Sistemci nedir, Sistemci ne demek

Sistemci; Dil bilgisi yönünden Türkçe'de isim olarak kullanılır.

  • Planlı programlı yaşamayı seven kimse
  • Sisteme uygun yaşamayı, davranmayı ilke edinen kimse.

Sistemci anlamı, tanımı

Sistem : Düzen. Bir sonuç elde etmeye yarayan yöntemler düzeni. Model, tip. Dizge. Bir aracı oluşturan düzen, düzenek, tertibat. Yol, yöntem

Sistemcilik : Toplum biliminde etkileşim alanlarını çeşitli sistemlere ayıran bilim yöntemi.

Programlı : Programı olan. Programa bağlanmış, belli bir programa göre düzenlenmiş.

Davranma : Davranmak işi.

Program : İzlence. Bilgisayara bir işlemi yaptırmak için yazılan komutlar dizisi. Radyo ve televizyonda sunulan, haber, müzik, eğlence gibi kendi başına bir bütün oluşturan yayınlardan her biri. Yapılacak bir işin bölümlerini, bölümlerin sırasını ve zamanını gösteren tasarı, yetişek. Okullarda, haftanın belli günlerinde, belli saatlerde verilecek dersleri gösteren çizelge. Siyasi partinin, toplumsal örgütün veya hükûmetin açıkladığı ana ilkelerin tümü. Tören, gösteri, gezi vb.nin öngörülen ayrıntılarını gösteren basılı kâğıt.

Planlı : Belirli bir plana göre yapılan, yürütülen, düzenlenen. Önceden belirlenerek yapılan, ölçülü, hesaplı.

Yaşama : Yaşamak işi.

Davran : “. “Hazır ol, hazırlan” anlamında kullanılan bir isim. “İşe giriş, el at, başla” anlamında kullanılan bir isim. Hazırlık.”.

 

Davra : Saban kılıcını sıkan çivi.

Seven : Tarla ve bağların çevresine çit yapmak için çakılan kazıklar. Tarla ya da bahçe çevresine 3-5 metre aralıklarla dikilen ağaçlar. Sevgi duyan, sevgi dolu kimse, tutkun, âşık.

Uygun : Yakışır, yaraşır, mutabık, mütenasip. Orantılı, oranlı. Elverişli, yarar, müsait, muvafık.

Yaşam : Doğumla ölüm arasında yaşanan süre, ömür, hayat.

Kimse : Herhangi bir kişi, kim olduğu bilinmeyen kişi.

İlke : Temel düşünce, temel inanç, umde, prensip. Davranış kuralı. Her türlü tartışmanın dışında sayılan öncül, mebde, umde, prensip. Öge, unsur. Temel bilgi.

Yaşa : Hoşnutluk, sevinç ve benzerleri duyguları anlatmak için söylenen bir söz, yaşasın, ole. Ak koyunların üstüne süs ya da im olarak sürülen kırmızı boya. Kırmızı toprak. “Sağlıklı ol, varlığını sürdür, rahat bir yaşamın olsun” anlamında kullanılan bir isim”.

Uygu : [Bakınız: bağıntı]. Uyum, uygunluk.

Plan : Bir işin, bir eserin gerçekleştirilmesi için uyulması tasarlanan düzen. Bir şehrin, bir yapının, bir makinenin çeşitli bölümlerini gösteren çizim. Düşünce, niyet, maksat, tasavvur. Çekim.

Seve : Kapı ve pencerenin yerleştiği kasa, çerçeve. Kapı, pencere pervazı.

Diğer dillerde Sistematik risk anlamı nedir?

İngilizce'de Sistematik risk ne demek ? : systematic risk