Cusses türkçesi Cusses nedir

Cusses ile ilgili cümleler

English: She never discusses that.
Turkish: O asla onu tartışmaz.

English: My father always discusses his problems with my mother.
Turkish: Babam, sorunlarını hep annemle tartışır.

English: Ali never discusses his work with Mary.
Turkish: Ali işini Mary ile asla tartışmaz.

Cusses ingilizcede ne demek, Cusses nerede nasıl kullanılır?

Concusses : Sarsmak. Baskı altında tutmak.

Discusses : Görüşmek. Tadına varmak. Tadını çıkarmak. Konuşmak. Ele almak. Tartışmak. Müzakere etmek. Söyleşmek. Münakaşa etmek.

Focusses : Bir noktada toplamak. Odağı ayarlamak. Odaklamak.

Percusses : Vurmak (muayene). Hafifçe vurmak (muayene).

Cussed : Lanetli. İnatçı. Ters.

Cusser : Küfreden kimse söven kimse. Müstehcen dil kullanan kimse.

Cussers : Küfreden kimse söven kimse. Müstehcen dil kullanan kimse.

Cussedness : Terslik. Huysuzluk. Lanetlilik. İnatçılık.

Discussed : Görüşmek. Görüşülmüş. Tadına varmak. Tartışılmış. Tartışmak. Tadını çıkarmak.

Focussed : Konsantre olan (bir görev üzerinde, vb.). Üzerine odaklanılmış. Odaklanmış. Anlaşılır yapılmış. Odağa getirilmiş. Merkezde toplanan.

İngilizce Cusses Türkçe anlamı, Cusses eş anlamlısı

 

Sözcükler, direkt olarak Cusses ile ilgili eş anlamlı kelimeler olmayabilir. Kelime anlamı benzer olan sözcükler olabilirler.

Curses : Lanet okumak. Lanetlemek. Beddua etmek. Küfretmek. Lanet etmek.

Bozos : Geri zekalı. Hödük. Salak. Aptal. Ahmak. Mankafa.

Bastard : Bayağı. Piç (argo terim). Sahte. Evlilik dışı çocuk. Alçak herif. Alışılmamış. İt. Adi herif.

Abuse : Tecavüz etmek. Fesat. Sövgü. Çirkin sözler söylemek. Giydirmek. Kötü emellerine alet etmek. Taciz. Küfretmek. Yanlış işlem. içgüdüsünü kötüye kullanma. Yolsuz kullanmak.

Crustiness : Sinirlilik. Aksilik. Kabukluluk. Suratsızlık. Asabi veya suratsız olma niteliği. Somurtkanlık. Terslik.

Blasphemes : Kutsal şeylere saygısızlık. Küfretmek. Dine küfretmek. Dinsel konularda saygısızca konuşmak. Saygısızlıkta bulunmak. Allah hakkında kötü konuşmak. Küfretmek (dine).

Utter : Kesin. Buyurmak. Çıkarmak (inilti veya ses). Tüm. Basmak (çığlık). Bütün. Su katılmadık. Açığa vurmak. Basmak. Mutlak.

Contumelies : Hakaret. Gözden düşme. Tahkir.

Crabbedness : Aksilik. Anlayışsızlık. Terslik. Belirsizlik. Haşinlik. Sertlik. Anlaşılmazlık. Dik kafalılık. İnatçılık.

Adolescent : Ergen. Gençlik. Genç. Adölesan. Yeni yetme. Adolesan. Ergenlik. Yeniyetme. Ergenlik çağında olan (genç).

Cusses synonyms : give tongue to, codgers, cuss word, gent, blaspheming, cusswords, blasphemies, adolescents, bally, stripling, express, blankest, curse, crankiness, bloke, bimbo, youngster, cuss, bleeding, bugger, a slip of a boy, bakhshish, garcons, blanker, blokes, chappie, a man of, conceited pup, ladlers, damn, damns, bile, clapperclaw.

Cusses zıt anlamlı kelimeler, Cusses kelime anlamı

Winnings : Kazanç (para olarak). Kumarda kazanılan para. Kazanılan para. Kazanç.

Clergy : Rahipler sınıfı. Ruhban sınıfı. Rahipler. Rahip. Rahip sınıfı. Ruhban. Papazlar.