Hangups türkçesi Hangups nedir

Hangups ingilizcede ne demek, Hangups nerede nasıl kullanılır?

Hangup : Sorun. Engel. Duygu karmaşası. Takıntı. Psikolojik engel. Takınak. Mesele. Güçlük.

Hangul : Kore alfabesini yazmak için kullanılan yazı.

Hang about : Beklemek. Sağda solda oyalanmak. Başıboş gezmek. Gezinmek. Üşenmek. Sallanmak. Aylak aylak dolaşmak. Amaçsızca ortalarda dolanmak. Sürtmek. Dolanmak.

Hang around : Oyalanmak. Üşenmek. Başıboş gezmek. Sallanmak. Sağda solda oyalanmak. Başıboş gezerek oyalanmak. Beklemek. Sürtmek. Gezinmek. Aylak aylak dolaşmak.

Hang back : Geciktirmek. Gönülsüz olmak. Geç çıkmak. Ağır olmak. Çekinmek. Tereddüt etmek. Sakınmak. Geri kalmak. Geri durmak. Duraksamak.

Hang down : Asılmak. Sallanmak. Ağmak. Sarkmak. Sarkıtmak.

Hang glider : Pilotun bağlanarak uçtuğu planör. Planöre bağlı uçan kimse.

Hang behind : Geri kalmak. Geç çıkmak.

Hang fire : Beklemek. Geri kalmak. Askıda kalmak. Geç ateş alma. Gecikmek. Zamanında ateş almamak.

Hang by a thread : Tehlike altında olmak. Topun ağzında olmak. Tehlikeli bir durumda olmak. Pamuk ipliği ile bağlı olmak. Tehlikede olmak. Risk altında olmak. Pamuk ipliğiyle bağlanmak.

İngilizce Hangups Türkçe anlamı, Hangups eş anlamlısı

 

Sözcükler, direkt olarak Hangups ile ilgili eş anlamlı kelimeler olmayabilir. Kelime anlamı benzer olan sözcükler olabilirler.

Affaires : Aşk ilişkisi. Hikaye. İlişki.

Asperity : Pürüz. Düzgün olmayan yüzey. Zorluk. Sert hava. Kötü söz. Pürüzlü. Kabalık. Davranış. Kötü hava. Düzgün olmama.

Problem : Çözümü, yaratıcı düşünmeyi gerektiren önemli ve güç durum. bir soru ya da bir dizi soru aracılığıyla kişiyi soruların nedenleri ile sonuçlarını araştırmaya yönelten durum. Problemli. Merak konusu. Problem. Bilgisayar, eğitim alanlarında kullanılır. Pürüz. Muamma. Sorunlu.

Small debts : Değersiz alacaklar. Bir yargıya dayanan ya da alacaktan vazgeçildiğini gösteren, inandırıcı bir belgeye göre artık karşıtınca ödenebilme olanağı kalmayan alacaklar.

Adversities : Şanssızlık. Zorluk. Sıkıntı. Terslikler.

Barriers : Radyasyon emen bariyerler. Start sınırı. (tren yolunda) geçit. Bariyer. Duvar. Set. Korkuluk. Çit. Antartika'daki buz engeli.

Barricades : Siper. Barikat.

Concern : Endişe uyandırmak. Etkilemek. Alakadar etmek. Hakkında olmak. -i ilgilendirmek. İlişkisi olmak. Şirket. Ait olmak. Kaygılandırmak.

Complication : Karmaşıklık. Karmaşa. Durumu güçleştiren şey. Karmaşık hale getirme. Bir hastalığın devamı sırasında oluşan başka patolojik olaylar veya hastalıklar. Karışıklık. Hastalığın başka bir hastalıkla karışması.

Sling : Sapanla atmak. Atmak. Asmak. Halatla çekmek. Askıya almak. Gırgır avcılığında ağı çekmede kullanılan her iki ucu birbirine bağlı halat parçası. Ağ atmak. Kol askısı. İple asmak. Fırlatmak.

 

Hangups synonyms : funerals, grievances, difficulty, barricading, cases, complex, hobbyhorse, issue, idee fixe, difficulties, drawback, bad business, baulking, bar, countercheck, matter, secure, austerities, hobbyhorses, adversity, barricade, mental block, cruxes, complicatedness, austerity, business, affaire, suspend, mattering, businesses, case, complexities, fasten.

Hangups zıt anlamlı kelimeler, Hangups kelime anlamı

Unfasten : Koyuvermek. Açmak. Açılmak. Gevşemek. Çözülmek. Gevşetmek. Çözmek.