Food tube türkçesi Food tube nedir

Food tube ingilizcede ne demek, Food tube nerede nasıl kullanılır?

Food : Yemek. Gıda. Genellikle insan yiyeceği için kullanılan, hayvanlarla ilgili olarak kullanıldığında yem ve besin anlamına gelen kelime. Yem. Taam. İaşe. Yiyecek. Besin. Aş.

Tube : Tüp. Boru. Motorlu taşıtlarda dıştaki koruyucu lastiğin içinde yeralan ve içine hava doldurulan lastik. Metro. Deney tüpü. Kullanım yerine göre çapı değişebilen genellikle camdan yapılmış içinde üşekler bulunan, havası alınmış ya da amaca uygun uçunlarla doldurulmuş yuvak biçimli kapalı gereç. temel parçacıkları algılayan geiger borulanndan televizyon görüntü borusuna ve eksicik borularına değin değişik kullanım yerleri vardır. İçi boşaltılmış ya da özel bir gazla doldurulmuş camdan bir kap içinde, ısıtılan bir elektrikucunun (eksiuç) serbest bıraktığı elektronların pozitif yüklü bir başka elektrikucuyla (artıuç) toplandığı ışıtaç çeşidi. Alıcı ışıtacı. Yeraltı treni. Uzun, içi boş ve bir ucu kapatılmış boru. 2-yüksek basınçtaki gazların içinde saklandığı özel metal kap (bunlara bomba da denir.).

Food additive : Gıda katkı maddesi. Gıda maddesi katkısı. Gıda katkısı.

Food additives : Gıda katkı maddeleri. Tek başına gıda maddesi olarak kullanılmayan ve gıdanın tipik bir bileşeni olmayan, gıda maddelerine dayanıklılık, çekicilik, kıvam, tat veya hazırlama kolaylığı sağlamak için katılan maddeler. Besin katkı maddeleri. Gıdalardaki katkı maddeleri. Gıda katkı maddesi. Gıda katkıları. Tek başına besin değeri taşımayan, gıda ürününe bilinçli olarak doğrudan ve dolaylı katılan, ürünün görünüş ve yapısını düzeltmek veya koruma süresini artırmak için sınırlı miktarda eklenen maddeler, katkı maddesi.

 

Food allergen : Alerjen. Gıda alerjeni.

Food allergy : Gıda allerjisi. Besin alerjisi. Besin allerjisi. Besin veya besin bileşenlerine karşı alerjik reaksiyon. Gıda yoluyla alınan ve genellikle protein yapısındaki kimi kimyasal maddelerin duyarlı bireylerde yol açtığı, immünolojik temeli olan hastalık tablosu. Gıda alerjisi. Bir yiyecek maddesine veya yem katkı maddesine karşı sindirim kanalı veya deride biçimlenen immün aracılı reaksiyon. genellikle köpeklerde, seyrek olarak da atlarda görülür, besin hipersensitivitesi.

İngilizce Food tube Türkçe anlamı, Food tube eş anlamlısı

Sözcükler, direkt olarak Food tube ile ilgili eş anlamlı kelimeler olmayabilir. Kelime anlamı benzer olan sözcükler olabilirler.

Alimentary canal : Sindirim tüpü. Beslenme borusu. Hazım borusu. Sindirim aygıtı. Sindirim kanalı. Sindirim işlevinin gerçekleştiği ağız, yutak, yemek borusu, mide, ince ve kalın bağırsaklar ve anüsle sonlanan yapı, kanalis alimentaryus. Sindirim borusu. Biyoloji, veterinerlik alanlarında kullanılır. Sindirim ile görevli olan ve ağızdan anüse kadar uzanan tüp şeklindeki yapı. sindirim borusu.

 

Baby bottle : Emzik.

Feeders : Mama önlüğü. Besleyici hat. Besleyici.

Bottle : Şişeye doldurmak. Emzik. Kavanozlayıp saklamak. Tüp. Şişe. İçki. Şişelemek. Şişeye koymak. Susturmak.

Mess call : Karavana borusu.

Oesophagus : Boğaz. Biyoloji, veterinerlik alanlarında kullanılır. Yutakla mide arasındaki kassıl ve zarsıl boru biçimindeki organ, özofagus. Meri. Ağız ile mideyi birbirne bağlayan tüp. Yemekborusu. Özefagus. Yutak ile mide arasında kalan, içi çok tabakalı yassı epitelle astarlanmış, bağ dokusu, çizgili kas ve düz kaslarla çevrelenmiş, çok sayıda bez içeren, insanlarda yaklaşık 25 cm kadar olan sindirim kanalı kısmı. özofagus. Özofagus.

Esophagus : Biyoloji, veterinerlik alanlarında kullanılır. Boğaz. Özefagus. Bkz.oesophagus. Sindirim kanalının, yutakla mide arasında kalan kısmı, özefagus, ösefagus, özofagus. Yutak ile mide arasında kalan, içi çok tabakalı yassı epitelle astarlanmış, bağ dokusu, çizgili kas ve düz kaslarla çevrelenmiş, çok sayıda bez içeren, insanlarda yaklaşık 25 cm kadar olan sindirim kanalı kısmı. özofagus. Yemekborusu. Yutak. Ağız ile mideyi birbirne bağlayan tüp.

Gulleting : Sel yatağı. Kanal. Geçit. Ümük. Boğaz. Su kanalı. Gırtlak.

Gullet : Ağız boşluğu ile yemek borusu arasında uzanan kısa, kaslı bir kanal. farinks. Sel yatağı. Gırtlak. Yutak. Ümük. Kanal. Su kanalı. Geçit. Boğaz.

Food tube synonyms : feeding bottle, weasand, feeder, esophagi, oesophagi, gullets.