Apeks partis petroza nedir, Apeks partis petroza ne demek

Apeks partis petroza; Anatomi, Veteriner alanlarında kullanılan bir sözcüktür.

Veterinerlikte sözlük anlamı:

Piramit kemiğinin ön ve mediyale yönelik sivri kısmı.

Apeks partis petroza anlamı, tanımı

Apeks : Herhangi bir yapının tepe bölgesi. Bir çokgende, belli bir yönlendirmeye göre en yüksekte kalan tepe noktası. Şekildeki A noktası. Uç, tepe. Uç, tepe, zirve, en son nokta. [Bakınız: yücelim noktası]

Part : Karın. Çok şişkin (karın). Sarkık (karın). İşkembe. Kurt, köpek ve benzerleri hayvanların parçaladığı koyunun derisi. Ekin demetlerinin başaklar içe gelecek biçimde yığılmış durumu. Biçilmiş ekinin otuz demetinden yapılmış yığın. Otuz yumurtadan yapılmış yığın. Eski giysi, paçavra. Yeni yapılan evlere, ev sahibinin akrabalarının armağan olarak taktıkları kumaş. Yüzük oyununda yüzüğü saklamakta kullanılan mendil, bez parçası. Bağışlama: Ali'nin suçunu part etti. Çelik çomak oyununda çeliğin yerde vurulması. Yüzük oyununda, saklanan yüzüğün yerini bulan oyuncu bölüğüne, karşı yanın tanıdığı sayı. İskambil ya da tavla oyunlarında oynanacak sayı. Eski türkçe bart: Koyunun karın ve göğüs boşluğu; işkembe; ot yığını; ekin yığını. Bir kaç bağlık ot yığını. Yerine göre mesl 30 bağ bir part eder. Karın göbek.

 

Petroza : Kaya ve taş yapısında olan.

Parti : Ortak düşünce ve görüşteki kişilerin oluşturdukları siyasal topluluk, fırka. İnsan topluluğu. Bir bütünün parçası, kısım. Bazı oyunlarda bir kez. Çok ucuza elde edilen şey, kelepir. Armoniyi oluşturan ezgilerden her biri. Bir araya gelinerek tavla, konken, okey vb. oynanan oyunlardan her biri. Tutam. Vurgun, kazanç. Herhangi bir ürünün tek seferde bir yerden başka bir yere gönderilen bölümü. Bir kişi, bir kuruluş veya bir topluluğun, çoğu belli bir şeyi kutlamak amacıyla düzenledikleri eğlence. Bir yere bölümler hâlinde gönderilmekte olan bir malın veya bir bütünün parçası.

Piramit : Tepeleri ortak bir noktada birleşen, tabanları da herhangi bir çokgenin birer kenarı olan birtakım üçgenlerden oluşmuş cisim, ehram. Mısır firavunlarının mezarı, ehram. Gösteri jimnastiklerinde, jimnastikçilerin, araçlı veya araçsız olarak birbirlerinin omuzlarında, dizlerinde oluşturdukları gösterişli ve düzenli biçimler.

Yönelik : Belli bir yöne çevrilmiş olan, müteveccih.

Sivri : Ucu keskin ve batıcı olan. Genel tutumun veya geleneklerin dışında kalan, göze batıcı özelliği olan, aşırı. Ucuna doğru gittikçe incelen. Palamut.

Yöne : Neden. Çıkar yol. Gerçek olmayan.

Kemi : Büyük, iri fare. Yerelması.

Ve : Türk alfabesinin yirmi yedinci harfinin adı, okunuşu. İki kelime veya iki cümle arasına girerek aralarında bir bağ olduğunu anlatan söz.

Ön : Önce, mukaddem, evvel. İleri, üstün, makbul. Bir şeyin esas tutulan yüzü, arka karşıtı. Bir şeyin esas tutulan yüzünün baktığı yer, karşı. Bir kimsenin ilerisi. Yakın gelecek zaman. Giyeceklerin genellikle göğsü örten bölümü. Önce olan, ilk. Civar, yöre. öğün. o gün. İlk, ilk gün. Ön (bk. ün). [Bakınız: anteriyör]. Vücudun, ortasından geçen çizginin yüzden yana gösterdiği yön; gövdenin, göğsün bulunduğu yüzeyi ve yönü. Görünçlüğün önündeki bölüm; öne düşen yerler. Dip karşıtı. Bazı ikinci, üçüncü sınıf sinemalarda görüntülüğe en yakın sıralar. (karşılık: anteriyör,)Bir hayvanın ya da bir parçasının bir eksene göre ilerde olan bölgesi.

 

Diğer dillerde Apeks partis petroza anlamı nedir?

İngilizce'de Apeks partis petroza ne demek ? : apex partis petrosae