Çevirme adlar nedir, Çevirme adlar ne demek

Teknik terim anlamı:

Bazı kavramların adlandırılmasında başka dillerden çevirme yoluna başvurularak karşılanan ve anlamca o dillerdeki karşılıklarına paralel olan sözler. Türkçede banyo yapmak, yıkanmak, yerine banyo almak (İng. to take bath), gam yemek (Fr. gam Vorden); Almanca Vergismeinnicht, İng. forget-me-not’ın Türkçede unutma beni; ve İt. bella donna, Fr. belle dame’ın Türkçede güzelavrat otu ile karşılanması (D. Aksan, Anlam Bilimi, s. 9.

not 110) kendine iyi bak (İng. take care of you) gibi.

Çevirme adlar kısaca anlamı, tanımı

Çevirme : Çevirmek işi, tedvir. Çevrilmiş, tercüme edilmiş. Uzaktan dolaşıp düşmanın yan gerilerine düşerek onu istemediği bir durumda dövüşmek zorunda bırakma, sarma, muhasara. Kuzu, oğlak vb. hayvanların şişte, kor üzerinde çevrilerek pişirilmişi. Dikenlerden, ağaç dallarından yapılmış duvar. Bir müzik parçasındaki aralığın veya bir cümle parçasının tiz sesini pese, pes sesini tize dönüştürmek işi

Güzelavrat otu : Patlıcangillerden, atropin denilen zehirli ilacın çıkarıldığı pis kokulu, çok yıllık ve otsu bir bitki, belladonna (Atropa belladonna).

Adlandırılma : Adlandırılmak işi, isimlendirilme.

Anlam bilimi : Dili anlam açısından inceleyen bilim dalı, semantik.

 

Banyo yapmak : [Bakınız: yıkanmak].

Karşılıklar : Belirli bir duruma gelen ya da gelmesi beklenen ancak niceliği kesinlikle kestirilemeyen ve girişim için bir borç niteliğinde görünen belirli bazı dokuncaları karşılamak amacıyla sayışımlarda yapılan ayırmalar.

Karşılanma : Karşılanmak işi.

Karşılık : Bir davranışın karşı tarafta uyandırdığı, gerektirdiği başka davranış, mukabele. Bir iş için ayrılmış para, ödenek, tahsisat. Bir şey alınırken karşı tarafa verilen başka şey, bedel. Cevap, yanıt. Bir dildeki bir sözü başka bir dilde aynı anlamda karşılayan söz.

Yıkanmak : Yıkama işi yapılmak veya yıkama işine konu olmak. Kendi vücudunu yıkamak, banyo yapmak.

Anlamca : Anlam bakımından, mealen.

Yıkanma : Yıkanmak işi.

Paralel : Aynı düzlem içinde ikişer ikişer bulunan ve kesişmeyen, koşut, muvazi, mütevazi. Yerküresi üzerinde çizildiği varsayılan, Ekvator'a paralel çemberlerden her biri. Aynı zaman içinde gelişen veya aynı özellikleri gösteren (olay, düşünce vb.).

Başvuru : Başvurma işi, müracaat. Bilgi sahibi olmak için bir kaynağı kullanma, bilgiye ulaşma, referans.

Almanca : Hint-Avrupa dillerinin Cermence kolundan, Almanya, Avusturya ile İsviçre'nin bir bölümünde kullanılan dil. Bu dille yazılmış olan.

Kavram : Bir nesnenin veya düşüncenin zihindeki soyut ve genel tasarımı, mefhum, fehva, konsept, nosyon. Karın zarı, periton. Nesnelerin veya olayların ortak özelliklerini kapsayan ve bir ortak ad altında toplayan genel tasarım, mefhum, konsept, nosyon. Tutam, avuç dolusu.

Türkçe : Genel Türk dili. Türkiye Türkçesi.

Yerine : Bir şeyin veya bir kimsenin yerini almak üzere. Başkasının adına. Alegori.

 

Unutma : Unutmak durumu.

Yapmak : Ortaya koymak, gerçekleştirmek, oluşturmak, meydana getirmek. Yol almak. Davranmak, hareket etmek. Üretmek. Bir durum yaratmak. Bir dileği, bir isteği yerine getirmek, uygulamak, ifa etmek. Tehdit yoluyla birini herhangi bir duruma düşürmek. Salgılamak, çıkarmak. Edinmek, sahip olmak. Olmasına yol açmak. Bir harekete, işe başlamak veya bir hareketle, işle uğraşmak. Olmak. Gerçekleştirmek. Bir düşünceyi, bir davranışı, bir isteği işe dönüştürmek, gerçekleştirmek. Onarmak, tamir etmek. Evlendirmek. Bir şeyi başka bir şey durumuna getirmek. Bir kimseye bir meslek kazandırmak, yetiştirmek. Düzenli bir duruma getirmek. Dışkı çıkarmak.

Diğer dillerde Çetele kağıdı anlamı nedir?

İngilizce'de Çetele kağıdı ne demek ? : tally