In deep shit türkçesi In deep shit nedir

  • Başı ciddi dertte (örneğin: he is in deep shit {onun başı büyük dertte}).
  • (argo) ciddi bir sorun içinde.
  • Başı belada.

In deep shit ingilizcede ne demek, In deep shit nerede nasıl kullanılır?

In : İç. İçeri doğru yönelen. Halinde. De. İçeriye. İktidardaki. Gelmiş olan. İçeri. Tutulan. İçinde.

Deep : Aşırı. Derin. Derinlik. Yoğun. İktisadi çevrimdeki daralmanın en alt noktaya ulaşması, diğer bir ifadeyle daralmadan tekrar genişlemeye geçisi yansıtan dönüş aşaması. krş. doruk. Tok (ses). Karmaşık. Ciddi. Dalgın.

Shit : Lanet olsun!. Sıçıp batırmak. Bir boka yaramaz kimse. Sıçma. Boktan durum. Aşağılık herif. Anasını. Lanet olsun. Lavuk. Haşiş.

In deep mourning : Büyük matem içinde (bir kimsenin ölümünden dolayı). Büyük yas içinde. Büyük üzüntü içinde.

In deep water : Başı dertte. Zor durumda. Zorlukta. Sıkıntıda veya felakette. Güç durumda. Şaşkınlık içinde.

Be in deep water : Başı dertte olmak. Güçlük içinde olmak. Büyük sorun yaşamak. Derin suda olmak. Büyük problem içinde bulunmak. Gırtlağına kadar batakta olmak. Zorda olmak. Zor durumda olmak. Ayvayı yemek. Suya batmak.

Deep shit : Başı belada olmak. Büyük sorun. (argo terim) ciddi sıkıntı. Bela.

In deep waters : Darda. Derin sularda. Zorda. Başı dertte. Büyük sorun içinde. Büyük problem içinde.

 

İngilizce In deep shit Türkçe anlamı, In deep shit eş anlamlısı

Sözcükler, direkt olarak In deep shit ile ilgili eş anlamlı kelimeler olmayabilir. Kelime anlamı benzer olan sözcükler olabilirler.

On the spot : Tam yerinde. Hemen. Zor durumda. Mahallinde. Derhal. Hemen oracıkta. Yerinde. Olay yerinde. Tam vaktinde.

In chancery : Yüksek mahkemede görülen. Açmazda. Kapana kısılmış. Yargıtayda görülmekte olan dava. Çıkmazda. Müşkül durumda.