Köç nedir, Köç ne demek

Yerel Türkçe'deki anlamı:

Asma kilit.

Üzerinde et kıyılan tahta, et tahtası.

Ev eşyası.

Ekin, çayır ve otun biçilip düzgün bir biçimde bir araya getirilmiş durumu.

Göç.

Köç kısaca anlamı, tanımı

Asma kilit : Kilitlenecek şeyin üstündeki halkalara geçirilip kapatılacak bir biçimde yapılmış kilit

Ev eşyası : Evde kullanılan değişik nitelikli eşyaların bütünü, barhana.

Üzerinde : Üstünde. ile ilgili, üzerine.

Bir ara : Kısa bir süre. Geçmiş bir zamanda.

Düzgün : Doğru ve pürüzsüz, muntazam. Fondöten. İyi. Kurala uygun olarak, kusursuz bir biçimde. Kenar veya ayrıtları ile açıları birbirine eşit olan (biçim). Düzenli, kusursuz, insicamlı, rabıtalı, muntazam.

Getiri : Faiz. Yarar. Kazanç.

Tahta : Çeşitli işlerde kullanılmak üzere düz, enlice, uzun ve az kalın biçimde işlenmiş ağaç parçası. Bu ağaçtan yapılmış. Çimlenen tohumlar için bahçede hazırlanan uzun tarh. Bu malzemeden oluşmuş yüzey, döşeme, ağaç. Sebze bahçelerinde ayrılan küçük yer. Kara tahta.

Üzeri : Bir şeyin yukarı, göğe doğru olan yanı. Bazı tamlamalarda zaman bildiren bir söz. Vücut, beden. Artan, geriye kalan bölüm. Bir şeyin dış yüzü, yüzey.

Kıyıl : Kaçma, kurtulma : Sen bu işte bir kıyıl yolağı bulursun.

 

Kilit : Anahtar, düğme gibi takılıp çıkarılabilen bir parça yardımıyla çalışan kapatma aleti. Bir yanı değirmi, öbür yanına demir çubuk geçirilmiş olan yarım halka. Atların alnından alt çenesine uzanan beyazlık.

Çayır : Üzerinde gür ot biten düz ve nemli yer. Böyle yerde biten ot.

Durum : Bir şeyin içinde bulunduğu koşulların hepsi, vaziyet, hâl, keyfiyet, mevki, pozisyon. Duruş biçimi, konum, tavır. Ad soyundan kelimelerin birbirleriyle edatlarla ve fiillerle ilişkilerini belirleyen biçim, hâl. Bireyin toplum içindeki ilişkileriyle belirlenen yeri.

Düzgü : Norm.

Biçim : Biçme işi. Yazı ve simgelerin bilgisayarda kullanılmaya elverişli çerçevesi, düzeni, format. Disket vb.nin bilgisayarda kullanılabilir durumu. Yakışık alan şekil, uygun şekil. Herhangi bir şeyin benzeri. Sanat ve edebiyat eserlerinde dış görünüş, form. Şiirlerin kuruluş ve uyak düzenlerine göre olan dış görünüşü, şekil. Bir nesnenin dış çizgileri bakımından niteliği, dıştan görünüşü, şekil, eşkâl. Tarz.

Kili : Bağ ve bahçe duvarı. Tarla sınırı. Kabuksuz ceviz. Eşyanın ince, zayıf kısmı. Dört ölçek : Beş kili buğdayım var. Sonra.

Üzer : Kaymak, süt, yoğurt yüzü. Ürem, faiz. Değiş tokuş sırasında üste alınan para. Can sıkıcı. Üst. Kaymak. Faiz. Can sıkıcı, üzücü.

Otun : Evvelki gün. Odun.

Taht : Hükümdarların oturduğu büyük, süslü koltuk. Hükümdarlık makamı, hükümdarlık.

Biçi : Erkek çocuk.

Kıyı : Kara ile suyun birleştiği yer. Issız, tenha yer. Kenar, periferi. Sahil.

Diğer dillerde Kozmoyit pul anlamı nedir?

İngilizce'de Kozmoyit pul ne demek ? : cosmoid scale