Kılıçoyunu nedir, Kılıçoyunu ne demek

Kılıçoyunu; Eskrim alanında kullanılan bir kelimedir.

Teknik terim anlamı:

Dürtücü kılıç, delici kılıç ve kesici kılıç adı verilen üç savutla yapılan spor.

Kılıçoyunu tanımı, anlamı

Kılı : Ufak tefek, çelimsiz. Dana. Şakacı, güldürücü kişi. Çocuk oyununda bir süre için oyundan ayrılanın yerine koyduğu iz, bel

Kılıç : Uzun, düz veya eğri, ucu sivri, bir veya her iki yüzü keskin, kın içinde bele takılan, çelikten silah. Saban ökçesini oka bağlayan ağaç parçası. Bu silah kullanılarak oynanan, hedef bölgesi baş, gövde ve kollar olan bir tür kılıç oyunu.

Kılıçoyunu zamanı : Yalın bir kılıçoyunu eyleminin yapılabilmesi için geçmesi gereken süre.

Dürtücü kılıç : Eskrimde kullanılan, namlusu düz ve yuvarlak, ucu düğmeli kılıç, flöre.

Delici kılıç : Eskrimde kullanılan delici özelliğe sahip bir kılıç türü, epe.

Kesici kılıç : Eskrimde kullanılan bir kılıç türü.

Delici : Delen, delme işini yapan kimse veya nesne. Çok etkili, etkileyici.

Kesici : Kesme işini yapan kimse. Futbolda savunmanın önünde görev yapan ve topu kesip dağıtan oyuncu, stoper. Kasaplık hayvanları kesen kimse. Kesme işinde kullanılan araç.

Savut : 1.Yemek kabı. 2.Su tası. 3.Bulaşık, kirli kaplar. Turşu küpü. 1.Tabanca, silah. 2.Aygıt. Burna çekilen bir çeşit toz, enfiye. Kılıçoyununda kullanılan "dürtücü kılıç", "delici kılıç", "kesici kılıç" diye türlendirilen kılıçlara verilen genel ad.

 

Dürtü : Bedensel veya ruhsal dengenin değişmesi sonucu ortaya çıkan ve canlıyı türlü tepkilere sürükleyebilen içten gelen gerilim.

Kesi : Kesilmiş yer. Ortaklık, yarıcılık : Tarlayı kesiye verdim. Çamaşır. Giysi, elbise. Ucu eğik baston, sırık.

Savu : Yas, sağu. def’, defi (bk. kaçını).

Deli : Aklını yitirmiş olan, akli dengesi bozulmuş olan, mecnun. Coşkun, azgın (hayvan, duygu vb.). Davranışları aşırı ve taşkın olan (kimse), çılgın.

Spor : Bedeni veya zihni geliştirmek amacıyla kişisel veya toplu olarak gerçekleştirilen, bazı kurallara göre uygulanan hareketlerin tümü. Çiçeksiz bitkilerde üreme organı. Kullanışı rahat, kolay olan. Bir hücreli hayvanların çok özelleşmiş olan üreme hücresi.

Veri : Bir araştırmanın, bir tartışmanın, bir muhakemenin temeli olan ana öge, muta, done. Bilgi, data. Olgu, kavram veya komutların, iletişim, yorum ve işlem için elverişli biçimli gösterimi. Bir problemde bilinen, belirtilmiş anlatımlardan bilinmeyeni bulmaya yarayan şey. Gözlem ve deneye dayalı araştırmanın sonuçları. Bir sanat eserine veya bir edebî esere temel olan ana ilkeler.

Yapı : Barınmak veya başka amaçlarla kullanılmak için yapılmış her türlü mimarlık eseri, bina. Yapma, oluşturma, ortaya konulma, meydana getirme. Bütünün bir araya getirilişinde uyulan dizge, strüktür. Ögeleriyle somut bağımlılığı olan bütün. Parçaları ve ögeleri arasında yasaya uygunluk, durağan bağlar ve karşılıklı ilişkiler bulunan dizge veya bütün, strüktür. Yapılmakta olan konut, yol, köprü vb. inşaat, konstrüksiyon. Canlı bir varlığın ruh veya beden özelliklerinin tümü, bünye, strüktür. Bir hücrede, bir dokuda, karmaşık oluşumlu bir organizmada elemanların düzeni.

 

Adı : Serseri, ahmak. Küçük çocuk. İnsan içine girmiyen, yabani. Acı anlatan ünlem. Ağıtı. Kabul edilebilir günlük değer. Kabul edilebilir günlük alım.

Üç : İkiden sonra gelen sayının adı. Bu sayıyı gösteren 3 ve III rakamlarının adı. İkiden bir artık. Üç (bk. üc, üj, üş).

Diğer dillerde Kılıçoyunu anlamı nedir?

İngilizce'de Kılıçoyunu ne demek ? : fencing