Encloser türkçesi Encloser nedir

  • Zarf içine koyan.
  • Hapseden.
  • Kapayan.
  • Kuşatan.
  • İliştiren.
  • İlişikte gönderen.
  • Çeviren.
  • Saran.

Encloser ingilizcede ne demek, Encloser nerede nasıl kullanılır?

Enclosers : Hapseden. Zarf içine koyan. Çeviren. İlişikte gönderen. Kuşatan. İliştiren. Kapayan. Saran.

Enclose a letter : Mektup eklemek. Mektup iliştirmek.

Enclose in the letter : Mektuba iliştirilmiş.

Enclose : Hapsetmek. Etrafını çevirmek. Kapatmak. Çevirmek (duvar veya çit vb ile). İçine koymak. Eklemek. Çit ile çevirmek. Çevrelemek. Çevresini sarmak.

Enclosed : Ekteki. Kuşatılmış. Kapalı. İlişikte gönderilen. Etrafı çevrili. Örtülü. İlişikteki. İlişik. Ekli (dosya vb). İliştirilmiş.

Enclosed free of charge : İlave ücret alınmadan iliştirildi. Ücretsiz olarak eklendi. Ücretsiz olarak iliştirildi.

Enclosed arc lamp : Hava girişini sınırlamaya yarayan kapalı bir çevredeki ışık yayı lambası. Kapalı yay lambası.

Encloses : Kuşatmak. Çevirmek (duvar veya çit vb ile). Çevirmek. İliştirmek. Çevrelemek. Kapatmak. İçermek. İçine koymak. Hapsetmek. Etrafını çevirmek.

Move enclosed controls : Açık denetimleri taşı.

Enclosed basin : Dar ya da geniş, her yanından kapalı, ancak kökenleriyle ayrımlı çukur alanlara verilen ad. Kapalı çöküntü.

İngilizce Encloser Türkçe anlamı, Encloser eş anlamlısı

 

Sözcükler, direkt olarak Encloser ile ilgili eş anlamlı kelimeler olmayabilir. Kelime anlamı benzer olan sözcükler olabilirler.

Capsulize : Kapsül içine almak. Özetlemek. Kapsül içine kapatmak. Kapsül içine koymak. Kısaltmak. Bir kapsüle koymak (ayrıca capsulise). Yoğunlaştırmak. Kapsüllemek.

Wraparound : Önü açık giysi. Kapsayan. Ekranı silmeden yeniden yazma. Kaplayan. Sarım.

Bathe : Yıkanmak. Denizde yıkanmak. Çevrili olmak (su ile vb). Islatmak. Suya girmek. Yüzmek. Çimmek. Dalmak. Banyo yaptırmak. Yıkamak.

Attacher : Bitiştiren. Tutturan. Ekleyen. Bağlayan. Birleştiren. Haczeden. Bağlayan şey veya kimse.

Driving : Sürücü. Çalıştıran. Sürücülük. Canlı. Çalıştırma. Süren. Sürüş. İşleten. Sevk.

Girdler : Çevreleyen. Kemer.

Circumambient : Çevreleyen. Etrafını çeviren.

Intromission : Kabul etme. İçine sokma. İçeri alma. Araya sokma. İntromisyon.

Wraparounds : Kaplayan. Ekranı silmeden yeniden yazma. Sarım. Önü açık giysi.

Translator : Yazılı çeviri yapan kimse. Çeviri yapan kimse. Bir dilde yazılmış bir yapıtı başka dile aktaran kişi. Çevirici. Tercüman. Mütercim. Çevirmen. Çevirici izlence.

Encloser synonyms : capsulise, besiegers, incasement, dialers, tube, capsulate, surrounding, hugger, capsule, dialer, incarcerators, introduction, girdlers, enclosing, hide, enveloping, packing, ambient, incarcerator, cocoon, enfolders, enfolder, encasement, sheathe, envelopment, huggers, envelop, enclosers, attachers, enveloper, embracing, beleaguerer, envelopers.

Encloser zıt anlamlı kelimeler, Encloser kelime anlamı

Uncover : Kapağını açmak. Su yüzüne çıkarmak. Açmak. Ortaya çıkarmak. Örtüsünü kaldırmak. Örtüsünü ya da kapağını açmak. Meydana çıkarmak. Ortaya çıkmasını sağlamak. Şapka çıkarmak. Üstünü açmak.

Unsheathe : Kınından çıkarmak.

Unenclosed : Kapatılmamış. Eklenmemiş. Çit ile çevrili olmayan. Kapanmamış. Çevrili olmayan.