Düzensiz çerçeveleme nedir, Düzensiz çerçeveleme ne demek

Düzensiz çerçeveleme; Sinema alanında kullanılan bir sözcüktür.

Sinema ve Televizyon dünyasındaki anlamı:

Belirli bir etki sağlamak amacıyla alıcının düzensiz, gelişigüzel deviniminden doğan durum (örneğin, bayılmak üzere olan bir kimsenin baş dönmesiyle yere yuvarlanırken çevresindekileri nasıl gördüğünü gösteren görünçlük).

Düzensiz çerçeveleme tanımı, anlamı

Çerçeve : Resim, yazı, ayna vb.ni süslemek veya bir yere asılabilecek duruma getirmek için bunlara geçirilen kenarlık. Beden eğitiminde asılma ve tırmanmalar için kullanılan araç. Bir konunun, bir düşünce alanının sınırları veya bu sınırlar içindeki alan. Kapı, pencere ile bunların cam veya tablalarının yerleştirilmiş olduğu kenarlık

Çerçeveleme : Çerçevelemek işi. Filmi çekilecek başlıca cismin gerek büyüklük gerek yer bakımından görüntü çerçevesine göre düzenlenmesi işi.

Düze : Doz.

Düzen : Belli yöntem, ilke veya yasalara göre kurulmuş olan durum, uyum, nizam, sistem. Topluca ve gizlice yürütülen herhangi bir plan, dolap, komplo. Dolap, hile. Soyut ve somut nesnelerin bir sıraya, bir hedefe, bir amaca göre sıralanması, konsept. Bez dokuma tezgâhı. Toplumsal bir yapı içinde ögelerin bütüne, bütünün ögelere ve ögelerin birbirlerine göre ilişkileri. Yerleştirme, tertip. Bir devletin belli başlı ilkeleri bakımından yönetimde tuttuğu yol, yönetim biçimi, rejim. Müzik aletlerinde ses ayarı, akort. Bir kimseye, bir kuruluşa karşı toplu olarak alınan gizli karar, dolap, komplo. Alet edevat takımı.

 

Düzensiz : Düzeni olmayan veya düzeni bozuk, karışık, tertipsiz, intizamsız, gayrimuntazam, aritmik. Sistemsiz.

Baş dönmesi : Gözün kararmasıyla düşecek gibi olma durumu.

Gelişigüzel : Herhangi bir, baştan savma, rastgele, lalettayin. Üstünkörü.

Görünçlük : Bir ya da daha çok çekim içinde gerçekleştirilen, aynı kişileri aynı bezem içinde gösteren, çekim ile ayrım arasında yer alan film parçası (bazen çekim yerine de kullanılır). Bir televizyon oyununun, aynı kişileri aynı bezem içinde veren bölümü. Dış dünyanın film ya da televizyon oyununda yer alan herhangi bir görünüşü. İşliğin, düzlüğün, üzerinde bezem kurulmuş, çalışma yapılan bölümü.

Gösteren : Gösterilenle birleşerek göstergeyi oluşturan ses veya sesler bütünü.

Sağlamak : Bir işin olması için gerekli durumu, şartları hazırlamak, temin etmek. Bir işlemin doğruluğunu ortaya koymak. Öndeki aracın sağından ilerleyerek önüne geçmek. Elde etmek, sahip olmak.

Bayılmak : Baygın duruma girmek, uyur gibi olmak, kendinden geçmek, kendini kaybetmek. Vermek, ödemek. Sıcak, açlık, susuzluk, yorgunluk vb. etkenlerle dayanma gücünü yitirmek. Çok hoşlanmak, çok sevmek.

Sağlama : Sağlamak işi. Bir problemin çözümü veya bir hesabın doğruluğunu denetlemek için yapılmış olan kontrol işlemi, mizan.

Örneğin : Söz gelişi.

 

Belirli : Açık ve kesin olarak sınırlanmış veya kararlaştırılmış olan, muayyen.

Devinim : Devinme işi, hareket. Zaman içinde durum değiştirme. Bir toplumdaki olayların ana özelliğini, varlık biçimini belirleyen toplumsal süreçlerin bütünü. Bir düşünce sürecinin başlaması, hareket. Durağan bir noktaya göre devinmekte olan bir nesnenin durumu, devim, hareket. Bir ruh durumundan başka bir ruh durumuna geçiş.

Bayılma : Bayılmak durumu.

Görünç : Görülmeğe değer herhangi bir şey. Bir filmin, bir televizyon yayınının ortaya çıkardığı durum.

Göster : Gösteriş eyleminin yapılması için kılıçoyunu öğretmenince verilen komut.

Sağlam : Dayanıklı, kolay bozulmaz, yıkılmaz, stabil. Sakatlık veya hastalığı bulunmayan, sağlıklı, sıhhatli. Gerçek, inanılır bir temeli olan. (sa'ğlam) Her hâlde, muhakkak. Zarar görmemiş, bozulmamış. Güvenilir.

Diğer dillerde Düzensiz çerçeveleme anlamı nedir?

İngilizce'de Düzensiz çerçeveleme ne demek ? : disorderly framing