Yazıyaslahacı nedir, Yazıyaslahacı ne demek

Teknik terim anlamı:

Fırın ağzındaki pazıları fırın içine atmaya yarayan kısa saplı oval küçük tahta (Mudurnu Bolu).

Yazıyaslahacı kısaca anlamı, tanımı

Yazı : Düşüncenin belli işaretlerle tespit edilmesi, yazma işi. Metal paraların üzerinde değeri yazılan yüzü. Herhangi bir konuda yazılmış bilim, düşünce ve sanat ürünü. Düz yer, ova, kır. Yazgı. Harfleri yazma biçimi. Alfabe. Anlam, sanat veya biçim bakımından yazılan şey, makale

Fırın içi : Fırının, iç yüzeyleri ile sınırlanan oylumu.

Mudurnu : Bolu iline bağlı ilçelerden biri.

Saplı : Sapı olan. Büyük kepçe. Saplanmış olarak.

Küçük : Boyutları, benzerlerininkinden daha ufak olan, mikro, büyük karşıtı. Geri aşamada. Değersiz, önemsiz. Niceliği az olan. Makam, rütbe, derece bakımından daha aşağı olan kimse. Yaşı daha az olan. Niteliği aşağı olan, bayağı. Kısık, parlak olmayan (ses). Küçük abdest.

İçine : İçin edatı.

Mudur : Yaramaz erkek kedi. müdür.

Tahta : Çeşitli işlerde kullanılmak üzere düz, enlice, uzun ve az kalın biçimde işlenmiş ağaç parçası. Bu ağaçtan yapılmış. Çimlenen tohumlar için bahçede hazırlanan uzun tarh. Bu malzemeden oluşmuş yüzey, döşeme, ağaç. Sebze bahçelerinde ayrılan küçük yer. Kara tahta.

 

Fırın : İçinde genellikle odun yanan, her yanda aynı derecede ısı oluşturarak ekmek, pasta vb. pişirmeye yarayan, tavanı tonoz biçiminde, önünde tek açıklık bulunan ocak. Elektrik, tüp gaz ve doğal gazla çalışan, yiyecekleri pişirmeye veya ısıtmaya yarayan alet. Bu ocakta pişirilmiş. Ekmek, pasta vb.nin pişirildiği ve satıldığı dükkân. Bir maddenin fiziksel veya kimyasal değişime uğratılması amacıyla içinde ısıtıldığı araç.

Küçü : Dokuma tezgâhlarında arış ipliklerini açıp kapayan tarak. Gücü (dokuma aygıtında). Dokumacılıkta arış ipliklerini aralayan iplik tarak.

Yara : Keskin bir şeyle veya bir vuruşla vücutta oluşan derin kesik. Dert, üzüntü, acı. Bir şeyin iç veya dış yüzünde herhangi bir etki ile oluşan ve tehlikeli olabilen oyuk, gedik, yarık. Vücutta işlemekte olan çıban.

Pazı : Ispanakgillerden, yaprakları sebze olarak kullanılan bir bitki, yaban pancarı, yabani ıspanak (Beta vulgaris varcicla). Bir ekmeklik hamur topağı, beze. Kolun omuz ile dirsek arasındaki bölümünde bulunan, şişkince kas kitlesi.

İçin : Amacıyla, maksadıyla. Düşüncesince, kendince, göre. Özgü, ayrılmış. Ant deyimleri yapan bir söz. Karşılığında, karşılık olarak. Oranla, göz önünde tutulursa. Uğruna, yoluna. -den dolayı, -den ötürü. Neden ve sonuç belirten bir söz. Hakkında. Süre belirten bir söz.

Bolu : Türkiye'nin Karadeniz Bölgesi'nde yer alan illerinden biri.

Kısa : Boyu, uzunluğu az olan, uzun karşıtı. Kısaca, kısaltarak. Ayrıntısı çok olmayan. Az süren, uzun olmayan. Kısa olan şey.

Oval : Yumurta biçiminde olan, yumurtamsı, söbe, beyzi. Özellikle elips gibi iki simetri ekseni olan kapalı eğrinin oluşturduğu şekil.

Atma : Atmak işi.

Taht : Hükümdarların oturduğu büyük, süslü koltuk. Hükümdarlık makamı, hükümdarlık.

Diğer dillerde Yazıtlık anlamı nedir?

İngilizce'de Yazıtlık ne demek ? : scroll moulding