Portföy kuramı nedir, Portföy kuramı ne demek

Portföy kuramı; İktisat alanında kullanılan bir kelimedir.

İktisat terim anlamı:

Rasyonel yatırımcının daha fazla riski ancak daha fazla getiri karşılığında göze alacağını ve belli bir risk düzeyindeki portföylerden daha fazla getirisi olanının tercih edileceğini ileri süren kuram. karşılığı geleneksel portföy kuramı, modern portföy kuramı.

Portföy kuramı anlamı, kısaca tanımı

Port : Taranan yünün işe yaramayan bölümü. Kırkılan koyunun ayaklarının üstünde süs olarak bırakılan tüyler. Bozuk : Ben oynamıyorum, elim port. Küt, sivriliği gitmiş

Kura : İki veya daha çok aday arasında bir sıralama, bir ayırma yapılacağı zaman her birinde bir tek ad yazılı kâğıtları bir araya getirip karıştırdıktan sonra birini çekerek veya özel bir bilgisayar yazılımıyla adları belirleme, ad çekme. Kime veya neye isabet edeceği önceden belli olmayan bir çekimle sonucu belirleme.

Kuram : Uygulamalardan bağımsız olarak ele alınan soyut bilgi. Sistemli bir biçimde düzenlenmiş birçok olayı açıklayan ve bir bilime temel olan kurallar, yasalar bütünü, nazariye, teori. Belirli bir konudaki düşüncelerin, görüşlerin bütünü.

Portföy : Banka, simsar veya bir aracı kuruluşun kendi elinde tuttuğu, istediği gibi tasarruf ettiği menkul değerler toplamı.

 

Modern portföy kuramı : Bir portföyde belirli bir risk düzeyinde ençok getiri oranının nasıl elde edileceğini bireysel sezgilerle belirlenen yatırım aracı sayısı ile değil, nesnel hesaplamalarla ortaya konulan etkin sınır ile açıklayan ve ilk kez 1952 yılında Henry Markowitz tarafından ortaya atılan daha sonra Sharpe, Tobin ve Fama tarafından geliştirilen kuram.

Geleneksel portföy kuramı : Yatırım araçlarının beklenen getirileri aynı yönde hareket etmeyeceğinden, tek bir yatırım aracının riskinin toplam riskten daha yüksek olacağı ilkesinden hareketle, bireylerin sezgi ve tercihleriyle yatırım araçlarının sayısını artırarak bir portföy oluşturacaklarını ileri süren portföy kuramı. karşılığı modern portföy kuramı.

Geleneksel : Geleneğe dayanan, gelenekle ilgili olan, ananevi, tradisyonel.

Yatırımcı : Yatırım yapan kimse.

Rasyonel : Akla uygun, aklın kurallarına dayanan, ölçülü, ussal, hesaplı.

Gelenek : Bir toplumda, bir toplulukta eskiden kalmış olmaları dolayısıyla saygın tutulup kuşaktan kuşağa iletilen, yaptırım gücü olan kültürel kalıntılar, alışkanlıklar, bilgi, töre ve davranışlar, anane, tradisyon.

Yatırım : Yatırma işi. Bir çıkar veya kazanç sağlamak için yapılmış olan davranış. Millî ekonominin veya bir ticaret kuruluşunun üretim ve hizmet gücünü artırıcı nitelikte olan aktif değerlerine yapılmış olan yeni eklemeler, envestisman. Parayı, gelir getirici, taşınır veya taşınmaz bir mala yatırma, mevduat, plasman.

Yatırı : Yıkılmış, kesilmiş, kuru kütük. Eğimli.

Modern : Çağdaş. Çağcıl.

Rasyon : Bir hayvanın 24 saatlik bir periyot için besin maddeleri ve enerji gereksinimini sağlayan toplam yem miktarı.

Getiri : Faiz. Yarar. Kazanç.

Tercih : Yeğleme.

Yatır : Doğaüstü gücü bulunduğuna ve insanlara yardım ettiğine inanılan kimsenin mezarı.

Rasyo : Oran.

Diğer dillerde Portföy kuramı anlamı nedir?

İngilizce'de Portföy kuramı ne demek ? : portfolio theory