Yukarıbağdere nedir, Yukarıbağdere ne demek

Yukarıbağdere; Yerleşim Merkezi olarak kullanılan bir kelimedir.

Gezilecek Görülecek bir yer olarak anlamı:

Ankara kenti, Nallıhan belediyesi, merkez nahiyesine bağlı bir bölge.

Yukarıbağdere anlamı, kısaca tanımı

Yuka : İnce açılmış hamurdan yapılan sac ekmeği. Zayıf, ince, dayanıksız, hafif. İnce, sığ. [Bakınız: yufka]. İncelikli, duyarlı kimse. Hoppa. İnce, dayanıksız. Yufka. 1.Yufka (ekmek). İnce, incecik. Derin olmayan, sığ

Yukarıbağ : Elâzığ kenti, İçme bucağına bağlı bir yer. Şanlıurfa şehri, Viranşehir ilçesinde, merkez nahiyesine bağlı bir yerleşim bölgesi.

Yukarı : Bir şeyin üst bölümü, fevk, aşağı karşıtı. Benzerleri arasında üstte bulunan. Yetkili kimse. Üst tarafa, üstteki kata, üste, yükseğe, yukarıya. Aşama, sınıf, makam bakımından ileride olan.

Dere : Genellikle yazın kuruyan küçük akarsu. Damlarda yağmur sularını toplayarak oluğa veren çinko veya kiremit yol. İki dağ arasındaki uzun çukur.

Belediye : İl, ilçe, kasaba, belde vb. yerleşim merkezlerinde temizlik, aydınlatma, su, toplu taşıma ve esnafın denetimi gibi kamu hizmetlerine bakan, başkanı ve üyeleri halk tarafından seçilen, tüzel kişiliği olan örgüt, şehremaneti. Bu örgütün bulunduğu bina.

Nallıhan : Ankara iline bağlı ilçelerden biri.

 

Nahiye : Bucak. Bölge.

Beledi : Şehirle ilgili. Pamuklu, kalın bir tür kumaş. Yerleşik.

Merkez : Bir bölgenin veya kuruluşun yönetim yeri. Biçim, tarz. Bir işin öğretildiği yer. Bir kapalı eğrinin veya bazı çokgenlerde köşegenlerin kesişme noktası. Bir dairenin veya bir küre yüzeyinin her noktasından aynı uzaklıkta bulunan iç nokta, özek. Belirli bir yerin ortası. Polis karakolu. Bir işin yoğun olarak yapıldığı yer.

Ankara : Türkiye'nin İç Anadolu Bölgesi'nde yer alan illerinden biri, Türkiye'nin başkenti.

Nallı : Sivas şehri, Yavu bucağına bağlı bir yerleşim birimi.

Bölge : Sınırları idari, ekonomik birliğe, toprak, iklim ve bitki özelliklerinin benzerliğine veya üzerinde yaşayan insanların aynı soydan gelmiş olmalarına göre belirlenen toprak parçası, mıntıka. Vücut yüzeyinde sınırları belli herhangi bir bölüm, nahiye.

Bağlı : Bir bağ ile tutturulmuş olan. Gerçekleşmesi bir şartı gerektiren, vabeste. Kapatılmış olan, kapalı. Halk inanışına göre, büyü etkisiyle cinsel güçten yoksun edilmiş (erkek). Bir kimseye, bir düşünceye, bir hatıraya saygı, aşk vb. duygularla bağlanan, sadık, tutkun. Bir kuruluşun yetkisi altında bulunan. Sınırlanmış, sınırlı.

Merk : Evlek. Yara ya da çıban yangısı. Bir kabın, borunun içindeki tortu, pas. Tarla içindeki her bir bölüm (Erzincan Merkez).

Bele : Yüzü beyaz koyun. İki kardeş çocukları, kuzen. Teyze, hala. Böyle. Belâ. Kundak, çocuk bezi. Böyle, bk. böle. Teyze çocuğu, karşılığı böle. Böyle, bk. böle, böyle. Böyle, şu şekilde.

Kent : Şehir. Site.

Anka : Masallarda adı geçen ve gerçekte var olmayan büyük bir kuş, Simurg, Zümrüdüanka.

 

Bir : Sayıların ilki. Tek. Ortaklaşa olan, birleşik, müşterek. Eş, aynı, bir boyda. Bu sayıyı gösteren 1 ve I rakamlarının adı. Bir kez. Değer, önem bakımlarından birbirinden farksız, birbirine eşit, birbirine benzer. Herhangi bir varlığı belirsiz olarak gösteren (sayı). Beraber. Aynı, benzer. Bu sayı kadar olan. Ancak, yalnız. Sadece.

Diğer dillerde Yukarı orta anlamı nedir?

İngilizce'de Yukarı orta ne demek ? : up centre