Çevresel karmaşıklık nedir, Çevresel karmaşıklık ne demek

Çevresel karmaşıklık; İktisat alanında kullanılan bir terimdir.

İktisat terim anlamı:

Firmaların, firma çevresini anlayabilmek için gereksinim duydukları bilgi düzeyi.

Çevresel karmaşıklık anlamı, tanımı

Çevre : Bir şeyin yakını, dolayı, etraf, periferi. Bir birimden önce veya sonra gelen aynı türden birimlerin tümü, bunların oluşturduğu küçük grup, kontekst. Kişinin içinde bulunduğu toplumu oluşturan ortam. Hayatın gelişmesinde etkili olan doğal, toplumsal, kültürel dış faktörlerin bütünlüğü. Bir kimse ile ilişkisi bulunanlar, muhit. Yağlık. Düzlem üzerindeki bir şekli sınırlayan çizgi. Aynı konu ile ilgisi bulunan kimselerin tümü, muhit

Çevresel : Çevre ile ilgili.

Karma : Karmak işi. Ayrı türden olan ögelerin karıştırılmasıyla oluşmuş, muhtelit.

Karmaşık : İçinde aynı cinsten birçok öge bulunan, birbirine az çok aykırı birçok şeyden oluşan, mudil. Anlaşılması güç olan (durum), sofistike. Çözeltide kendisini oluşturan parçalara iki yönlü olarak ayrışan (iyon veya birleşik), kompleks. Ögelerinin veya gerekli işlemlerin sayısının çokluğu, çeşitliliği yüzünden anlaşılması, yapılması güç olan, komplike. Üstün teknolojisi olan, sofistike.

Karmaşıklık : Karmaşık olma durumu. İlaçların doğurabileceği yan etki, ihtilat, komplikasyon. Hastalık sırasında ortaya çıkan ve hastalığın temel özellikleriyle ilişkili olmayan her türlü olumsuz sağlık olayı veya süreci, ihtilat, komplikasyon.

 

Firma çevresi : Hükümet politikaları, sosyal, yasal, iktisadi, fiziki, örgütsel ve teknolojik özellikler, firmanın girdi kaynakları, etkinlikte bulunduğu kesim, mallarını sunduğu piyasa gibi firmanın karar verme süreçlerini etkileyen unsurlar bütünü.

Anlayabilmek : Anlama imkânı veya olasılığı bulunmak.

Anlayabilme : Anlayabilmek durumu.

Gereksinim : Eksikliği duyulan şey, ihtiyaç.

Duyduk : Şanlıurfa kenti, Birecik ilçesinde, merkez bucağına bağlı bir bölge.

Firma : Tüzel kişiliği olsun olmasın bir ekonomik etkinlik birimi.

Düzey : Bir yüzeyin veya bir noktanın yüksekliğindeki yatay sınır, seviye. Bir kursun basamaklarından her biri, kur. Bir nesnenin, bir kimsenin başka nesnelere veya kimselere göre olan değer ve yücelik derecesi, seviye.

Gerek : İcap. Gerçekleşmesi zorunlu olarak beklenen, lazım.

Bilgi : İnsan aklının erebileceği olgu, gerçek ve ilkelerin bütünü, bili, malumat. Kurallardan yararlanarak kişinin veriye yönelttiği anlam. Genel olarak ve ilk sezi durumunda zihnin kavradığı temel düşünceler. İnsan zekâsının çalışması sonucu ortaya çıkan düşünce ürünü, malumat, vukuf. Öğrenme, araştırma veya gözlem yolu ile elde edilen gerçek, malumat, vukuf. Bilim.

Gere : Meyve dallarını eğmek ya da davarları yakalamak için kullanılan ucu çengelli uzun sırık. Geniş. Ağız kavgası, çekişme.

Düze : Doz.

İçin : Amacıyla, maksadıyla. Düşüncesince, kendince, göre. Özgü, ayrılmış. Ant deyimleri yapan bir söz. Karşılığında, karşılık olarak. Oranla, göz önünde tutulursa. Uğruna, yoluna. -den dolayı, -den ötürü. Neden ve sonuç belirten bir söz. Hakkında. Süre belirten bir söz.

 

Diğer dillerde Çevresel karmaşıklık anlamı nedir?

İngilizce'de Çevresel karmaşıklık ne demek ? : environmental complexity