Dinlenmek nedir, Dinlenmek ne demek

  • Güç kazanmak için çalışmaya ara vermek, yorgunluğunu gidermek, soluklanmak, istirahat etmek.
  • Dinleme işine konu olmak.
  • Bazı yiyecek ve içecekleri, tadını arttırma, kolay pişmesini sağlama vb. sebeplerle bir süre bekletmek
  • Önemsenmek, öğüdü yerine getirilmek.

"Dinlenmek" ile ilgili cümleler

  • "Pervin biraz dinlendikten sonra ayağa kalktı." - P. Safa
  • "Sözüm dinlendi."
  • "Dinlenmediğini zannetmesine onun galiba canı sıkılmıştı." - R. N. Güntekin

Diğer sözlük anlamları:

Bir dini kabul etmek

Sönmek

Dinlenmek tanımı, anlamı:

Durup dinlenmeden : Arası kesilmeksizin, arka arkaya, sürekli olarak.

Dinlenme : Dinlenmek (II) işi. Dinlenmek (I) işi, istirahat.

Kazanmak : Yenmek, galip gelmek. Kazanç sağlamak. Çıkmak, isabet etmek. Tutulmak, yakalanmak. Kendinden yana çekmek. Ele geçirmek, fethetmek, kazanç sağlamak. Edinmek, sahip olmak. Olumlu, iyi bir sonuç elde etmek.

Çalışma : Bir yapı elemanının yük altında biçim değiştirmesi, az veya çok zorlanması. Bünyesindeki suyun azalması veya çoğalması sonucu ağacın biçim ve boyutlarının değişmesi. Çalışmak işi, emek, say. Bilimsel ve sanatsal amaçlı ürün.

Vermek : Cinsel yönden kendisini kullandırmak. Kök veya gövdeleri sonuna -ı (-i, -u, -ü) zarf-fiil eki almış fiillere gelerek tezlik bildiren birleşik fiiller oluşturur. Ondan bilmek, atfetmek. Satmak. Kazandırmak, katmak. Tespit etmek. Doğurmak. Kızı, kadını biriyle evlendirmek. Herhangi bir şey ortaya çıkarmak, oluşturmak. Düşünce veya bilgi anlatan şeyleri başkalarına iletmek, bildirmek. Sahip olmasını sağlamak. Yaymak. Herhangi bir duruma yol açmak. Ayırmak, harcamak. Bitki ve ağaç, ürün üretmek. Bir şey üzerinde etki yapmak, biçimini değiştirmek. Üzerinde, elinde veya yakınında olan bir şeyi birisine eriştirmek, iletmek. Ödemek. Bırakmak veya bağışlamak. Döndürmek, çevirmek, yöneltmek. Dayamak. Hepsini herhangi bir duruma sokmak.

 

Yorgun : Çalışma vb. sebeplerle beden veya zihin etkinliği yavaşlayan, yorulmuş olan, bitap.

Gidermek : Ortadan kaldırmak, yok etmek. Dindirmek.

Soluklanmak : Dinlenmek. Rahat bir biçimde soluk almak.

İstirahat : Dinlenme, rahat etme.

Konu : Konuşmada, yazıda, eserde ele alınan düşünce, olay veya durum, mevzu, süje. Üzerinde konuşulan şey, bahis.

Olmak : Sıfat-fiil eki almış kelimelerle birlikte başlama, bitirme vb. bildiren fiilleri oluşturur. Yol açmak. Bir ad veya sıfatın belirttiği durumu almak. Yetişmek, olgunlaşmak. Sarhoş olmak. Hazırlanmak, hazır duruma gelmek. Ek fiilin geniş zamanı olan -dır (-dir) anlamında kullanılan bir söz. Gerçekleşmek veya yapılmak. Uygun düşmek, yerinde görülmek. Bir görev, makam, san veya nitelik kazanmak. Meydana gelmek, varlık kazanmak, vuku bulmak. Herhangi bir durumda bulunmak. Bir şeyi elde etmek, edinmek. Bulunmak. Bir şey, birinin mülkiyetine geçmek. Bir olayla karşılaşmak, başına kötü bir şey gelmek. Yaklaşmak, gelip çatmak. Sürdürmek, yürütmek. Bir durumdan başka bir duruma geçmek. Uymak, tam gelmek. Geçmek, tamamlanmak. Yitirmek, elinden kaçırmak. Bir yerde doğmuş, yaşamış olmak. Bir kuruluşla, örgütle ilgili bulunmak, mensup olmak. Hastalığa yakalanmak, tutulmak.

 

Önemsenmek : Önem verilmek, üzerinde durulmak.

Yerine : Bir şeyin veya bir kimsenin yerini almak üzere. Alegori. Başkasının adına.

Getirilmek : Gelmesi sağlanmak.

Dinlenmek ile ilgili Cümleler

  • Dinlenmek biraz zaman alır.
  • Dinlenmek için ne yapıyorsun?
  • O buraya dinlenmek için mi geliyor?
  • Dinlenmek için uzandım.
  • Dinlenmek ister misin?
  • Uzanmak ve bir süre dinlenmek istiyorum.
  • Bütün yapmak istediğimiz oturmak ve dinlenmek.
  • Dinlenmek için evde kaldım.
  • Sadece dinlenmek zorundayız.
  • Tom'un gerçekten tek istediği oturmak ve dinlenmek için bir yerdi.
  • Sadece dinlenmek zorundasın, tamam mı?
  • Dinlenmek için vaktim yok.
  • Dinlenmek istemiyorum.
  • Bana dinlenmek için zaman verin.

Diğer dillerde Dinlenmek anlamı nedir?

İngilizce'de Dinlenmek ne demek? : v. take a rest, rest, relax, sit back, lie back, lie up, recreate oneself, repose, repose oneself

Fransızca'da Dinlenmek : reposer, se délasser, se détendre, se reposer

Almanca'da Dinlenmek : v. ausruhen, ausspannen

Rusça'da Dinlenmek : v. отдыхать, разряжаться, отдохнуть, разрядиться