Yarıiletken nedir, Yarıiletken ne demek

Yarıiletken; Fiziksel, Fizik, Kimya alanlarında kullanılan bir kelimedir.

Fiziksel anlamı:

Kıvıl akımı pek az ileten siliş, german ya da kimi organik kırılcalara benzer özdekler.

Fiziksel anlamı:

Bayağı iletkenlerin tersine, direnci sıcaklık ve katışkı özdeklerinin varlığıyla azalan iletken.

Yarıiletken kısaca anlamı, tanımı

Yarı : Bir bütünü oluşturan iki eşit parçadan her biri, nısıf. Gereğinden az, tam olmayarak. Bir şeyin yarısı kadar olan, yarım olan. Devre arası

Yarıiletken bellek : Yarıiletken gereçlerden yapılma iki durumlulardan oluşan, dolayısıyla başka bellek türlerine göre daha pahalı olmakla birlikte çok hızlı erişim sağlayan bellek türü. Tümleşik çevrimler teknikbilimindeki sürekli ve hızlı yenilenme, 1975'ten beri gelişen çok büyük çapta tümleşme (ÇBÇT) aşamasıyla, yarıiletken belleklerin beklenenden çok daha hızlı bir biçimde ucuzlamasına ve bilgisayar donanımında ana bellek olarak da yaygınca kullanılmasına yol açmıştır, bk. çok büyük çapta tümleşme.

Kıvıl akım : Yükünlü bir ortam ya da bir metal içinden saniyede geçen eksicik sayısı, bunun kıvıl yükü.

Sıcaklık : Sıcak olan şeyin durumu, etkisi veya sıcak olan şeyin niteliği, hararet. Bir araçla veya cihazla ölçülebilen ısı derecesi, suhunet. Hamamlarda yıkanılan sıcak yer. Sevgi, içtenlik ve sevimlilik.

 

Kırılcal : Kırılca yapısında, bu yapıya özgü.

Organik : Doğal yolla yapılan. Bir görevi yerine getirmekle yükümlü kuruluşla ilgili olan. Organlarla ilgili, uzvi. Canlı, güçlü (ilişki).

Katışkı : Belirli kimyasal özdeğin arılığını bozan az nicelikteki özdek. Özdeğin arılığını bozan az nicelikte başka bir özdek. Bir özdeğin içinde, olağan nicel çözümleme yöntemleriyle belirlenemeyecek ölçüde az bulunan başka bir özdek. Katılaşma sırasında, metal ya da alaşımlar içinde istenmeden kalan element, bileşik.

Kırılca : İriölçekte, düzgün geometrik biçimlerle büyüyüp belirli düzlemler boyunca kırılan, ufakölçekte ise düzgün bir özdecik dizilimi gösteren katı yapı.

Tersine : Beklenilenin, umulanın aksine, karşıt olarak, bilakis, aksine.

İletken : Akım, ısı, ses vb.ni geçiren (madde), nâkil, yalıtkan karşıtı. Elektrik akımı, ısı, gaz vb.ni bir yerden başka bir yere aktaran (madde, şey).

Bayağı : Aşağılık, pespaye. Gerçekten. Herhangi bir özelliği olmayan, sıradan, alelade. (ba'yağı) Hemen hemen, âdeta. Basit, adi, amiyane, banal. Oldukça, epey.

German : [Bakınız: Kirman].

Benzer : Nitelik, görünüş ve yapı bakımından bir başkasına benzeyen veya ona eş olan, benzeri, müşabih, mümasil. Benzeşim. Bazı önemsiz veya tehlikeli sahnelerde asıl oyuncunun yerine çıkan, yapı ve yüz bakımından bu oyuncuyu andıran kimse, dublör.

Diren : Dirgen.

Bayağ : Demin, az önce, şimdi.

Kıvıl : Ateşten sıçrayan küçük ateş parçaları, kıvılcım : Ocakdan kıvıl sıçradı.

 

Ya da : Seçeneği, çeşitliliği veya tercihi belirten bir söz.

Siliş : Silme işi.

Varlı : Varlıklı. [Bakınız: varlu]. Kars kenti, Digor ilçesi, merkez bucağına bağlı bir yerleşim bölgesi.

Organ : Vücudun, belirli bir görev yapan ve sınırları kesin olarak belirlenmiş bölümü, uzuv. Bir görevi, bir işi yerine getirmekle yükümlü kuruluş.

Diğer dillerde Yarıiletken anlamı nedir?

İngilizce'de Yarıiletken ne demek ? : semi-conductor, semiconductor