Disintegrate türkçesi Disintegrate nedir

Disintegrate ile ilgili cümleler

English: The city's transportation system disintegrated.
Turkish: Kentin ulaşım sistemi dağıldı.

Disintegrate ingilizcede ne demek, Disintegrate nerede nasıl kullanılır?

Disintegrated : Paramparça olmak. Ayrılmış. Atomlarına ayırmak. Parçalara ayrılıp dağılmış. Parçalanmak. Dağılmak. Parçalamak. Parçalara ayırmak.

Disintegrates : Ufalamak. Çözüşmek. Parçalara ayrılıp dağılmak. Parçalanmak. Dökülmek. Çözülmek. Paramparça olmak. Parçalara ayırmak. Dağılmak. Parçalamak.

Disintegrating : Parçalara ayırmak. Dağılmak. Parçalama. Parçalamak. Parçalanmak. Paramparça olmak. Ufalama. Dağıtma. Atomlarına ayırmak.

Disintegration : Fizik, veterinerlik, uluslararası ilişkiler alanlarında kullanılır. Ağız yoluyla alınan katı ilaç şekillerinin ufak taneciklere parçalanması işlemi. Parçalama. Disintegrasyon. Parçalanma. Dağılış. Bir öğecik çekirdeğinin kendiliğinden ya da çarpışma ile edindiği ışımetkinlik sonucu, bir ya da birden fazla parçacık ya da ışılcık salarak parçalanması. Ayrışma. Dağılma. Ayrılma.

 

Disintegrations : Dezentegrasyon. Ayrılma. Parçalama. Dağılış. Ufalanma. Ayrıklaşma. Ayrışma. Dağılma. Çözülme. Parçalanma.

Alpha disintegration : Alfa çözünmesi. Alfa bozunumu.

Disintegrator : Elyaf açıcı. Parçalama makinesi. Parçalayan. Özekkaç değirmen. Bölücü. Ufalayıcı. Öğütme makinesi. Desintegratör. Parçalayıcı.

Disintegrative : Küçük parçalara bölünmeye eğilimli. Bütünleyici olmayan. Birleştirici olmayan.

Beta disintegration energy : Beta bozunum enerjisi. Beta bozunum erkesi. Beta dağılma enerjisi.

Disintegrators : Parçalayıcılar. Parçalayan.

İngilizce Disintegrate Türkçe anlamı, Disintegrate eş anlamlısı

Sözcükler, direkt olarak Disintegrate ile ilgili eş anlamlı kelimeler olmayabilir. Kelime anlamı benzer olan sözcükler olabilirler.

Break : Uymamak. Daha iyi yapmak. Çiğnemek. Batmak. Tan. Mahvetmek. Ağarmak. Yakın dövüşü bırakmak. Kırmak. Bitmek.

Pulverise : Toz yapmak. Toz haline gelmek (ezilip). Zerreleşmek. Haşat etmek. Un ufak etmek. Toz haline getirmek (ezip). (sıvı) püskürtmek. Toz haline getirmek. Hezimete uğratmak.

Crash : Kırılma. Kırılmak. Gürültüyle düşmek. İflas bayrağını çekmek. Gürültü etmek. Çarpmak. Hızla iflas etmek (işyeri). Çarpma etmeni. Çarpışmak. Düşmek (kaza sonucu).

Smashes : Sert vurmak. Tarumar etmek. Parça parça etmek. İflas etmek. Ezilmek. Ezmek. Mahvolmak.

Clears : Limana giriş veya çıkış izni almak. Bilgi vermek. Gümrükten çekmek. Ormanda alan açmak. Temizlemek. Kapatmak. Elde etmek. Aşmak. Geçmek.

Atomise : Atomize etmek. Atomlara ayırmak. Püskürtmek (sıvıyı). Tozlaştırmak. Püskürterek toz haline getirmek. Püskürtmek. Atom bombası atmak.

 

Molders : Çürütmek. Kalıplayıcı. Kalıpçı. Biçimlendirici. Çürümek. Dökmeci. Şekillendirici.

Bestrewn : Yayarak kaplamak. Dağıtılmış. Yayılmış. Saçmak. Kaplamak. Saçılmış.

Shatters : Zarar vermek. Kırmak. Tuzla buz etmek. Bozmak. Parçalar. Mahvetmek. Fragmanlar. Kıymıklar.

Allocates : Paylaştırmak. Bölüştürmek.

Disintegrate synonyms : break apart, powderise, change integrity, chip off, pulverize, break up, disassemble, crush, appropriate, crumbed, moldered, run, moulder, dealing out, decays, be torn to pieces, be untied, adjourned, powderize, demounts, demount, apportion, shatter, disincorporate, decompose, splinter, clearing up, diffract, dissolve, compartmentalising, appropriates, demounting, bestrew.

Disintegrate zıt anlamlı kelimeler, Disintegrate kelime anlamı

Integrate : Bütünleştirmek. İntegralini almak. Değişken aralıkları ile her aralıktaki işlev değerleri çarpımları toplamının, aralıklar küçüldükçe vardığı erey işlevini bulmak. Katmak. Tümlevini almak. Birleştirmek. Tamamlamak. Bilgisayar, fizik, kimya alanlarında kullanılır. Birleşmek. Bütünlemek.

Disintegrate ingilizce tanımı, definition of Disintegrate

Disintegrate kelimesinin İngilizce - İngilizce çevirisi (English to English) : As, chalk rapidly disintegrates. To reduce to fragments or to powder. To separate into integrant parts. To decompose into integrant parts. To break up, or cause to fall to pieces, as a rock, by blows of a hammer, frost, rain, and other mechanical or atmospheric influences.