Vanilya nedir, Vanilya ne demek

Vanilya; bir bitki bilimi terimidir. kökeni italyanca dilinden gelmektedir.

"Vanilya" ile ilgili cümleler

  • "O irmik kokulu neftî bluzuyla vanilya kokulu gri etekliğini giyerdi." - S. F. Abasıyanık

Biyoloji'deki anlamı:

Salepgiller (Orchidaceae) familyasından, hava kökleri olan, meyvelerinde yağ, reçine ve vanilin bulunan, likör, pasta ve dondurmaya lezzet verici olarak katılan, tropiklerde yetişen, sarılıcı, epifit bir bitki.

İngilizce'de Vanilya ne demek? Vanilya ingilizcesi nedir?:

vanilla

Fransızca'da Vanilya ne demek?:

vanille

Vanilya hakkında bilgiler

Vanilya (Vanilla planifolia), Orchidaceae (salepgiller) familyasından birçok tropikal ülkelerde yetiştirilen, tırmanıcı gövdeli bir bitki türü.

Vatanı Meksika, Madagaskar, Cava ve Antillerdir. Bitkinin yaprakları sapsız, yassı ve etlidir. Meyveleri 15–20 cm uzunlukta, yassı, iki uca doğru incelmiş, parlak siyahımsı renkli bir kapsüldür. Kokusu özel ve tadı acıdır.

Vanilya asıl olarak bir bağ bitkisidir. Vanilya ekolojik olarak Güney Amerika'nın kuzeydoğusunda Meksika’nın Atlantik okyanusuna bakan tarafında yetiştirilmiştir. Vanilya önceleri tapınaklarda koku vermek veya kötü ruhları uzak tutmak için kullanılırdı. Sonradan Meksikalılar Vanilyayı içeceklerine tat vermek amacı ile kullanmaya başladılar.

 

Doğal ortamında vanilya bitkisi Karayiplerden Ekvatorun Pasifik kıyılarına kadar kendisine yerleşim alanı bulmuştur. Günümüzde ise Ekvatorun her iki tarafında yaklaşık 20 derecelik bir alanda yetiştirilebilmektedir. Dünya üzerinde yaklaşık 150 vanilya türü vardır ancak Bourbon, Tahiti ve Hint Vanilyası ticari olarak yetiştirilmektedir.

Vanilya ile ilgili Cümleler

  • O, dört kişi için vanilya çikolatalı kek yaptı.
  • Tom'un yediği tek çeşnili dondurma vanilyadır.
  • Ali vanilya kremalı iki çikolatalı kap kek aldı ve onlardan birini Mary'ye verdi.
  • Vanilyalı dondurma tercih ediyorum.
  • Çikolata ve vanilya arasında bir seçim yapmak zorunda kaldım.
  • Ali vanilyalı dondurma sever.
  • Xiao Wang eğer sadece vanilyalıysa dondurmayı yiyecek.
  • O, vanilyadan hoşlanmaz.

Vanilya tanımı, anlamı:

Tırmanıcı : Tırmanma özelliği olan.

Bitki : Bulunduğu yere kök vb. organlarıyla tutunan, çoğunlukla fotosentez sonucu yaşam için gerekli bileşenleri oluşturan, birçoğu spor veya tohum aracılığıyla döl vererek çoğalan bir veya çok yıllık, otsu, odunsu canlıların genel adı, nebat.

Plan : Çekim. Bir şehrin, bir yapının, bir makinenin çeşitli bölümlerini gösteren çizim. Düşünce, niyet, maksat, tasavvur. Bir işin, bir eserin gerçekleştirilmesi için uyulması tasarlanan düzen.

Bitkin : Gücü tükenmiş olan, çok yorgun, argın, aygın, dermansız.

Koku : Güzel kokmak için sürülen esans. Belirti, işaret. Nesnelerden yayılan küçücük zerrelerin burun zarı üzerindeki özel sinirlerde uyandırdığı duygu.

 

Vermek : Cinsel yönden kendisini kullandırmak. Üzerinde, elinde veya yakınında olan bir şeyi birisine eriştirmek, iletmek. Herhangi bir duruma yol açmak. Ayırmak, harcamak. Satmak. Bir şey üzerinde etki yapmak, biçimini değiştirmek. Bitki ve ağaç, ürün üretmek. Ödemek. Sahip olmasını sağlamak. Herhangi bir şey ortaya çıkarmak, oluşturmak. Dayamak. Hepsini herhangi bir duruma sokmak. Ondan bilmek, atfetmek. Kök veya gövdeleri sonuna -ı (-i, -u, -ü) zarf-fiil eki almış fiillere gelerek tezlik bildiren birleşik fiiller oluşturur. Düşünce veya bilgi anlatan şeyleri başkalarına iletmek, bildirmek. Doğurmak. Kızı, kadını biriyle evlendirmek. Bırakmak veya bağışlamak. Kazandırmak, katmak. Tespit etmek. Yaymak. Döndürmek, çevirmek, yöneltmek.

Meyve : Bitkilerde çiçeğin döllenmesinden sonra yumurtalığın gelişmesiyle oluşan tohumları taşıyan, genellikle yenebilen organ, yemiş. Ürün, sonuç, kâr.

Salepgiller : Güzel çiçekli, vanilya, orkide, venüsçarığı, salep vb. bitkileri kapsayan, tek çeneklilerden bir familya.

Çiçek : Davranışları hafif, toplum kurallarına uymayan kimse. Bir bitkinin, üreme organlarını taşıyan çoğu güzel kokulu, renkli bölümü. Süblimleşme veya çiçeksime yoluyla elde edilen toz. Çiçek açan kır veya bahçe bitkisi. İrinli kabarcıklar dökerek yüzde izler bırakan ateşli, ağır ve bulaşıcı bir hastalık.

Beyaz : Beyaz ırktan olan kimse. Bu renkte olan. Beyaz zehir. Baskıda normal karalıkta görünen harf türü. Ak, kara, siyah karşıtı.

Kokulu : Kokusu olan.

Küçük : Geri aşamada. Makam, rütbe, derece bakımından daha aşağı olan kimse. Küçük abdest. Niceliği az olan. Değersiz, önemsiz. Kısık, parlak olmayan (ses). Boyutları, benzerlerininkinden daha ufak olan, mikro, büyük karşıtı. Yaşı daha az olan. Niteliği aşağı olan, bayağı.

Familya : Karı, eş. Birçok ortak özelliği sebebiyle bir araya getirilen cinslerin topluluğu, fasile. Aile.

Tropikal : Tropika ile ilgili, tropika bölgesinden olan.

Diğer dillerde Vanilya anlamı nedir?

İngilizce'de Vanilya ne demek? : n. vanilla

Fransızca'da Vanilya : vanille [la]

Almanca'da Vanilya : n. Vanille

Rusça'da Vanilya : n. ваниль (F)

adj. ванильный