Şikar nedir, Şikar ne demek

Şikar; Dil bilgisi yönünden Türkçe'de isim olarak kullanılır.

  • Av
  • Avlanan hayvan.
  • Düşmandan ele geçirilen mal, ganimet.

Yerel Türkçe'deki anlamı:

İyi, işe yarar.

Yabangülü.

Şeker.

İş.

Değer, önem.

Şikar tanımı, anlamı

Şikar olmak : Aşikar olmak

Şikara : Küçük yere ekilen ekin.

Şikaracı : Küçük çiftçi.

Şikarlanmak : Nazlanmak.

Şikarta : Küçük yere ekilen ekin.

Geçirilen : Mefrûgün leh.

Ganimet : Savaşta düşmandan zorla ele geçirilen mal. Yağma sonrasında elde kalan mal, çalıntı. Bir rastlantı sonucu ele geçen kazanç veya imkân.

Geçiri : Vaktini geçirerek.

Düşman : Birinin kötülüğünü isteyen, ondan nefret eden, ona zarar vermeye çalışan kimse, yağı, hasım, antagonist, dost karşıtı. Aralarında birbirleriyle çatışmaya varacak ölçüde anlaşmazlık olan taraflar. Bir şeyi büyük ölçüde kullanıp tüketen kimse. Birbirleriyle savaşan devletler ve bu devletlerin asker, sivil bütün uyrukları. Bazı şeylerden nefret eden, tiksinen kimse. Bir şeyin yaşamasına, barınmasına engel olan (güç, tutum vb.).

Hayvan : Duygu ve hareket yeteneği olan, içgüdüleriyle hareket eden canlı yaratık. At, eşek, katır gibi türlü hizmetlerde kullanılan yaratık. Kızılan bir kimseye söylenen bir söz. Akılsız, duygusuz, kaba, hoyrat (kimse).

 

Ganime : Her zaman. Ganimet alan.

Yarar : Bir işten elde edilen iyi sonuç, fayda, avantaj. Çıkar. Yarayan, elverişli, uygun.

Yaban : İnsan yaşamayan ıssız yer. Yabancı, el, yerli halktan olmayan kimse. Vahşi olan, evcil olmayan canlı. Aile ocağından uzak olan yer. Kendi kendine yetişen bitki. Issız.

Şeker : Şeker kamışı, şeker pancarı, patates, havuç, mısır, buğday vb. bitkilerin sap ve köklerinin öz suyundan veya nişastasından çıkarılan, birleşiminde karbon, oksijen ve hidrojen bulunan, beyaz, suda eriyen, mayalanabilen ve çoğu tatlı olan maddelerin genel adı. Bu madde katılarak yapılmış lokum, akide, çikolata vb. tatlı yiyeceklerin genel adı. Şeker hastalığı. Sevimli, cana yakın ve güzel.

Hayva : Ayva. Tenekeyi lehimlemek için kullanılan bakır ya da demir araç. [Bakınız: hayva demiri].

Değer : Bir şeyin önemini belirlemeye yarayan soyut ölçü, bir şeyin değdiği karşılık, kıymet. Bir değişkenin veya bilinmeyenin sayı ile anlatımı. Üstün nitelik, meziyet, kıymet. Kişinin isteyen, gereksinim duyan bir varlık olarak nesne ile bağlantısında beliren şey. Üstün, yararlı nitelikleri olan kimse. Bir şeyin para ile ölçülebilen karşılığı, bedel, kıymet, paha, valör. Bir ulusun sahip olduğu sosyal, kültürel, ekonomik ve bilimsel değerlerini kapsayan maddi ve manevi ögelerin bütünü.

Avlan : Avcı: Babam uçarcı avlanlardandır.

Geçi : Keçi. Makas. Oynatılan orta kadını. Kız. Avam, halk. Haddeleme işleminde, haddelenen parçaların haddelerden bir kez geçişi.

Şeke : Üzüm suyunun pekmez toprağı ile kestirilerek, leğende biraz kaynatıldıktan ve süzüldükten sonraki durumu.

Yara : Keskin bir şeyle veya bir vuruşla vücutta oluşan derin kesik. Dert, üzüntü, acı. Bir şeyin iç veya dış yüzünde herhangi bir etki ile oluşan ve tehlikeli olabilen oyuk, gedik, yarık. Vücutta işlemekte olan çıban.

Diğer dillerde Şigoe anlamı nedir?

İngilizce'de Şigoe ne demek ? : chigoe