. Mükellefiyet. Müdana. Senet. Fariza. Yükümlülük. Borç.

 

Obligation of licencee : Özel izin alanın, anlaşmada gösterilen sorumluluğu. Özel izinli kişinin sorumluluğu.

Obligation of use of marks : Markaları kullanma zorunluluğu. Kütüğe yazılan markaların zorunlu olarak kullanılması.

Obligation to mark : Yasalarla, kimi malların ya da bütün malların üzerine marka konulmasının zorunlu kılınması. Markalama zorunluluğu.

Obligation of allocate : Pay verme borcu. Yapıt iyesine ya da kalıtçılarına, satıştan bir yüzde verilmesi zorunluğu.

Obligation outstanding : Henüz ödenmemiş olan mali yükümlülükler. Ödenmemiş karşılıksız borçlar. Ödenmemiş borç.

İngilizce Obligate Türkçe anlamı, Obligate eş anlamlısı

Sözcükler, direkt olarak Obligate ile ilgili eş anlamlı kelimeler olmayabilir. Kelime anlamı benzer olan sözcükler olabilirler.

Compulsives : Kompülsif. Dürtü etkisiyle yapılan. Cebri. Mecburi. Zorlantılı. Zorlayıcı. Dürtüyle yapılan. Kompulsif.

Oblige : Minnettar kılmak. İyilik etmek. Bağlamak (anlaşma). Memnun etmek. İyilikte bulunmak. Minnettar bırakmak. Zorunlu kılmak. -e yardım etmek.

Compulsive : Cebri. Dürtü etkisiyle yapılan. Dürtüyle yapılan. Kompulsif. Zorlantılı. Zorlayıcı. Mecburi. Kompülsif.

Bludgeoned : Ağır bir cisimle vurmak. Alt etmek. Zorla yaptırmak. Sopalamak. Sopayla dövmek. Ezip geçmek. Coplamak. Sopa ile vurmak. Mağlup etmek.

Adhered : Bağlanmak. Bağlı kalmak. Bitiştirmek. Katılmak. Yapışık. Yapışmak. Sadık.

Obliged : Minnettar. Yükümlü. Zorlanmış. Mükellef. Zorlanan. Borçlu.

 

Coerce : Baskı altında tutmak. Baskı yapmak. Zorlama. Mecbur etme. İcbar etme. Baskı yapma. Bir şeyi kabule zorlamak. Tazyik etme.

Clamor : Bağırıp çağırmak. Yaygara koparmak. Gürültü etmek. Yaygara. Bkz.clamour. Feryat. Haykırma. Gürültü. Feryat etmek. Haykırmak.

Adherents : Yapışan. Yapışık. Bağlı olan. Taraftar. Destekleyen. Yandaş. Yapışkan.

Enforced : Zorlanmış. Mecburi.

Obligate synonyms : arrange, pin, bludgeons, allegiant, unpermissive, be urgent with somebody, entrust, forcedly, assign, attribute, indebt, compelled, walk, reduce to, implement, induce, affiliate, thrust, force majeure, accessed, cow somebody into, attaching, attribute to, de rigueur, associated with, reduces, trust, appurtenant, impeditive, necessitates, bring to terms, bring pressure to bear on, obliges.

Obligate zıt anlamlı kelimeler, Obligate kelime anlamı

Refrain : Kendini tutmak. Çekinmek. Frenlemek. Sakınmak. Nakarat. Kaçınmak. Alıkoymak. Geri durmak.

Exempt : Bağışık. Muaf tutmak. Dışında bırakmak. Hariç tutmak. Özgür. Çürüğe çıkarmak. İstisna etmek. Hariç tutulmuş. Bağışıklık.

Facultative : Kaçınılmaz olmayan. Fakültatif. İhtiyari. Bilinçli. Çeşitli çevre koşullarında yaşayabilen. Seçimli. İsteğe bağlı. Değişik koşullar altında yaşayabilme yeteneğine sahip olan. hücre içinde veya oksjensiz koşullar gibi özel bir çevrede de yaşama yeteneğinde olma. isteğe bağlı, mecburi olmayan. Seçmeli. Zorunlu olmayan.

Obligate ingilizce tanımı, definition of Obligate

Obligate kelimesinin İngilizce - İngilizce çevirisi (English to English) : To bring or place under obligation, moral or legal. To hold by a constraining motive.