Gelenek vurgusu nedir, Gelenek vurgusu ne demek

Gelenek vurgusu; Dil Bilimi alanında kullanılan bir sözcüktür.

Teknik terim anlamı:

Kelimenin içinde o yerde bulunması hiç bir sebebe veya şarta bağlı olmıyan vurgu.

Gelenek vurgusu kısaca anlamı, tanımı

Gele : Tavla oyununda elinde kırık taşı bulunan oyuncunun attığı, uygun olmayan zar

Gelen : Gelme işini yapan (kimse ya da nesne). Bir ışık kaynağından çıkıp bir aynanın yüzüne veya saydam bir cismin yüzeyine düşen (ışın).

Gelenek : Bir toplumda, bir toplulukta eskiden kalmış olmaları dolayısıyla saygın tutulup kuşaktan kuşağa iletilen, yaptırım gücü olan kültürel kalıntılar, alışkanlıklar, bilgi, töre ve davranışlar, anane, tradisyon.

Vurgu : Konuşma, okuma sırasında bir hece veya kelime üzerine diğerlerinden daha farklı olarak yapılmış olan baskı, aksan.

Bulunma : Bulunmak işi.

İçinde : Süresince, zarfında. ile dolu bir biçimde. Ortamında.

Kelime : Anlamlı ses veya ses birliği, söz, sözcük.

Bağlı : Bir bağ ile tutturulmuş olan. Gerçekleşmesi bir şartı gerektiren, vabeste. Kapatılmış olan, kapalı. Halk inanışına göre, büyü etkisiyle cinsel güçten yoksun edilmiş (erkek). Bir kimseye, bir düşünceye, bir hatıraya saygı, aşk vb. duygularla bağlanan, sadık, tutkun. Bir kuruluşun yetkisi altında bulunan. Sınırlanmış, sınırlı.

 

Sebeb : Neden.

Yerde : Bir yumrukoyuncusunun, yediği yumruk sonucu, ayaklarından başka vücudunun herhangi bir yeri ile yere değmesi, ayakta bitik duruma gelmesi, iplere asılı kalması, yumruklaşma alanı dışına çıkması ya da düşmesi hali.

Kelim : Eğri boynuzlu koç, keçi.

Sebe : Çaba.

Keli : Taş ve toprak yığarak yapılan bağ, bahçe ve tarlaların sınırı. Dağ ve tepelerin eteği. Dağ ve tepenin en yüksek noktası. Taşlı, verimsiz tarla. Aşı yapmak için alınan filiz. Yurt. Tarla sınırı. Sebze karığının kenarı (Çayağzı). Çok yüksek olmayan tepe.

Şart : Olması başka durumların gerçekleşmesini gerektiren şey, koşul. Temel kural belgesi.

Veya : Ayrı olmakla birlikte aynı değerde tutulan iki şeyi anlatan kelimelerden ikincisinin önüne getirilen söz, yahut. Olacağı sanılan, seçime bırakılan şeyler ikiden çok olduğunda kullanılan bir söz.

İçin : Amacıyla, maksadıyla. Düşüncesince, kendince, göre. Özgü, ayrılmış. Ant deyimleri yapan bir söz. Karşılığında, karşılık olarak. Oranla, göz önünde tutulursa. Uğruna, yoluna. -den dolayı, -den ötürü. Neden ve sonuç belirten bir söz. Hakkında. Süre belirten bir söz.

Bir : Sayıların ilki. Tek. Ortaklaşa olan, birleşik, müşterek. Eş, aynı, bir boyda. Bu sayıyı gösteren 1 ve I rakamlarının adı. Bir kez. Değer, önem bakımlarından birbirinden farksız, birbirine eşit, birbirine benzer. Herhangi bir varlığı belirsiz olarak gösteren (sayı). Beraber. Aynı, benzer. Bu sayı kadar olan. Ancak, yalnız. Sadece.

Hiç : Olumsuz yargılı cümlelerde fiilin anlamını pekiştiren bir söz. Soru cümlelerinde belirsiz bir zamanı anlatan bir söz. Bir soruya açık bir cevap verilmek istenmediğinde cevap cümlesinin başına getirilen bir söz. Boş, değersiz, önemsiz olan şey veya kimse.

Diğer dillerde Gelenek vurgusu anlamı nedir?

Fransızca'da Gelenek vurgusu nedir ? : accent traditionnel