Yazmaç nedir, Yazmaç ne demek

Yazmaç; Bilişim alanında kullanılan bir sözcüktür.

Bilişim dünyasındaki anlamı:

Önceden saptanmış amaçlar için kullanılan, bu amaçların gerçekleştirilmesinde yararlanılacak verilerin saklanabileceği boyda bir yerel bellek türü. Kullanım yeri ve biçimine göre, bir yazmaç için sayaç, birikeç gibi adlar da kullanılabilir.

Yazmaç kısaca anlamı, tanımı

Yazma : Yazmak işi, tahrir. Kabakulak. Bohça, yemeni, başörtü, yorgan vb. şeyler yapmakta kullanılan, üstüne boya ve fırça ile veya tahta kalıplarla desen yapılmış bez. Bu bezden yapılmış. Basım tekniğinin gelişmediği dönemlerde elle yazılmış kitap, yazma nüsha

Gerçekleştirilme : Gerçekleştirilmek işi.

Yerel bellek : Bilgisayar donanım birimlerinin, işlevlerini görmek üzere kullandıkları kendilerine özgü bellekleri.

Kullanım : Kullanma, yararlanma, tasarruf.

Birikeç : Aritmetiksel ya da mantıksal bir işlemin sonucunun saklandığı herhangi bir yazmaç. Elektrik erkesi biriktiren, iki metal üşek ile üşersel bir çözeltiden oluşan ve boşalınca yeniden doldurulabilen aygıt.

Veriler : Bir gözlem ya da ölçülere ilişkin olarak verilmiş değerler.

Önceden : Başlarken, başlangıçta, daha önce, evvelce.

Gerçek : Yalan olmayan, doğru olan şey, hakikat. Aslına uygun nitelikler taşıyan, sahici. Yalan olmayan. Doğruluk. Doğadaki gibi olan, doğayı olduğu gibi yansıtan. Düşünülen, tasarımlanan, imgelenen şeylere karşıt olarak var olan. Bir durum, bir nesne veya bir nitelik olarak var olan, varlığı inkâr edilemeyen, olgu durumunda olan, özbeöz, hakiki, reel. Yapay olmayan. Temel, başlıca, asıl. Gerçeklik.

 

Birike : Hazine, mahzen, sarnıç.

Bellek : Yaşananları, öğrenilen konuları, bunların geçmişle ilişkisini bilinçli olarak zihinde saklama gücü, dağarcık, akıl, hafıza, zihin. Bir bilgisayarda, programı değişmeyen verileri, yapılacak iş için gerekli olan ara sonuçları toplayan bölüm.

Yerel : Yöresel. Sınırlı bir yerle ilgili olan, lokal. Gözlem yerine veya gözlemcinin bulunduğu yere göre tanımlanan.

Birik : İki tekerlekli araba. Arı. Eş, benzer. Örümcek ağı. Çocukların koşarak oynadıkları bir oyun.

Belle : Güneşte zahire kurutmak için çamurla sıvanmış, kenarlı geniş yer.

Yarar : Bir işten elde edilen iyi sonuç, fayda, avantaj. Çıkar. Yarayan, elverişli, uygun.

Sayaç : Hava gazı, elektrik, su vb.nin kullanılan miktarını veya mekanik etkilenmeleri ölçen alet, saat.

Biçim : Biçme işi. Yazı ve simgelerin bilgisayarda kullanılmaya elverişli çerçevesi, düzeni, format. Disket vb.nin bilgisayarda kullanılabilir durumu. Yakışık alan şekil, uygun şekil. Herhangi bir şeyin benzeri. Sanat ve edebiyat eserlerinde dış görünüş, form. Şiirlerin kuruluş ve uyak düzenlerine göre olan dış görünüşü, şekil. Bir nesnenin dış çizgileri bakımından niteliği, dıştan görünüşü, şekil, eşkâl. Tarz.

Gibi : -e benzer. İmişçesine, benzer biçimde. O anda, tam o sırada, hemen arkasından. -e yakışır biçimde.

Amaç : Ulaşmak istenilen sonuç, maksat. Gaye. Hedef. Bir kimseye veya bir kurula verilen özel amaçlı görev, misyon.

Biri : Bir tanesi. Bilinmeyen bir kimse.

Diğer dillerde Yazmaç anlamı nedir?

İngilizce'de Yazmaç ne demek ? : register