Ağaççıl kurbağa nedir, Ağaççıl kurbağa ne demek

Ağaççıl kurbağa; Biyoloji alanında kullanılan bir kelimedir.

Biyoloji'deki anlamı:

Kuyruksuz iki yaşamlılar (Anura) takımının, kısa başlı kurbağagiller (Brachycephalidae) familyasından, 3 cm kadar uzunlukta, salgı bezlerinden zehir salgılayan, Güney Amerika'da yaşayan bir tür.

Ağaççıl kurbağa anlamı, tanımı

Ağaççı : Konya ili, Aladağ nahiyesine bağlı bir bölge

Kurb : Tarsus ekleminin arka yüzü ve kalkaneusun alt kısmı dogmasal veya edinsel olarak gelişen tendojen veya osteojen şişkinlikler.

Ağaç : Meyve verebilen, gövdesi odun veya kereste olmaya elverişli bulunan ve uzun yıllar yaşayabilen bitki. Bu gibi bitkilerin gövdesinden ve dallarından yapılan. Tahta, kereste.

Kurbağa : Kurbağalardan, yumurta ile üreyen, yavruları gelişimlerini durgun sularda tamamladıktan sonra kuyruğu ve solungacı körelerek karada yaşayabilen, sıçrayarak yürüyen ve suda iyi yüzen küçük hayvan.

Kuyruksuz iki yaşamlılar : Sınıfından, kuyrukları kaybolmuş, bacakları iyi gelişmiş, art bacakları sıçramaya elverişli, kara, su ve ağaçlarda yaşayan türleri olan bir takım. Kurbağalar.

Kısa başlı kurbağagiller : İki yaşamlılar (Amphibia) sınıfının, kuyruksuz iki yaşamlılar (Anura) takımının, obruk önlüler (Procoela) alt takımından bir familya.

 

İki yaşamlılar : Hem suyun içinde hem de karada yaşayabilen canlılar, amfibi. Omurgalılar (Vertebrata) dalının, kurbağa ve semenderleri içine alan, balıklarla sürüngenler arasında birçok karakterlere sahip, soğukkanlı, larva evresinde metamorfoz geçiren, larvaları solungaçla, erginleri akciğerlerle solunum yapan, doğuran türleri de bulunan, bazıları zehirli, küçük boylu ve çıplak derili türleri içine alan bir sınıf. Amfibyumlar. Omurgalılar dalının, kurbağa ve semenderleri içine alan, balıklarla sürüngenler arasında birçok karaktere sahip, soğukkanlı, larva evresinde metamorfoz geçiren, larvaları solungaçla, erginleri akciğerlerle solunum yapan, doğuran türleri de bulunan, bazıları zehirli, küçük boylu ve çıplak derili türleri içine alan bir sınıf, amfibiler. Larva döneminde solungaç solunumu yapan, metamorfoz sonrasında ise genellikle akciğer solunumu yapan Anura (kurbağalar) ve Caudata (semender) takımlarını içeren omurgalı hayvan sınıfı, amfibya.

Kurbağagiller : Asalakbilimde yardımcı arakonakçı olarak adları geçen, çoğu sıçrayıcı ve kuyruksuz, ufak omurgalılar sınıfı.

İki yaşamlı : Hem suyun içinde hem karada yaşayabilen, amfibik.

Kuyruksuz : Kuyruğu olmayan.

Familya : Aile. Karı, eş. Birçok ortak özelliği sebebiyle bir araya getirilen cinslerin topluluğu, fasile.

Amerika : Dünya üzerinde yer alan bir kıta.

Uzunluk : Bir şeyin bir uçtan öbür uca kadar olan uzaklığı. Bir yüzeyin iki temel boyutundan en büyük olanı, boy, en karşıtı. Yazının, sözün kapsam yönünden genişliği. Süre yönünden uzun olma durumu. İki nokta arasındaki yer aralığının ölçümü, tul.

 

Kuyruk : Hayvanların çoğunda, gövdenin sonunda bulunan, omurganın uzantısı olan uzun ve esnek organ. Koyunun bazı türlerinde eritilerek yağı alınan bir uzantısı. Birisinin arkasına takılıp ondan ayrılmayan kimse. Bir harfin bitiş çizgisine yakın yerde, birden bir dönüş yapan kısa çizgi. Bu organa benzeyen uzantı. Kuşlarda gövdenin sonunda bulunan tüy demeti. İnsanların sıra beklemek için art arda durarak oluşturduğu dizi. Başın arkasına toplanmış saç demeti.

Uzunlu : Kilis ilinde, merkez ilçesinde, merkez nahiyesine bağlı bir yerleşim birimi. Samsun şehrinde, Çarşamba ilçesi, merkez bucağına bağlı bir yer. Yozgat kenti, Boğazlıyan ilçesi, merkez nahiyesine bağlı bir yerleşim yeri.

Yaşam : Doğumla ölüm arasında yaşanan süre, ömür, hayat.

Başlı : Başı olan.

Zehir : Organizmaya girdiğinde kimyasal etkisiyle fizyolojik görevleri bozan ve miktarına göre canlıyı öldürebilen madde, ağı, sem. Büyük üzüntü, acı, keder, sıkıntı.

Takım : Bir işte veya bir yerde kullanılan eşya ve aletlerin tamamı, ekipman. Bir filmin çevriminde görüntüleri alma, aydınlatma, ses alma gibi belli başlı çalışmaları yapmak için gerekli en küçük teknikçiler topluluğu. Meslek, davranış, durum vb. yönlerden birbirine uyan kimselerin oluşturduğu topluluk. Aşağılayıcı ve küçümseyici anlamda topluluk. Hayvanlarda yemek borusu, akciğer ve karaciğere genel olarak verilen ad. Birlikte oynayan, kazanmak için birlikte çalışan sporcu topluluğu. Görev bakımından birbirini tamamlayan kimselerin topluluğu, grup, ekip, trup. Bölüğü oluşturan birliklerden her biri. Takım elbise. Bir oyunda sahaya çıkan belli kuruluşlara bağlı oyuncular topluluğundan her biri. Birbirini tamamlayan şeylerin tümü. Sigara ağızlığı. Canlıların bölümlendirilmesinde familya ile sınıf arasında yer alan, yakın benzerlikler gösteren organizmaların oluşturduğu birlik.

Diğer dillerde Ağaççıl kurbağa anlamı nedir?

Almanca'da Ağaççıl kurbağa ne demek ? : färberfrosch