Denizüssü nedir, Denizüssü ne demek

Denizüssü; Coğrafya alanında kullanılan bir terimdir.

Coğrafya'daki terim anlamı:

Her çeşit savaş gemilerinin seyir dışı barındığı, bakımlarının yapılıp eksiklerinin giderildiği özel liman.

Denizüssü anlamı, tanımı

Deni : Alçak, kötü, kişiliksiz (kimse)

Deniz : Yer kabuğunun çukur bölümlerini kaplayan, birbiriyle bağlantılı, tuzlu su kütlesi. Bu su kütlesinin belirli bir parçası. Aydaki düzlükler. Çokluk, yoğunluk. Geniş alan. Şanlıurfa şehrinde, Şehitnusretbey bucağına bağlı olan küçük bir yerleşim birimi.

Barındı : Ağrı şehrinde, Doğubayazıt ilçesi, merkez nahiyesine bağlı bir yerleşim birimi.

Yapılı : Yapısı herhangi bir nitelikte olan. Vücudu gelişmiş, iri.

Liman : Gemilerin barınmalarına, yük alıp boşaltmalarına, yolcu indirip bindirmelerine yarayan doğal veya yapay sığınak.

Savaş : Devletlerin diplomatik ilişkilerini keserek giriştikleri silahlı mücadele, harp, cenk, cidal. Uğraşma, kavga, mücadele. Bir şeyi ortadan kaldırmak, yok etmek amacıyla girişilen mücadele.

Seyir : Gidiş, yürüyüş, ilerleyiş. Kara taşıtlarının belli bir güzergâhta ilerlemesi. Bir yerden başka bir yere gitmek için yola çıkma. Eğlenmek için bakma, hoşlanarak bakma, temaşa. Özellikle gemilerin belli bir rotayı takip ederek yolculuk etmesi. Bakıp eğlenecek şey, eğlendirici durum.

 

Barın : Göğüs: Barnıma bir yumruk vardu. Öküzleri otlatma, doyurma. Çekinlerin çarpışma olaylarında gösterdikleri kesit alanlar için kullanılan ölçü birimi. Bütün, hep. Güç, kuvvet. Göğüs. Diyarbakır şehrinde, Kulp belediyesi, merkez bucağına bağlı bir yerleşim yeri.

Gider : Bir iş için harcanan paranın bütünü, masraf. Binalarda ortak kullanımla ilgili atık suların merkezî kanalizasyona iletilmesini sağlayan boru hattı. Gelecekte sağlanacak değerler karşılığı yapılmış olan harcamalar.

Eksik : Bir bölümü olmayan, noksan, natamam. Mükemmel olmayan, kusurlu, muallel, sakat. Az. İhtiyaç duyulan şey.

Çeşit : Aynı türden olan şeylerin bazı özelliklerle ayrılan öbeklerinden her biri, tür, nev. Türlü. Canlıların bölümlenmesinde, bireylerden oluşan, türden daha küçük birlik.

Bakım : Bakma işi. Bir şeyin iyi gelişmesi, iyi bir durumda kalması için verilen emek. Birinin beslenme, giyinme vb. gereksinimlerini üstlenme ve sağlama işi.

Barı : Çit. Bari, keşke, hiç olmazsa, öyle ise. Bahçe duvarı, çit, avlu duvarları üzerine konulan çalı çırpı, harçsız yapılan duvar, tarla sınırı, tarlaların alt yanına çekilen taş set, siper. [Bakınız: ber, bér]. Bağ çubuğu. Yokuş. Pirinç tarlarındaki parsel: Ahmet'in on beş barı pirinçliği var. 6.Köy evlerinde bulunan ocak bacası. Davar sağılan yer, ağıl. Yük. Bahçe ya da avlu duvarı. (Ağıl Eğridir Isparta; Erenköy, İnönü Eskişehir; Yurtbeyi Çankaya, Çağa Güdül Ankara).

Seyi : 1.Keten. 2.Kendir kilim.

Lima : Sabun.

Gide : Koyunları kovalama ünlemi.

 

Sava : Haber. Muştu.

Eksi : Çıkarma işleminde - işaretinin adı, nakıs. Eksiklik. Sıfırdan küçük, önünde eksi işareti bulunan (sayı), negatif, nakıs, artı karşıtı.

Gemi : Su üstünde yüzen, insan ve yük taşımaya yarayan büyük taşıt, sefine.

Özel : Yalnız bir kişiye, bir şeye ait veya ilişkin olan, spesiyal. Bir kişiyi ilgilendiren, hususi, zatî. Her zaman görülenden, olağandan farklı. Devlete değil, kişiye ait olan, hususi, resmî karşıtı. Dikkate değer. Ayırt edici bir niteliği olan. Benzerlerinden ayrılmasını sağlayan bir özelliği olan, spesiyal.

Diğer dillerde Denizüssü anlamı nedir?

İngilizce'de Denizüssü ne demek ? : naval base