Kırcımak nedir, Kırcımak ne demek

Yerel Türkçe'deki anlamı:

Kışın soğuk havalarda ufak ve sert taneli kar serpiştirmek.

Kırcımak tanımı, anlamı

Kırcı : Dolu. Ufak ve sert taneli kar

Serpiştirmek : Yağmur veya kar azar azar, ince ince yağmak, serpmek. Gelişigüzel serpmek.

Serpiştirme : Serpiştirme işi.

Taneli : Tanelerden oluşmuş. Çeşitli boylarda tanesi olan.

Serpiş : Serpme işi.

Havala : Sıkıntı: Aman beni havala bastı. Düğünde son gün yapılan toplantı. Duvak. Havale.

Haval : Yemenileri kalıba çekmek, düzeltmek için kullanılan bir çeşit ağaç araç.

Tanel : Şafak gibi aydınlık, güçlü eli olan kimse.

Soğuk : Isısı düşük olan, sıcak karşıtı. Üşütecek derecede ısısı olan. Duygudan, sevgiden yoksun olan, yakın ve içten olmayan, ilgisiz. Sevimsiz ya da yersiz, antipatik. Isının üşütecek kadar az veya düşük olması durumu. Cinsel istek duymayan. İlgisiz, sevimsiz bir biçimde veya memnuniyetsizliğini belli ederek.

Kışın : Kış mevsiminde, kış süresince.

Serp : Su değirmeninde öğütülecek buğday ya da arpanın döküldüğü kutu. (Ziyere Amasya).

Sert : Çizilmesi, kırılması, buruşması, kesilmesi veya çiğnenmesi güç olan, pek, katı, yumuşak karşıtı. Kolay dayanılmayan, zor katlanılan, etkili, yumuşak karşıtı. Gönül kırıcı, katı, ters. Ciğerlerden gelen havanın ağız boşluğundaki tam kapalı veya yarı kapalı engellere çarpmasıyla oluşan (ünsüz), titreşimsiz, süreksiz, ötümsüz, tonsuz, sedasız. Güçlü kuvvetli. Sarsıcı niteliği olan, çarpıcı, keskin, hafif karşıtı. Gönül kırıcı, katı, ters bir biçimde. Esnekliği az olan, kolayca eğilip bükülmeyen. Hırçın, öfkeli, hiddetli. Titizlikle uygulanan, sıkı. Bağışlaması, hoşgörüsü olmayan.

 

Tane : Herhangi bir sayıda olan şey, adet. Çekirdekli küçük meyve. Bazı bitkilerin tohumu.

Hava : Hava yuvarını oluşturan, bütün canlıların solunumuna yarayan, renksiz, kokusuz, akışkan gaz karışımı. Keyif, âlem. Müzik parçalarında tür. Durum, ortam, çevre, muhit, atmosfer, ambiyans. Esinti. Müzik aletlerinden çıkan ses perdesi. Canlılar üzerindeki etkisine göre hava yuvarının durumu. Meteoroloji ile ilgili olayların bütünü. Gökyüzü. Çekicilik. Tarz, üslup. Görünüş, davranış, söz vb. için bir kimsenin durumunu belirten özellik. Sonuçsuz, anlamsız, boş (durum, davranış, söz). Çevreyi kuşatan boşluk.

Ufak : Boyutları normalden küçük. Önemsiz, çok az. Kısa bir süre. Makam, derece bakımından geri olan. Yaşça daha küçük olan.

Kar : Atmosferdeki su buharının yoğunlaşmasıyla oluşan ve yeryüzüne beyaz ve hafif billurlar biçiminde donarak düşen su buharı.

Ve : Türk alfabesinin yirmi yedinci harfinin adı, okunuşu. İki kelime veya iki cümle arasına girerek aralarında bir bağ olduğunu anlatan söz.

Diğer dillerde Kırbaçla çağırma anlamı nedir?

İngilizce'de Kırbaçla çağırma ne demek ? : whip-appeal