Kaymalı yatak nedir, Kaymalı yatak ne demek

Kaymalı yatak; Otomobil alanında kullanılan bir kelimedir.

Teknik terim anlamı:

Dönen bir dingil ile arasında ince bir yağ katmanı oluşturarak sürtünmeyi azaltan yatak.

Kaymalı yatak tanımı, anlamı

Kaymalı : Çok döğüşken, kaba, kırıcı

Yata : Yatağı.

Kayma : Kaymak (II) işi. Herhangi bir nedenle filmin atlaması, görüntünün perdeye veya ekrana tam olarak gelmemesi.

Yatak : Uyuma, dinlenme vb. amaçlarla üzerine veya içine yatılan eşya, döşek. Yün, pamuk, kuş tüyü vb. maddelere kılıf geçirerek yapılmış olan şilte. Çanak biçimindeki bir havzada veya buna benzer bir oluşumda toplanmış petrol birikintisi. Maden veya fosil ocaklarında birbirini izleyen iki maden, taş veya kömür tabakası arasında uzanan damar. Irmak, çay, dere vb.nin, içinde aktıkları yer, akak, mecra. Üzerine şilte konulan karyola, somya, kerevet vb. Katmanlaşmış herhangi bir madde yığını. Fideleri gömmek için toprakta açılan çukur. Katmanlı bir kaya bütününde maden filizi veya taş döküntüsünden oluşan çok ince tabaka. Makinelerde hareketli bölümleri içine alan hareketli veya sabit parça. Bir şeyin çok bulunduğu yer. Gizli barınak veya bir suçluyu gizlice barındıran yer. Turunçgilleri ve yumurta vb. ürünleri korumak üzere saman vb.nden yararlanılarak yapılmış olan yer.

 

Sürtünme : Sürtünmek işi. Yüzeyleri birbirinin üstüne gelerek biri veya her ikisi ötekine göre ters doğrultuda kayan iki cismin durumu, delk.

Katman : Birbiri üzerinde bulunan yassıca maddelerin her biri, tabaka. Altında veya üstünde olan kayaçlardan gözle veya fiziksel olarak az çok ayrılabilen, kalınlığı 1 santimetreden az olmayan tortul kayaç birimi, tabaka. Bir toplum içinde makam, şöhret, meslek vb. bakımdan ayrılan topluluklardan her biri, tabaka.

Dingil : Tekerleklerin merkezinden geçen ve taşıtın altına enlemesine yerleştirilmiş mil, eksen, aks. Aptal, salak. Kaba saba.

Katma : Katmak işi, ilhak. Kıldan ya da yünden yapılmış ip. Katılmış, eklenmiş, ulanmış, munzam.

Dönen : Üç yaşını bitirip dört yaşına basan tay, sığır. Evin banyo bölümü. (Akçaşar Yalvaç Isparta).

Dingi : Bir çifte kürekli küçük patalya.

Ding : Bir şeyin birdenbire anlaşıldığını anlatır. Dink, pirinci kabuğundan ayırmada kullanılan dibek. Eski türkçe tin: değirmende dövme hazırlamakta kullanılan taş tekerlek. Değirmen; dövme bulgurun yapıldığı eski bir değirmen çeşidi. Soku.

Döne : Karşı ziyarette bulunma. Defa, kere. Minder güreşlerinde her üçer dakikalık süre. Aynı amaçla belirli bir yer ve zamanda düzenlenen kılıçoyunu yarışmaları. Bir başarı sıralaması yapmak üzere birçok kişi ya da takım arasında ve her birinin ötekilerle karşılaşması biçiminde yapılan yarışma ya da oyunların tümü. Bir başarı sıralaması yapmak üzere bir çok kişi ya da takım arasında ve her birinin ötekilerle karşılaşması biçiminde yapılan yarışma ya da oyunların tümü. “1.”Bundan sonraki çocuklar erkek olsun” anlamında kullanılan bir isim. Karşı ziyarette bulunma.”.

 

Oluş : Olma işi, vuku. Oluşma, teşekkül, tekevvün. Bir durumdan öteki duruma geçiş.

İnce : Kendi cinsinden olanlara göre dar ve kalınlığı az olan, kalın karşıtı. Düşünce, duygu veya davranış bakımından insanın sevgi ve saygısını kazanan, zarif, kaba karşıtı. İyiden iyiye, enikonu, ayrıntılı. Taneleri ufak, iri karşıtı. Hafif, gücü az. Aşırı özen gerektiren, kaba karşıtı. Ayrıntılı. Zayıf. Akışkanlığı çok olan, yoğun ve koyu olmayan (sıvılar). Tiz (ses), pes karşıtı.

İle : Kelimenin sonuna geldiğinde birliktelik, beraberlik, araç, neden veya durum anlatan cümleler yapmaya yarayan bir söz. Bazı soyut adlara getirildiğinde ". olarak, . bir biçimde" anlamında durum zarfları oluşturan bir söz. Cümle içinde aynı görevde bulunan iki ögeyi birbirine bağlamaya yarayan bir söz.

Bir : Sayıların ilki. Tek. Ortaklaşa olan, birleşik, müşterek. Eş, aynı, bir boyda. Bu sayıyı gösteren 1 ve I rakamlarının adı. Bir kez. Değer, önem bakımlarından birbirinden farksız, birbirine eşit, birbirine benzer. Herhangi bir varlığı belirsiz olarak gösteren (sayı). Beraber. Aynı, benzer. Bu sayı kadar olan. Ancak, yalnız. Sadece.

Yağ : Birleşiminde stearik, oleik, palmitik asitlerle gliserin bulunan ve bunların oranlarına göre kıvamları değişen bitkisel veya hayvansal madde. Güzel kokulu bitkilerden çıkarılan uçucu, kokulu ve sıvı madde. Abartılı övgü. Vücudun, atılması gereken amonyak, üre vb. maddelerini içine alarak deriden sızan ve ter kokusunu veren madde. Vazelin, mazot gibi yağları andıran ve sanayide kullanılan bir mineral madde.

Diğer dillerde Kaymalı yatak anlamı nedir?

İngilizce'de Kaymalı yatak ne demek ? : journal bearing