Aminoasit dizisi nedir, Aminoasit dizisi ne demek

Teknik terim anlamı:

Bir proteinde veya peptit zincirinde aminoasitlerin peş peşe hat biçiminde dizilişi.

Aminoasit dizisi anlamı, kısaca tanımı

Aminoasit : Molekülünde hem amino grubu ve hem de karboksilik asit grubu içeren ve proteinlerin temel yapı taşları olan organik bileşikler sınıfı, saf proteinlerin enzimatik veya kimyasal hidrolizleri sonucu açığa çıkan moleküller

Amin : Amonyaktaki hidrojen yerine, tek değerli hidrokarbonlu köklerin geçmesiyle oluşan ürünlerin genel adı.

Dizi : Bir iplik veya tel üzerine dizilmiş inci, boncuk vb.nin oluşturduğu bütün, sıra. Saf durumundaki bir kıtada, birbiri arkasında duran erler. Herhangi bir bakımdan bir bütün oluşturan şeylerin tümü, seri. Değerleri artarak veya eksilerek art arda gelen terimler takımı. Bir oktavın içinde sıralanan sekiz sesin bütünü. Yan yana, art arda veya zaman sırasına göre sıralanmış birbiriyle ilişkili nesne veya olayların oluşturduğu bütün sıra. Aynı söz dizimsel bağlam içinde birbirinin yerini alabilecek olan ve güçlü bir karşıtlık bağlantısı kuran ögelerin oluşturduğu bütün, paradigma. Dizi film.

Aminoasitler : Amino (-NH2) ve karboksil (-COOH) grupları içeren ve proteinlerin temel yapı taşları olan organik bileşikler sınıfı.

 

Peş peşe : Arka arkaya.

Diziliş : Dizilme işi.

Protein : Canlı hücrelerin ana maddesini oluşturan, genel olarak sülfür, oksijen ve karbon ögeleri bulunan amino asit birleşiminden oluşmuş, yumurta akı, et, süt vb. yiyeceklerde bulunan, karmaşık yapılı doğal madde.

Peptit : Birbirine peptit bağlarıyla bağlanmış iki amino asit (dipeptit) ya da daha fazla sayıda amino asidin (tripeptit, oligopeptit, polipeptit) meydana getirdikleri molekül. Peptit bağlarıyla birbirine bağlanan iki veya daha çok amino asidin meydana getirdikleri molekül. İki veya daha fazla aminoasidin peptit bağlarıyla bağlanmasıyla oluşan molekül.

Dizili : Dizilmiş olan, sıralanmış, mürettep.

Zincir : Birbirine geçmiş bir sıra metal halkadan oluşan bağ. Altın ya da gümüşten yapılmış takı. Taşıtların kar veya buzda kaymaması için tekerleklerine takılan alet. Hükümlülerin eline, ayağına vurulan demir bağ. Art arda gelen şeylerin oluşturduğu dizi.

Dizil : Sıralayıcı bir ölçüm boyutu ya da ölçme aracının birbirini izleyen konumlarından her biri.

Biçim : Biçme işi. Yazı ve simgelerin bilgisayarda kullanılmaya elverişli çerçevesi, düzeni, format. Disket vb.nin bilgisayarda kullanılabilir durumu. Yakışık alan şekil, uygun şekil. Herhangi bir şeyin benzeri. Sanat ve edebiyat eserlerinde dış görünüş, form. Şiirlerin kuruluş ve uyak düzenlerine göre olan dış görünüşü, şekil. Bir nesnenin dış çizgileri bakımından niteliği, dıştan görünüşü, şekil, eşkâl. Tarz.

Biçi : Erkek çocuk.

Peşe : Şubat ayı. Alışkanlık, yaradılış : Senin péşen yalan söylemeyhdi. Suçu örtmek için uydurulan yalan. Dek. Alışkanlık. Yalan. Nitelikleri açısından yaraşık, yaraşır. Âdet, huy, tabiat. [Bakınız: beşe].

 

Veya : Ayrı olmakla birlikte aynı değerde tutulan iki şeyi anlatan kelimelerden ikincisinin önüne getirilen söz, yahut. Olacağı sanılan, seçime bırakılan şeyler ikiden çok olduğunda kullanılan bir söz.

Peş : Arka, art. Elbisenin etek kısmı. Bazı giysilerin bol olması için yanlarına eklenen kumaş parçası. Yüzü dönük, ters. Kâğıt oyunlarında el tutma, kâğıt alma. Üçetek denilen kadın giysisi. Peş, arka. Etek.

Bir : Sayıların ilki. Tek. Ortaklaşa olan, birleşik, müşterek. Eş, aynı, bir boyda. Bu sayıyı gösteren 1 ve I rakamlarının adı. Bir kez. Değer, önem bakımlarından birbirinden farksız, birbirine eşit, birbirine benzer. Herhangi bir varlığı belirsiz olarak gösteren (sayı). Beraber. Aynı, benzer. Bu sayı kadar olan. Ancak, yalnız. Sadece.

Diğer dillerde Aminoasit dizisi anlamı nedir?

İngilizce'de Aminoasit dizisi ne demek ? : amino acid sequence