Arayüzey nedir, Arayüzey ne demek

Arayüzey; Fiziksel, Fizik, Kimya, Metalürji alanlarında kullanılan bir terimdir.

Fiziksel anlamı:

Sıvı, gaz gibi iki özdek evresini birbirinden ayıran yüzey.

Kimya'da terim anlamı:

İki evre arasındaki değme sınırını oluşturan ve her iki evrenin özelliklerinden ayrı özellikler gösteren bölge.

Metalürji'deki terim anlamı:

İki fazın arasındaki yüzey.

Arayüzey tanımı, anlamı

Arayüz : Bilgisayar yazılımlarının kullanıcı tarafından çalıştırılmasını sağlayan, çeşitli resimlerin, grafiklerin, yazıların yer aldığı ön sayfa

Arayüzey gerilimi : Birbirine değen iki evre arasındaki yüzeyi, birim alan ölçüsünde büyütmek için verilmesi gereken özgür erke. Arayüzey bölgesinde, denkleşmemiş molekül kuvvetlerinin yol açtığı gerilim. (Kılcallık, sıvı yüzeylerinin büzülmesi, damla ve kabarcıkların küre biçimini alması gibi olaylara neden olan bu gerilim, birim uzunluğa etkiyen kuvvet olarak ölçülür.). [Bakınız: yüzeylerarası gerilim].

Sıvı gaz : Sıvı durumda olan gaz.

Gösteren : Gösterilenle birleşerek göstergeyi oluşturan ses veya sesler bütünü.

Birbiri : Karşılıklı olarak bir diğeri.

Özellik : Bir şeyin benzerlerinden veya başka şeylerden ayrılmasını sağlayan nitelik, hususiyet, hasiyet, hassa, mahsusluk, spesiyalite.

 

Birbir : Yabancı olmayan, akraba, yakın. Akraba, yakın.

Ayıran : Işığı yalın ögelerine ayırma özelliği olan.

Göster : Gösteriş eyleminin yapılması için kılıçoyunu öğretmenince verilen komut.

Sınır : İki komşu devletin topraklarını birbirinden ayıran çizgi, hudut. Değişken bir büyüklüğün istenildiği kadar yaklaşabildiği durağan büyüklük, limit. Komşu il, ilçe, köy veya kişilerin topraklarını birbirinden ayıran çizgi. Bir şeyin yayılabileceği veya genişleyebileceği son çizgi, uç. Uç, son. Bir şeyin nicelik bakımından inebileceği veya çıkabileceği en alt ve en üst yer, limit.

Özdek : İş yerlerinde eşya ve malzeme işleriyle ilgilenen bölüm, ayniyat. Kullanılmaya, harcamaya uygun, taşınması kolay eşya, ayniyat. Duyularla algılanabilen, bölünebilen, ağırlığı olan nesne, madde. İnsanın çalışmasıyla bir amaç uğruna biçim verdiği veya yararlandığı doğal cisimler, nesneler.

Bölge : Sınırları idari, ekonomik birliğe, toprak, iklim ve bitki özelliklerinin benzerliğine veya üzerinde yaşayan insanların aynı soydan gelmiş olmalarına göre belirlenen toprak parçası, mıntıka. Vücut yüzeyinde sınırları belli herhangi bir bölüm, nahiye.

Değme : Değmek işi, temas. Seçkin, seçme. Her, herhangi bir, gelişigüzel, rastgele.

Evren : Gök varlıklarının bütünü, kâinat, cihan, âlem, kozmos. Kişinin içinde yaşadığı, ilişkide bulunduğu ortam. Büyük yılan. Düzenli ve uyumlu bir bütün olarak düşünülen bütün varlıklar. Ankara iline bağlı ilçelerden biri.

Yüzey : Bir cismi uzaydan ayıran dış ve yaygın bölüm, satıh, yüz (II).

Sıvı : Bulunduğu kabın biçimini alabilen ve üstü yatay bir düzlem durumuna gelebilen akışkan cisim, mayi, likit.

 

Sını : Ağaçtan yapılmış yayık. “Tuluhdan, sınısıdan yayduh.”. Sini, yemek sofrası.

Evre : Bir olayda birbiri ardınca görülen, bir işte birbiri ardınca beliren, gelişen değişik durumların her biri, aşama, safha, merhale.

Ayrı : Başka, başka türlü. Aynı yerde kalan. Yalnız, tek başına.

Gibi : -e benzer. İmişçesine, benzer biçimde. O anda, tam o sırada, hemen arkasından. -e yakışır biçimde.

Diğer dillerde Arayüzey anlamı nedir?

İngilizce'de Arayüzey ne demek ? : interface, interphasè