Positiveness türkçesi Positiveness nedir

Positiveness ingilizcede ne demek, Positiveness nerede nasıl kullanılır?

Positive adaptation : Olumlu uyum. Gücü gittikçe azalan bir uyarıcı karşısında bile istenilen tepkiyi gösterme. çevreye uyma.

Positive aerotaxis : Mikroorganizmaların oksijene doğru hareket etmeleri, pozitif aerotaksis. Pozitif aerotaksis. Oksijene doğru hareket.

Positive autocorrelation : Pozitif kendiyle ilgileşim.

Positive balance : Alacaklı bakiye.

Positive batmotrop effect : Pozitif batmotrop etki. N. accelerantesin uyarılmasıyla kalp kasının uyarılabilme yeteneğinin artması.

Positive chemotaxis : Bir kimyasal maddeye doğru organizmanın hareketi. Olumlu kemotaksi.

Positive charge : Pozitif çıngı yükü. Artı yük.

Positive cone : Pozitif koni. Artı koni.

Positive cooperativity : Olumlu pekişim. Pozitif işbirliği. Bir oligomer enzim veya proteine bir ligantın veya substratın bağlanması sonucu aynı veya farklı ligant veya substratların bağlanma ilgisinin artması.

Positive change in supply : Sağa sunum kayması. Belirli bir fiyat düzeyinde faktör fiyatlarındaki düşme, faktör verimliliğindeki artış, üretici sayısındaki artış, hükümetin sübvansiyon vermesi veya vergileri düşürmesi gibi nedenlere bağlı olarak sunum eğrisinin sağa kayması. krş. sunum kayması.

 

İngilizce Positiveness Türkçe anlamı, Positiveness eş anlamlısı

Sözcükler, direkt olarak Positiveness ile ilgili eş anlamlı kelimeler olmayabilir. Kelime anlamı benzer olan sözcükler olabilirler.

Indisputability : Tartışılmazlık. Tartışmasızlık. Tartışma götürmezlik. Su götürmezlik.

Conscience : Bulunç. Duyunç. İnsaf. Duyum, heyecan, düşünme ya da başka bir ruh etkinliğiyle nitelenen durum, ben'in kendi etkinlik ve duygulanmalarını sezebilmesi. geniş anlamda zihin. bir topluluktaki ruhsal etkinliğin ya da ruhsal durumların tümü. Adalet hissi. Vicdanlılık. Ahlaki duygu. Bilinç.

Credences : Sofra takımı dolabı. İnanma. Doğru kabul etme. Emniyet. İtimat.

Credit : Öğrenim değeri. Yüksek öğrenim gören öğrencilerden burslu ve parasız yatılılar dışında kalanlara devlet, kamu kuruluşları ya da özel kuruluşlarca verilen ödünç para. Veresiye. Kredi vermek. Çift yöntemli sayışımla verilen değerlerin alacaklı yönü, vezneden çıkan para, her tür sayışımdan çıkarılan değerler. Hesaptaki para miktarı. Onur. Bir paranın ödenmesi, bir malın teslimi veya bir işin görülmesini karşı taraftan isteme hakkı. bilançonun aktifinde yer alan ve vadesi gelince kazanılacak para. Belli bir öğrenimin tamamlanması için öğrencilerden istenilen her türlü kuramsal ve uygulamalı çalışmalar göz önünde tutularak, bir yarı-yıl ya da bir öğretim yılı okutulan herhangi bir dersin, okul programı bütünlüğü içindeki değerini niceliksel olarak gösteren birim.

Beliefs : İtikat. İnanma. İnanış. İman. İtimat. Fikir. Kanı. Düşünce.

 

Auspiciousness : Uğur. Hayırlı olma. Hayır. Kutluluk. Talih. Meymenet. Şans.

Categoricalness : Mutlaklık. Mutlakiyet oranı. Kararlılık. Kesinlik miktarı.

Accuracies : Dikkat. Yanlış yapmamaya özen gösterme. Ayar. Tamlık. Hassasiyet. Titizlik. İncelik. Doğruluk.

Credence : Doğru kabul etme. İnanma. İtimat. Sofra takımı dolabı. Emniyet.

Affirmation : Bildirme. Doğrulama. Tasvip. İfade. Doğrudan doğruya fiilin karşıladığı oluş ve kılışı gösteren, fiil kök veya gövdesinin -ma- olumsuzluk tabanı eki almamış durumdaki dilbilgisi kategorisi: oku-, yaz-, gel-, çalış-, vb. karşıtı olumsuzluk'tur. Olumlama. Tasdik etme. Tasdik.

Positiveness synonyms : incontrovertibility, positivity, indubitability, incontrovertibleness, unquestionability, favourableness, propitiousness, unquestionableness, absoluteness, affirmativeness, conviction, convictions, advantage, definiteness, affiancing, constructiveness, favorableness, certainness, affiances, assurance, profitableness, certitude, assurances, certainty, conclusiveness, accurateness, decisiveness, belief, confidence, confidences, certitudes, certainties, authoritativeness.

Positiveness zıt anlamlı kelimeler, Positiveness kelime anlamı

Inauspiciousness : Nuhuset. Talihsizlik. Uğursuzluk.

Disadvantage : Götürü. Zarar. Yarar yitimi. Bir kişi, nesne, durum ya da koşula karşı olan, başarı ya da kazançta engelleyici etkisi bulunan özellikler. Aleyhte durum. Kusur. Sakınca. Kayıp. Dezavantaj.

Negativeness : Olumsuzluk. Negativizm. Olumsuz veya kötü tutum. Negatif olma durumu. Bir şeyin olumsuz olduğu seviye.

Positiveness antonyms : unpropitiousness, unfavorableness, negativity.

Positiveness ingilizce tanımı, definition of Positiveness

Positiveness kelimesinin İngilizce - İngilizce çevirisi (English to English) : Actualness. Certainty. The quality or state of being positive. Reality. Dogmatism. [Bakınız: Positive]. Peremptoriness. Confidence.