Güzelduyusal denetim nedir, Güzelduyusal denetim ne demek

Güzelduyusal denetim; Şehir alanında kullanılan bir terimdir.

Teknik terim anlamı:

Kentlerin düzentasarlarını uygulayan yetkili kişi ve kuruluşların, kentlerde ve kasabalarda göze hoş gelmeyen, çirkin ve yapıdüzen kurallarına aykırı gelişmeleri ve yapı yapmayı önlemeleri amacıyla kendilerine tanınmış bulunan tüzel yetkiler.

Güzelduyusal denetim kısaca anlamı, tanımı

Dene : Tane: Bahçeye beş dene kuzu girdi. Tahıl. Kabuğu dövülerek soyulmuş buğday, aşlık. Tane. Tane, adet. Buğday ve benzerleri mahsulün tanesi. Defa. Dokuma tezgâhında çalışan kadınlara armağan olarak gönderilen kuruyemiş ve şekerleme. (Yenikent Aksaray Niğde). Tane, habbe

Güze : Su kaynağı. Testi. Güzel. [Bakınız: Göze].

Güzelduyu : Sanattaki güzel ve güzelliğin niteliğini, insan düşüncesinde ve duygularında yaptığı etkileri birtakım ilkelere ve yöntemlere göre inceleyip değerlendiren bilgi dalı. Güzel ve güzellikle ilgili sorunları konu olarak ele alan, öğrencilerde güzelliğe değgin görüş ve duyguların gelişmesini sağlamak amacıyla kimi okullarda okutulan ders. Nesnel toplumsal ilişkilerin bireyin uyumlu gelişimine, soyluyu ve alpı özgürce geliştirmesine, çirkin ve aşağılıkla savaşmasına... yardımcı olan ya da olmayan yanlarının duyusal belirişi.

 

Denet : Denetleme işi, teftiş. Laboratuvar işlemi tamamlanmış bir filmin herhangi bir eksiği olup olmadığını anlamak için dağıtımcıya verilmeden önce incelenmesi.

Denetim : Denetleme.

Güzel : Göze ve kulağa hoş gelen, hayranlık uyandıran, çirkin karşıtı. Güzellik kraliçesi. Görgü kurallarına uygun olan. İyi, hoş. Güzel kız ya da kadın. Okşayıcı, aldatıcı, kandırıcı. Beklenene uygun düşen ve başarı düşüncesi uyandıran. Adamakıllı, şiddetli. Hoşa giden, beğenilen, iyi, doğru bir biçimde. Soyluluk ve ahlaki üstünlük düşüncesi uyandıran. Sakin, hoş (hava). Pek iyi, doğru.

Yetkili kişi : Yaygın ortaklıklarda yönetim kurulunca kendisine yürütme ve yönetim yetkisi verilen kişi.

Düzentasar : Kent ya da kasaba halkının sağlığını korumak, toplumsal, ekonomik ve ekinsel gereksinmelerini, iyi yaşama düzenini ve çalışma koşullarını ve güvenliğini sağlamak amacıyla, ülke, bölge ve kent verilerine dayanılarak oturma, çalışma, dinlenme ve ulaşım gibi kentsel işlevler arasında denge kurup, eldeki ve sağlanabilecek olanaklar ölçüsünde en iyi çözüm yollarını bulmak için, varsa yeryazım durumu da belirtilen haritalar üzerinde toprak parçalarının kullanım biçimlerini ve başlıca bölge tiplerini gösteren, tüzel bir değeri olan onaylanmış belge. bk. ana düzentasar.

Tanınmış : Ünlü. Herhangi bir özelliği ile ün kazanmış olan.

Yetkili : Herhangi bir işte yetkisi olan (kimse), salahiyetli, salahiyettar. Mezun.

Gelişme : Gelişmek işi, inkişaf, neşvünema, tekâmül, evolüsyon. Olan biten şey. Yazılarda giriş bölümlerinden sonra konunun türlü yönlerden açılıp genişlediği, zenginleştiği, olgunlaştığı bölüm.

 

Kuruluş : Kurulma işi. Yapı, yapılış, bünye. Bir sefer kuvvetini oluşturan birliklerin yapısı. Kasılma. Topluma hizmet, üretim, tüketim vb. amaç ve görevlerle kurulan her şey, tesis.

Aykırı : Alışılmışa, doğru olarak kabul edilmişe uygun olmayan, karşıt, ters, mugayir, muhalif. Toplumda görüş ve yaşayış biçimiyle uçlarda bulunan (kimse), marjinal. Çapraz, ters. Gidilen yol üzerinde olmayıp gidiş yönüne ters düşen. Bütün noktaları aynı düzlemde bulunmayan.

Kurulu : Kurulmuş olan, yerleşmiş, oturmuş.

Önleme : Önlemek işi.

Kasaba : Şehirden küçük, köyden büyük, henüz kırsal özelliklerini yitirmemiş olan yerleşim merkezi, belde.

Çirkin : Göze veya kulağa hoş gelmeyen, güzel karşıtı. Karanlık, dalavereli, şüpheli. Hoş olmayan, yakışık almayan (davranış veya söz).

Kurul : Bir işi yapmak, yönetmek veya bir kurum ve kuruluşu temsil etmek için görevlendirilmiş kişilerden oluşmuş topluluk, heyet, konsey, asamble.

Geliş : Gelme işi.

Önlem : Kötü veya yanlış bir şeyi önleyecek yol, tedbir.

Diğer dillerde Güzelduyusal denetim anlamı nedir?

İngilizce'de Güzelduyusal denetim ne demek ? : aesthetic control