Gümrük tarife kotaları nedir, Gümrük tarife kotaları ne demek

Gümrük tarife kotaları; İktisat alanında kullanılan bir kelimedir.

İktisat terim anlamı:

Belli bir dışalım miktarına kadar normal gümrük vergisi bu miktarın üstündeki dışalıma ise yüksek tarife uygulaması biçimindeki dışalım kısıtlamaları.

Gümrük tarife kotaları tanımı, anlamı

Gümrü : Küçük çömlek, güveç

Kotal : Kısa boylu, tıkız kişi.

Kotala : Manda yavrusu, malak.

Tari : Tarih. Tanrı.

Gümrük : Bir ülkeye giren veya bir ülkeden çıkan mal ve eşya üzerinden alınan vergi. Bu verginin alınması işlemiyle uğraşan devlet kuruluşu. Sınır kapılarında denetim ve gözetim işlerinin yapıldığı yer.

Kota : Bir ülkede ithal edilecek malların çeşitlerini, oranlarını veya miktarlarını gösteren liste. Bir ülkede ithal edilecek mallar için getirilen sınırlama. Kuruluşlarda veya derneklerde bir gruba tanınan kontenjan sayısı. Bazı ülkelerde, sinemalarda belirli bir süre oynatılması zorunlu olan yerli film sayısının yabancı filmlere oranı.

Tarif : Tanım. Bir işin yapılış yöntemini açıklama ve belirtme. Bir şeyin bulunduğu yeri, çevre ile ilgisini belirterek açıklama.

Tarife : Fiyat gösteren çizelge. Taşıtların gidiş geliş zamanlarını gösteren çizelge. Tanıtmalık.

Gümrük vergisi : Bir ülkeden çıkan, düzgeçen ya da o ülkeye giren mallardan alınan vergi. Dışalım mallarının ülkeye girişinde alınan vergi. Dıştan alınan, dışa satılan ya da eğleşmeden geçirilen mallardan alınan vergi.

 

Kısıtlama : Kısıtlamak işi. Kısıt.

Uygulama : Uygulamak işi, tatbikat, tatbik, pratik. Yürütüm. Bir sanat ve bilim dalının ilkelerini düşünce alanından uygulama alanına geçirip gerçekleştirme işi, kılgı, tatbik, ameliye, pratik. Kuramsal bir bilgiyi, ilkeyi, düşünceyi herhangi bir alanda hayata tatbik etme, tatbik.

Üstünde : Üstündeki, karşılığı üs'ta.

Miktar : Bir şeyin ölçülebilen, sayılabilen veya azalıp çoğalabilen durumu, nicelik. Ölçü.

Yüksek : Altı ile üstü arasındaki uzaklık çok olan, alçak karşıtı. Yukarıda, üst tarafta olan yer. Toplum içinde para, ün vb. bakımından üstünlüğü olan. Normal değerlerin üstünde olan. Belirli bir yere göre daha yukarıda bulunan. Güçlü, şiddetli. Derece ya da makamı bakımından üstün. Erdemli, faziletli. Etkili.

Normal : Kurala uygun, alışılagelen, olağan, düzgülü, aşırılığı olmayan, uygun. Aşırılığı, eksikliği ve taşkınlığı olmama, ortalama durum. Bir eğrinin bir teğetine değme noktasından çizilen dikme.

Üstün : Benzerlerine göre daha yüksek bir düzeyde olan, onları geride bırakan. Arap harfli metinlerde bir ünsüzün a, e seslerinden biriyle okunacağını gösteren işaret, fetha. Birine veya bir şeye göre nitelik bakımından daha yüksek, daha elverişli olan, faik.

Vergi : Kamu hizmetlerine harcanmak için hükûmetin, yerel yönetimlerin yasalara göre doğrudan doğruya veya bazı malların fiyatlarının üstüne koyarak dolaylı yoldan herkesten topladığı para. Bir kimsenin doğuştan sahip olduğu iyi nitelik.

 

Biçim : Biçme işi. Yazı ve simgelerin bilgisayarda kullanılmaya elverişli çerçevesi, düzeni, format. Disket vb.nin bilgisayarda kullanılabilir durumu. Yakışık alan şekil, uygun şekil. Herhangi bir şeyin benzeri. Sanat ve edebiyat eserlerinde dış görünüş, form. Şiirlerin kuruluş ve uyak düzenlerine göre olan dış görünüşü, şekil. Bir nesnenin dış çizgileri bakımından niteliği, dıştan görünüşü, şekil, eşkâl. Tarz.

Diğer dillerde Gümrük tarife kotaları anlamı nedir?

İngilizce'de Gümrük tarife kotaları ne demek ? : customs tarif quota