Somatik etkiler nedir, Somatik etkiler ne demek

Somatik etkiler; Nükleer Enerji alanında kullanılan bir sözcüktür.

Teknik terim anlamı:

Nükleer ışınımın canlı organizma üzerinde, özellikle kan yapıcı organlarda oluşturduğu biyolojik etkiler.

Somatik etkiler anlamı, tanımı

Etkiler : Bir filmin görüntülerinde, doğal kaynakların dışında elde edilmiş sonuçlar. Optik, mekanik, kimyasal yöntemlerle gerçekleştirilmiş, görüntüyle ilgili ya da gürültü, doğa sesleri gibi sesle ilgili sonuçlar. Benzer sonuçların televizyonda elektronik yöntemlerle gerçekleştirilenleri

Somat : Boğaz, boyun. 1.Şölen, düğün sofrası. 2.Sofra altına serilen örtü. Ekmek sarılan bohça. Yemek verme, şölen.

Somatik : Vücutla ilgili, vücut yapısıyla ilgili, bedensel.

Etki : Bir kimse veya nesnenin başka bir kişi veya şey üzerindeki gücü, tesir. Bir kimse üzerinde bırakılan izlenim. Bir etken veya bir sebebin sonucu, yardım.

Soma : Cinsiyet hücreleri dışında, vücut hücrelerinin tümü. Manisa iline bağlı ilçelerden biri.

Nükleer ışınım : (nükleer radyasyon) Alfa, beta parçacıklarının, nötronların ya da gama ışınlarının yayınladığı ışınım.

Biyolojik : Biyoloji ile ilgili, dirim bilimsel.

Organizma : Canlı bir varlığı oluşturan organların bütünü, uzviyet. Herhangi bir canlı varlık.

 

Üzerinde : Üstünde. ile ilgili, üzerine.

Biyoloji : Bitki ve hayvanların köken, dağılım, yapı, gelişim, büyüme ve üremelerini inceleyen bilim dalı, dirim bilimi.

Özellik : Bir şeyin benzerlerinden veya başka şeylerden ayrılmasını sağlayan nitelik, hususiyet, hasiyet, hassa, mahsusluk, spesiyalite.

Nükleer : Atom çekirdeği ile ilgili, çekirdeksel.

Işınım : Işın veya tanecik yayımı, ışıma, radyasyon. Isının, bir kaynaktan ışın ve dalga hareketi yoluyla yayılması, ışıma, radyasyon. Uzayda yayılan bir dalgayı oluşturan ögelerin bütünü, ışıma, radyasyon. Bir enerjinin ışık demeti durumunda yayılması, ışıma, radyasyon.

Yapıcı : Yapan, oluşturan, ortaya çıkaran, meydana getiren. Yapı ustası. Önemli ve yararlı işler yapan. Olumlu.

Üzeri : Bir şeyin yukarı, göğe doğru olan yanı. Bazı tamlamalarda zaman bildiren bir söz. Vücut, beden. Artan, geriye kalan bölüm. Bir şeyin dış yüzü, yüzey.

Canlı : Canı olan, diri, yaşayan. Hareketli, hayat dolu, dinamik. Güçlü, etkili. Yaşayıp yer değiştirebilen yaratık, hayvan. Dikkat çekici, göz alıcı, parlak (renk), ateş parçası. Canlı yayın. Hareketli, hayat dolu, dinamik bir biçimde.

Organ : Vücudun, belirli bir görev yapan ve sınırları kesin olarak belirlenmiş bölümü, uzuv. Bir görevi, bir işi yerine getirmekle yükümlü kuruluş.

Işın : Bir ışık kaynağından çıkarak her yöne yayılıp giden ışık demeti, şua. Işın etkin özdeklerin saçtıkları alfa, beta, gama ışınlarından her biri. Bir noktadan çıkıp sonsuza giden yarım doğrulardan her biri. Belli bir doğrultuda giden tanecikler ya da erke demeti. Isı ya da ışık erkesinin yayılma doğrultusunu gösteren çizgi. Bir çemberin ya da bir yuvarın özeğinden dışa doğru uzanan çizgilerden her biri. [Bakınız: ışık ışını]. Belli bir doğrultuda,giden parçacıklar ya da erke demeti. Bir doğru üzerindeki bir P noktası ile söz konusu doğru üzerinde P nin bir yanında kalan tüm noktaların oluşturduğu küme. Anlamdaş. yandoğru. Herhangi bir ışınım kaynağından çıkarak herhangi bir yöne giden bir ışınımın izlediği doğru. Bu ışınımın kendisi. Bir ışık kaynağından çıkarak her yöne dağılıp giden ışık demeti.

 

Üzer : Kaymak, süt, yoğurt yüzü. Ürem, faiz. Değiş tokuş sırasında üste alınan para. Can sıkıcı. Üst. Kaymak. Faiz. Can sıkıcı, üzücü.

Diğer dillerde Somatik etkiler anlamı nedir?

İngilizce'de Somatik etkiler ne demek ? : somatic effects