Apoplexy türkçesi Apoplexy nedir

  • Veterinerlik alanında kullanılır.
  • Beyin kanaması.
  • İnme.
  • Felç.
  • Apopleksi.
  • Beyin damarlarından birinde ani yırtılma sonucu veya tıkanma sonucu gelişen bilinç kaybı ve felç oluşumuyla belirgin tablo.
  • Sekte.
  • Nüzul.

Apoplexy ingilizcede ne demek, Apoplexy nerede nasıl kullanılır?

Cerebral apoplexy : Beyin kanaması. Serebral apopleksi.

Myelapoplexy : Miyelapopleksi. Omurilik kanaması.

Pseudoapoplexy : Kanamasız apopleksiye benzer durum. Psödoapopleksi.

Apoplexies : İnme. Sekte. Apopleksi. Nüzul. Felç. Beyin kanaması.

Apoplectic : Felce meyilli. Felce ait, felce meyilli. İnmeli. Kolay kızdırılan. Nüzullü. Felce ait. Apoplektik. Sinirli. Felçle ilgili.

Apoplectic stroke : Apoplektik inme. Beyne giden kan akımının kesilmesinin neden olduğu vücudun bir tarafını etkileyen ani güçsüzlük nöbeti.

Apoplectiform : Kanamaya benzeyen. Apoplektiform.

Apoplectic shock : Beyin ve medulla oblangatadaki damarlarda kanlanma, kanama, tromboz veya emboli oluşması ve büyük kan kayıpları sonucu hayati merkezlerin etkilenmesi sonucu ortaya çıkan şok. Apoplektik şok.

Apoplectically : Kızgın bir şekilde. Felçli olarak. Sinirli bir şekilde. Apopleksi hastası olan kimse gibi (ani fiziksel nöbet, inme).

Apoplectic die : Apoplektik ölüm. Beyin kanaması nedeniyle biçimlenen ölüm.

 

İngilizce Apoplexy Türkçe anlamı, Apoplexy eş anlamlısı

Sözcükler, direkt olarak Apoplexy ile ilgili eş anlamlı kelimeler olmayabilir. Kelime anlamı benzer olan sözcükler olabilirler.

Debarkation : Gemiden sahile çıkma. İndirme. Karaya çıkma. Boşaltma. Karaya çıkarma.

Seizure : Mülkiyet konusu olan bir mal ya da hakkın devlet tarafından zorla alınması. Ani hastalık nöbeti. Elkoyma. Ele geçirme. Müsadere. Zapt. El koyma. Haciz.

Descents : Köken. Düşme. Miras kalma. Sukut. Bayır. Çöküş. Çökme. Baskın. Soy.

Failure : Yapmama. Kıtlık. Yapmayış. Borçlarını ödeyemeyecek durumda olduğu yargı organlarınca saptanarak duyurulan tecimen batkınlığı. Batkı. Bulunmama. Bilgisayar, eğitim, ekonomi alanlarında kullanılır. Kusur. Yanlış. Dinme.

Abaxial : Eksenden uzak. Aks kemiği dışında. Abaksiyal. Eksenden uzakta bulunan (biyoloji terimi). Eksen dışı. Eksenden uzak, eksen dışı. Eksendışı.

Apoplectical : Sinirli. Felç ile ilgili. İnmeli. Felçli.

A clay : Beyaz kil. Sindirim kanalındaki zehirleri ve vitaminleri yüzeyde tutarak emilimlerini önleyen ve bağırsak duvarını kaplayarak koruyucu bir tabaka oluşturan doğal alüminyum silikat bileşiği, kaolin.

Landings : İndirme. İskele. Sahanlık. İniş. Karaya çıkma.

Palsying : Felce uğratmak. Kötürüm yapmak. Sarsaklık. Felç olmak. Felç etmek. Sürekli titremeye yol açan hastalık. Titreme.

Abdomen : Karın. Batın. Karın (böcek gövdesinde). Abdomen. Böcek gövdesinin alt kısım. Sindirim organları, karaciğer ve böbreklerin içinde bulunduğu ve göğüs boşluğundan bir diyaframla ayrılan vücut boşluğu, abdomen. Karnın altı.

Apoplexy synonyms : hemorrhagic stroke, ischemic stroke, cva, ischaemic stroke, haemorrhagic stroke, failures, cerebral hemorrhage, diminution, a band, a amplitude mod, abattoir, ebb tide, setback, descent, abdominal fat necrosis, cerebral haemorrhagia, interruptions, celebral hemorrhage, palsy, strokes, landing, paralyses, diminutions, cerebral apoplexy, abamectin, flaccid paralysis, stroke, apoplectic, a crochordon, seizures, abdominal ovariectomy, apoplexies, attack.

 

Apoplexy ingilizce tanımı, definition of Apoplexy

Apoplexy kelimesinin İngilizce - İngilizce çevirisi (English to English) : Sudden diminution or loss of consciousness, sensation, and voluntary motion, usually caused by pressure on the brain.