Antikapitalist nedir, Antikapitalist ne demek

Antikapitalist; Dil bilgisi yönünden Türkçe'de sıfat olarak kullanılır. kökeni fransızca dilinden gelmektedir.

  • Kapitalist rejime karşı olan (kimse)

Antikapitalist hakkında bilgiler

Antikapitalizm ya da kapitalizm karşıtlığı, bugüne kadar genel veya özel bir isim almamışsa da, genellikle sosyalist ya da anarşist politik görüşlü insanların istediği düzen biçiminin bir parçasıdır.

Bu düşünce biçiminde işletme ve fabrikaların ana kaynağı olarak görülen sermayeye karşı çıkılır ve patron olmadan bir iş bölümünün olması ve herkese emeği için daha adaletli ücret dağıtımı yapılması öngörülür. Ayrıca bu akım, başka ülkelerin sermayelerinin desteğini gören ülkelerde (kısaca serbest piyasa ekonomisi olan hemen hemen her ülkede) bağımsız ekonomi isteyen her insanın düşüncesi olan ilk akım anti-kapitalizmdir.

Antikapitalist tanımı, anlamı:

Antika : Mendil, örtü, yatak çarşafı vb. bezlerin kenarlarına paralel ipliklerden bir bölümü çekilip dikey olanların ikisi, üçü bir arada tire ile sarılarak yapılmış olan diş diş süs, sıçandişi. Eski çağlardan kalma eser. Genele, olağana, geleneğe aykırı, acayip, tuhaf, çarliston marka. Tarihsel bir döneme ait olan. Antik.

Antik : İlk Çağdaki uygarlıklarla, özellikle eski Yunan ve Roma uygarlıkları ile ilgili olan, antika.

 

Antikapitalistlik : Antikapitalist olma durumu.

Kapitalist : Anamalcı.

Rejim : Diyet. Akarsu debisinin yıl boyunca gösterdiği değişikliklerin tümü. Bir devletin yönetim biçimi. Yönetme, düzenleme biçimi, düzen.

Karşıtlı : Karşıtlık, zıtlık gösteren, tezatlı.

Genel : Ayrıntıları göz önüne alınmayarak bütünü bakımından ele alınan. Bir genelleme sonucunda elde edilen. Yetkisi ve sorumluluğu çok olan. Bir şeye veya bir kimseye özgü olmayıp onun bütün benzerlerini içine alan, umumi. Herkesin yararlanabileceği (yer, nesne).

İsim : Ad. Ad. Kişi, insan.

Sosyalist : Toplumcu.

Anarşist : Kargaşacı.

Karşı : Karşıt, zıt, muhalif. Bir şeyin, bir yerin, bir kimsenin, esas tutulan yüzünün ilerisi. -e doğru. Karşılık olarak, mukabil. Yol, deniz, ırmak vb.nin öbür kıyısı veya yanı. Bulunan yere göre önde, ileride olan. İçin, hakkında. Ön, kat, huzur. Yüzünü bir şeye doğru çevirerek.