Nesnes nedir, Nesnes ne demek

Yerel Türkçe'deki anlamı:

Ağaçları dallarından başlayarak kurutan bir hastalık.

Nesnes anlamı, tanımı

Nesne : Belli bir ağırlığı ve hacmi, rengi olan her türlü cansız varlık, şey, obje. Öznenin dışında kalan her konu, obje. Geçişli fiili bütünleyen yalın veya belirtme durumunda bulunan tümleç

Kalkış nesnesi : C bir kategori olmak üzere, C'nin her c nesnesi için biricik k ->c oku olması halinde, k bir kalkış nesnesidir. Örneğin, Set 'te boş küme bir kalkış nesnesidir. C 'de bir kalkış nesnesi varsa, izomorfizma anlamında tektir.

Varış nesnesi : C bir kategori olmak üzere C 'nin her c nesnesi için biricik c —> v okunun olması halinde C 'nin bir v nesnesi. Örneğin, Set 'te her tek elemanlı küme bir varış nesnesidir. C 'de'bir varış nesnesi varsa, izomorfizm anlamında tektir.

Nesnesel : Nesneye ilişkin.

Nesnesiz : Nesnesi olmayan. Belli bir nesneye dayanmayan ruhsal durum.

Hastalık : Organizmada birtakım değişikliklerin ortaya çıkmasıyla sağlığın bozulması durumu, rahatsızlık, çor, dert, sayrılık, illet, maraz, maraza, esenlik karşıtı. Aşırı düşkünlük, tutku. Ruh sağlığının bozulması durumu. Bitkilerin yapılarında görülen bozukluk.

Hastalı : Hastalıklı.

Kurutan : Gaz ortamdaki nemi çekerek gazı kurutan, P2O5, H2SO4 gibi kimyasal özdek. hlk. Burun kanatlarında bulunan Cartilago alaris adlı kıkırdağın büyümesi, kemik dokuya metaplazisi ve bu nedenlerle burun deliğinin tıkanması sonucu ortaya çıkan rahatsızlık.

 

Dallar : Fürû' (bk. çocuklar, torunlar...).

Dalla : Yağmur, güneş ve rüzgârın etki yapamadığı gizli, kuytu yer, kenar, saklanılacak yer, ağaç, bina gölgesi, gölge.

Başla : Yönetmenin oyunculara bir çevirimin başında verdiği komut; oyuna başlama komutu. Yumruklaşma oyununa başlatmak için orta hakemin verdiği komut.

Kurut : Kurutulmuş süt ürünü.

Hasta : Hastalık, kaza veya yaralanma dolayısıyla fizik veya ruh sağlığı bozulmuş ve tedavi edilmesi gereken kimse, rahatsız. Aşırı düşkün, tutkun. Parasız, züğürt. Zihinsel yetenekleri bozulmuş olan.

Kuru : Suyu, nemi olmayan, yaş ve nemli karşıtı. Katıksız, yanında başka şey olmayan (yiyecek). Zayıf, çelimsiz, arık, sıska, kaknem. Canlılığını yitirmiş (bitki). Daha sonra kullanılmak için kurutulmuş, taze ve yeşil karşıtı. Heyecanı, tadı olmayan, tekdüze. Kuru fasulye. Salgısı olmayan. Etkisi ve sonucu olmayan. Döşenmemiş, çıplak. Yağış almayan veya üzerinde bitki olmayan. Akıcı olmayan, duygudan yoksun.

Ağaç : Meyve verebilen, gövdesi odun veya kereste olmaya elverişli bulunan ve uzun yıllar yaşayabilen bitki. Bu gibi bitkilerin gövdesinden ve dallarından yapılan. Tahta, kereste.

Bir : Sayıların ilki. Tek. Ortaklaşa olan, birleşik, müşterek. Eş, aynı, bir boyda. Bu sayıyı gösteren 1 ve I rakamlarının adı. Bir kez. Değer, önem bakımlarından birbirinden farksız, birbirine eşit, birbirine benzer. Herhangi bir varlığı belirsiz olarak gösteren (sayı). Beraber. Aynı, benzer. Bu sayı kadar olan. Ancak, yalnız. Sadece.

Diğer dillerde Nesnellik koşulları anlamı nedir?

İngilizce'de Nesnellik koşulları ne demek ? : conditions of objectivity