Constricted türkçesi Constricted nedir

Constricted ingilizcede ne demek, Constricted nerede nasıl kullanılır?

Unconstricted : Kıt olmayan. Kısıtlı olmayan. Dar olmayan. Sınırlı olmayan. Sınırsız.

Constrict : Baskı yapmak. Sıkmak. Kısmak. Daraltmak. Büzmek. Büzme. Sıkıştırmak. Boğaz. Sıkıştırmak (elbise vb). Kısıtlamak.

Constricting : Sıkıştırmak. Baskı yapmak. Sıkma. Daraltmak. Kısıtlamak. Sıkmak. Büzmek. Sıkıştıran.

Constriction : Büzülme. Daralma. Tazyik. Boğaz. Büzme. Sıkışıklık. Kesit daralması. Dar geçit. Sıkma.

Constrictions : Dar geçit. Sıkma. Kesit daralması. Daraltma. Kısıtlama. Büzme. Boğaz. Daralma. Sıkışıklık. Büzülme.

Musculus constrictor : M. bulbocavernosus’un, vestibulum vaginae’yi kuşatan parçası. Muskulus konstriktor vestibuli.

Constricts : Büzme. Sıkıştırmak (elbise vb). Kısıtlamak. Boğaz. Sıkıştırmak. Kısmak. Daraltmak. Baskı yapmak. Büzmek. Sıkmak.

Constrictive : Sıkıştırmaya yatkın olan. Sıkmaya neden olan. Konstriktif. Sıkan. Kısıtlayan. Daralma hissine neden olan (nefes vb). Daraltılı. Bağlayıcı. Büzücü.

Boa constrictor : Avını sıkıca saran boa yılanı. Pullu sürüngenler (squamata) takımının, boagiller (boidae) familyasından, 6 m kadar uzunlukta, orta ve güney amerika'da birkaç tanesi bir arada yaşayan, avını yemeden önce sıkıca saran bir tür. Boa yılanı. Avını sıkı sıkıya sararak öldüren boa yılanı. Boa.

 

Constrictors : Sıkıcı adale. Büzücü. Konstriktör. Boğaz. Boa yılanı.

İngilizce Constricted Türkçe anlamı, Constricted eş anlamlısı

Sözcükler, direkt olarak Constricted ile ilgili eş anlamlı kelimeler olmayabilir. Kelime anlamı benzer olan sözcükler olabilirler.

Pressed : Basılmış. Baskılanmış. Prese. Preslenmiş. -si olmayan. Preste sıkıştırılmış. Ütülenmiş. Sıkışmış. Basılı.

Meh : Etkin piyasa önsavı. Meh. İlgisiz.

Straitening : Sıkıcı. Dara düşürme. Sıkıştırmak. Sıkıntıya sokma. Sıkmak. Daraltmak. Darboğaza sokmak. Daralma.

Restricted : Sınırlı. Kayıtlı. Kayıt altında. Yalnızca belirli bir kesimin kullanımına özgü. Belirli bir türküm için. Sınırlamalı. Hizmete mahsus. Kısıtlanmış. Yasak.

Narrower : Daha dar. Sınırlı. Dar ensiz.

Close fitting : Sıkı.

Narrowed : Daralmak. Daraltılmış. Daraltmak. Kısmak.

Restrictive : Sınırlayıcı. Kısıtlayıcı. Tanımlayıcı. Bağlayıcı. Kısıtlayan.

Close bodied : Vücuda yapışan. Sıkı.

Pushed : İşi başından aşkın. Reklamla satmak. Çaba harcamak. Zorlamak. Uyuşturucu satmak. Baskı yapmak. Kakmak. İtelemek. Devam etmek. Yürütmek.

Constricted synonyms : interdicted, droughty, juiced, in short supply, acutes, acutest, scanted, tense, congested, scantier, liny, shrunk, narrowest, compressive, narrow, barely, lean, crushed, acute, leanest, acuter, shrunken, oppressed, denser, cramped, clinging, reduced, jammed, depressor, constricting, weighed down, tight, dense.

 

Constricted zıt anlamlı kelimeler, Constricted kelime anlamı

Lax : Gevşek. Savsak. Tembel. Yumuşak. Laçka. İlgisiz. Dikkatsiz. Umursamaz. Belirsiz. Kaygısız.

Unconstricted : Sınırlı olmayan. Sınırsız. Dar olmayan. Kısıtlı olmayan. Kıt olmayan.

Constricted ingilizce tanımı, definition of Constricted

Constricted kelimesinin İngilizce - İngilizce çevirisi (English to English) : Contracted. Bound. Drawn together. Cramped.