Peygamberdevesi nedir, Peygamberdevesi ne demek

Peygamberdevesi; bir hayvan bilimi terimidir.

Biyoloji'deki anlamı:

Eklem bacaklı hayvanlardan, böcekler (Insecta) sınıfının, düz kanatlılar (Orthoptera) takımından, 75 mm kadar uzunlukta, vücudu ince yapılı, ön göğüs bölütü çok uzamış, açık sarı, kül rengi ya da açık yeşil renkte olan bir tür.

Bilimsel terim anlamı:

Sıcak ve ılıman ülkelerde yaşayan, genellikle yeşil renkte ve ortalama 5 cm. boyunda, düzkanatlı, çok obur böcek.

İngilizce'de Peygamberdevesi ne demek? Peygamberdevesi ingilizcesi nedir?:

praying mantis, praying insect

Peygamberdevesi hakkında bilgiler

Peygamberdevesi, Mantodea alttakımında yer alan ve hamam böcekleriyle birlikte Dictoptera takımını oluşturan yaklaşık 1.800 böcek türünün ortak adıdır. Tropik ve sıcak bölgelerde yaşayan, başka böcekler üzerinden beslenen böcek türlerinden oluşan bir familyadır. Bazı uzmanlar Dictyoptera’nın bu iki alttakımını takım düzeyinde sınıflandırırlar. Bu türlerin çoğu tropikal ve subtropikal bölgelerde yaşar.

Peygamber develeri yavaş hareket eden ve öngöğüs bölütleri çok uzamış olan böceklerdir. Ön bacaklarının birbirini eklemlenen biri dikenli iki uzun parçası (uyluk ve kaval kemikleri) kıvrıldığında avlarını yakalayıp parçalayan bir kıskaca dönüştürür. Peygamber devesi genellikle canlı böceklerle beslenir fakat protein ihtiyaçlarını tam olarak karşılayamadıkları zamanlarda memeli sınıfından olan cüce fare ve sinek kuşu yediklerine de rastlanmıştır. Vücutları uzun ve incedir. Üçgen kafa yapıları vardır. Ergin mantid, genel olarak 5 ile 13 cm arasındadır. Erkekler dişilerden daha küçüktür. Erkeklerin göğüsü 8 segmente dişilerinki ise 6 segmente ayrılır.

 

Kamufle olmak için üzerinde yaşadıkları bitkinin, yerin rengini alırlar. Yerde dolaşmaktan çok bitkiler arasında bulunmayı yeğlerler. Bir peygamber devesi yeşil ya da kurumuş bir yaprağa, ince bir dala, bir likene, parlak renkli bir çiçeğe ya da karıncaya benzer bir görünümde olabilir. Bu kamuflaj peygamber devesini düşmanlarından gizlemenin yanı sıra avına sezdirmeden yaklaşmaya ya da kurbanını hareketsiz bir biçimde bekleyerek tuzağa düşürmeye yarar. Karınca taklit eden türleri de bulunur.

Hareketsiz bir şekilde avlarını beklerler. Ön ayaklarında avını tutmak için kancalar ve dikenler vardır. Tehlike karşısında dikleşerek, kanatlı türleri ise kanatlarını hışırdatıp parlak uyarı renklerini gösterir.Bunun sebebi kendisini daha büyük göstermektir.

Peygamberdevesi kısaca anlamı, tanımı:

Sıcak : Dostça olan, sevgi dolu. Yakmayacak derecede ısısı olan, yakmayacak kadar ısı veren, soğuk karşıtı. Havadaki yüksek ısı. Sıcak yer. Hamam. Isısı yüksek olan, çok ısınmış.

 

Genel : Bir genelleme sonucunda elde edilen. Yetkisi ve sorumluluğu çok olan. Ayrıntıları göz önüne alınmayarak bütünü bakımından ele alınan. Herkesin yararlanabileceği (yer, nesne). Bir şeye veya bir kimseye özgü olmayıp onun bütün benzerlerini içine alan, umumi.

Yeşil : Sarı ile mavinin karışmasından ortaya çıkan, bitki yapraklarının çoğunda görülen renk. Kurumamış, taze (sebze), kuru karşıtı. Olmamış, ham (meyve). Bu renkte olan.

Renk : Cisimler tarafından yansılanan ışığın gözde oluşturduğu duyum. Çeşitlilik. Nitelik.

Kanatlı : Kanadı olan.

Böcek : Kelebek, kurt ve tırtılın dışında kalan küçük hayvancıklar. Eklem bacaklıların, altı bacaklı, çoğu kanatlı ve vücutları baş, göğüs, karın olarak eklemlerden oluşmuş hayvan sınıfı, haşere. Istakoza benzer, uzunluğu 30-40 santimetre kadar olan, sarı renkli, kısa kıskaçlı, yenilen bir deniz hayvanı.

Peygamber : İnsanlara Tanrı'nın buyruklarını bildiren, onları Tanrı yoluna, dine çağıran kimse, yalvaç, yalavaç, elçi.

Ilıman : Sıcaklığı çok yüksek veya çok düşük olmayan (yer, iklim), mutedil.

Ülke : Bir devletin egemenliği altında bulunan toprakların tümü, diyar, memleket. Bir özelliği ön plana çıkarılarak düşünülen bölge. Devlet.

Orta : Öğretimde, öğrencinin değerlendirilmesinde geçer not ile iyi arasındaki derece. Defterde, bir araya getirilmiş belli sayıda yaprakların oluşturduğu bölümlerden her biri. Çankırı iline bağlı ilçelerden biri. Bir şeyin kenarlarından merkeze doğru yaklaşık olarak aynı uzaklıkta olan yer. Başlangıcı ile bitimi arasında eşit uzaklıkta olan süre. Bir olayın, içinde gerçekleştiği yer. Her iki yanında kendi türünden aynı nitelikte nesneler, durumlar bulunan. Futbolda oyunculardan birinin, topu, kale ağzında duran arkadaşlarına havadan yollamak için yaptığı vuruş. Bir şeyin eşit olarak ayrılabileceği bölüm. Ne uzun ne kısa, midi. Ne büyük ne küçük, midi. Orantı. İyi ile kötü arasındaki durum. Yeniçeri Ocağında tabur. Sorunların çözümünde aşırılıklardan kaçınan, ölçülü bir yöntem izleyen. İki karşıt nitelik veya durum arasında bulunan, tutarlı, ılımlı, vasat.

Santimetre : Bir metrenin yüzde biri uzunluğunda bir ölçü birimi, santim (cm).

Boyun : Dağ sırtlarında geçmeye elverişli alçak yer. Gövdenin başla omuz arasında kalan bölgesi. Testi, şişe, güğüm gibi kaplarda dar olan üst kısım.

Obur : Gereğinden çok yemek yiyen, doymak bilmeyen (kimse).

Hamam : Para karşılığında yıkanma işinin yapıldığı yer. Yıkanılacak yer, yunak, ısıdam.

Diğer dillerde Peygamberdevesi anlamı nedir?

İngilizce'de Peygamberdevesi ne demek? : praying mantis

Fransızca'da Peygamberdevesi : mantemreligieuse